Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Gelin, benim dostlarım, Çok geç değildir henüz yeni bir dünya aramak için... çünkü benim amacım Ölünceye kadar yelken açmaktır ötesine gün batımının....ve Eski günlerdeki gücümüz olmasa da artık O yeri göğü titreten, biz yine de biziz; Hâlâ mangal gibi yüreğimiz var, Zaman ve kader yıpratsa da bizi, irademiz kuvvetli Çabalamak, araştırmak, bulmak ve pes etmemek için." " Ulysses'ten, yazan Tennyson"
Seni Gryffindor’a yollarım belki, Zamanla olursun aslanın teki, Yiğittir orada kalan çocuklar, Hepsinin yüreği, nah, mangal kadar. Belki de düşersin Hufflepuff’a Haksızlığı hemen kaldırıp rafa Adalet uğruna savaş verirsin Her yere mutluluk götürmek için. Ravenclaw kısmetin belki, Oradakilerin hiç çıkmaz sesi, Mantıktır onlarca önemli olan, Öyle kurtulurlar tüm sorunlardan. Düşersin belki de Slytherin’e sen, Bir başkadır sanki oraya giden, Amaçları için neler yapmazlar...
Sayfa 107 - Seçmen ŞapkaKitabı okudu
Reklam
"genç bir kız henüz, lakin yürek mangal gibi"
"Gelin benim dostlarım, Çok geç değildir henüz yeni bir dünya aramak için... Çünkü benim amacım Ölünceye kadar yelken açmaktır ötesine gün batımının... ve Eski günlerdeki gücümüz olmasa da artık O yeri göğü titreten, biz yine de biziz; Hâlâ mangal gibi yüreğimiz var, Zaman ve kader yıpratsa da bizi, irademiz kuvvetli Çabalamak, araştırmak, bulmak ve pes etmemek için."
Sayfa 49 - Bilge Kültür Sanat YayınlarıKitabı okudu
·
Puan vermedi
Yazarın az önce twitter'da yazdıklarını okudum, cehaletde zirve yapmış şeyler yaziyordu. Bu kitabı basmak için kesilen ağaca üzülüyorum şuan. Mangal yellemek için dahi alınmasını tavsiye etmem, illede kurgu okumak isterseniz bilim kurgu öneririm, hiç olmazsa ufkunuz açılır.
100 Yıllık Terane
100 Yıllık TeraneTaha Ün · Sanat Ofisi Yayınevi · 201614 okunma
"Tennyson" Ne güzel şeyler anımsattı bana..
"Gelin, benim dostlarım, Çok geç değildir henüz yeni bir dünya aramak için... çünkü benim amacım Ölünceye kadar yelken açmaktır ötesine gün batımanın... ve Eski günlerdeki gücümüz olmasa da artık O yeri göğü titreten, biz yine de biziz Hala mangal gibi yüreğimiz var, Zaman ve kader yıpratsa da bizi, irademiz kuvvetli Çabalamak, araştırmak, bulmak ve pes etmemek için"
Sayfa 49 - Bilge kültür-sanatKitabı okudu
Reklam
Bilemedim nasıl bir mangal yüreğimiz Kömür gözlü çocuklarla yanıyor ve bedenim Ateş içinde
Sayfa 73
Arka Sokak
şairim benim şair gözlerim var bakarım ayva rengi bir akşam olmuş denizler kiremitler pirinç gibi parlak yaprakların arasında kirazlar yine çocuk çığlıkları dünyayı unutmuş ve yaslanıp çiçekli penceresine bisikletçinin oğlu armonik çalar sokakta mangal yakan sevgilisine belâlım off-kıvılcımlı ve kıvrak sen bizim araka sokak delikanlı bir kız gibi rüzgâra karşı durmuşsun boyunları terli ayakları çıplak âşıksın çapkınsın sarhoşsun etsiz ekmeksiz hayatın sere serpe şimşek gibi bütün hüzünle birden gülüşün gündüz işe gitmen gece efkâlanıp içmen belâlım off-artık yeter be
Gelin, dostlar, Yeni bir dünya aramak için vakit çok geç değil... Günbatımının ötesine uzanmak için. Yeri göğü sarstığımız Eski günlerdeki kadar güçlü olmasak da Hâlâ mangal gibi yüreğimiz var. Zaman ve kader güçsüz kılsa da bizi, Sapsağlam irademiz var, Çabalamak, aramak, bulmak Ve pes etmemek için.
Canım İstanbul Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar; Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar. İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim; O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim. Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur; Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur. Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale, Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale. İstanbul benim canım; Vatanım da vatanım... İstanbul, İstanbul... Tarihin gözleri var, surlarda delik delik; Servi, endamlı servi, ahirete perdelik... Bulutta şaha kalkmış Fatih'ten kalma kır at; Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat... Şahadet parmağıdır göğe doğru minare; Her nakışta o mana: Öleceğiz ne çare? .. Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet; Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet... O manayı bul da bul! İlle İstanbul'da bul! İstanbul, İstanbul... Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği; Çamlıca'da, yerdedir göklerin derinliği. Oynak sular yalının alt katına misafir; Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir. Her akşam camlarında yangın çıkan Üsküdar, Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar... Bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi? Cumbalı odalarda inletir ' Katibim'i... Kadını keskin bıçak, Taze kan gibi sıcak. İstanbul, İstanbul... Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler! Yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler... Eyüp öksüz, Kadıköy süslü, Moda kurumlu, Adada rüzgar, uçan eteklerden sorumlu. Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından Hala çığlıklar gelir Topkapı Sarayından. Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar; Güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar... Gecesi sünbül kokan Türkçesi bülbül kokan, İstanbul, İstanbul
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.