Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
_Deniz bitti. En az iki yüzyıldır milletçe tam bir mirasyedi gibi yaşadık. Artık sonu geldi. Alacaklılar kapıya dayandı. Günü gün ederek har vurup harman savurduk ve değirmenin suyunun nereden geldiğine zerrece aldırmadık. Duranın durduğu yerde hep durmaya devam edeceğini sandık. Onunla ayakta durmak yerine emsalsiz bir umursamazlıkla sırtımızı
Türk Destanının Tasnifi -4-
Bu son makalemde biraz da mehaz göstermek ve destanların tasnifi yolunda çalışacaklara bazı pratik maslahatlarda bulunmak isterim. Umum Türk mikyasında destanlarla uğraşmak bugün de epey güçtür. Çünkü bunlar edebî Türk lehçelerinden birine çevrilmiş ve istifadesi kabil bir şekle sokulmuş değildir. Bunları ya muhtelif ecnebi dillerde yazılan
Reklam
Türk Destanının Tasnifi
– I – Millî destanlar, tarihi vak’aları tasvirden ziyade milletin yüksek millî duygularını in’ikâs ettiren, tamamıyla ve yahut az çok tarihe müstenit bir ideal âlemi gösteren halk edebiyatı eserlerinden ibarettir. Millî destanlar (épopée) meselesini ciddi surette tetkik edenler Fransız (Roland), Alman (Nibelungen Lied), Rus ve Hintlilerin
Asıl mesele şu ki herkesin ağzındaki yemi geveliyorlar; hem de pek güzel, ahlaklı, hallerinden memnun halde yapıyorlar bunu. Eleştirileri bana İngilizlerin pazar yemeğini hatırlatıyor. Herkesin yediği naneler. Onlar sizin İngiliz edebiyatı profesörlerinizin sırtını kaşıyor, sizin profesörleriniz de onlarınkini. Kafalarının tası içinde tek bir
Agâh Sırrı Levend'in mükemmel yazısı
MEHMET EMİN YURDAKUL'UN KİŞİLİĞİ Agâh Sırrı Levend Bir toplumda beliren yeni düşünce akımlarını, değişen edebiyat ve sanat hareketlerini, kendilerini meydana getiren nedenleri incelemeden, yalnız görünüşlerine bakarak açıklamaya çalışmak çok yanıltıcı olur. Kişisel bir heves ürünü gibi görünen bir eserin bile, sonradan yeni bir devrin