Kafka’nın ölümünden sonra yakılmasını istediği eserlerini ve kişisel belgelerini –bu vasiyete bir anlamda ihanet ederek– yayınlamaya karar veren arkadaşı Max Brod sayesinde günümüze ulaşan Babaya Mektup, 20. yüzyılın en büyük yazarlarından Franz Kafka’nın, kendi kişiliğinin oluşumunu büyük bir içgörüyle ele aldığı ve belki de onu Kafka yapan çocukluk ve gençlik tecrübelerini bizzat çözümleyerek bizlere eserlerinin ipuçlarını verdiği çok önemli bir belge.
Önsöz
Kafka'nm sanatı ulaşılması zor bir ufku işaret eder, alımlanmasıyla ilgili kimi yanılgıları da göz ardı edersek, o sanatıyla çoktan ebedileşmiştir. Trajik olansa, böylesi bir dehanın vasiyetinde tüm yapıtlarının yakılmasını talep etmiş olmasıdır. Bu dizimizi, bu trajik isteği yerine getirmeyerek Kafka Külliyatı'nı bize ve insanlığa kazandıran Max Brod'a ithaf ediyoruz...
Sayfa 3 - Can yayınları I
Max Brod
"Yitik bir kuşaktık,bizi dünyanın en berbat felaketine karşı körleştiren elli yıllık barış dönemi yüzünden yitip gitmiş bir kuşaktık.Kendimize biraz saygılı olsaydık,siyasete bulaşmasaydık.Wagner müziği,Yahudiliğin ve Hristiyanlığın temelleri,izlenimci resim ve benzeri başka konular üzerine tartışmak bize son derece önemli görünüyordu..Ve barış bir gecede yıkılmıştı.Hepimiz aynı derecede ahmaktık"
MAX BROD'A bir mektubunda Kafka, yazmanın "şeytan tarafından çimdiklenip, dövülüp neredeyse un ufak edilmenin" karşılığı olan "tatlı, şahane bir ödül" olduğunu söyler. Katlanılmaz acıların ödülüdür yazmak. "Gün ışığında" da yazılabilir ama Kafka yazmayı hayatını neredeyse mahveden "karanlık güç"e borçludur. Ürküntü onu uykusundan ettiğinde yazdığını, yazma olmasa hayatın "delilik"te sonlanacağını söyler.
Sayfa 45
"Hepsini yak!"
Kafka, bütün hayatı boyunca, kendisini, ünlü öyküsü Dönüşüm'ün Gregor Samsa'sı misali, bir hamamböceği gibi hissederek yaşadı. Şüphesiz Kafka'nın bu hissiyatının kaynağı otoriter babasıydı. Okumak istediği okula, evlenmek istediği kadına karşı çıkan babası, yazılarını da hiçbir zaman onaylamadı. Matbaadan henüz çıkmış kitabını getirdiği bir akşam, kendisine şöyle bir bakıp "Komodinin üstüne koy" diyen kasap babasını hiç affetmedi Kafka. Ama kendini de bağışlamadı. Dostu ve yayıncısı Max Brod'dan, ölümünün ardından yakmasını istedi bütün yazılarını. Brod, kırk bir yaşında ölen Kafka'nın bu isteğini yerine getirseydi dünya edebiyatı onu belki de hiç tanımayacaktı
Milena'nın Max Brod'a, Kafka hakkında yazdığı başka bir mektup.
İnsanları Frank'ın normal olmadığı düşüncesine sevk eden şey aslında onun dürüstlüğü. Onunla beraber olan kadınlar normal kadınlardı, sadece başka türlü bir yaşam olabileceğinin farkında değillerdi. Hepimizin, dünyadaki herkesin gerçekten hasta olduğunu ve bir tek onun sağlıklı olduğunu, her şeyi doğru bir şekilde anladığını, hissettiğini, tek saf insanın o olduğunu düşünüyorum. Yaşamaya karşı değil, sadece yaşamın bu türüne karşı olduğunu düşünüyorum. Onunla gitmeyi becerebilseydim benimle çok mutlu yaşardı. Ama bunların ancak şimdi farkına varabiliyorum. O zamanlar ben de normal bir kadındım, dünyadaki diğer kadınlar gibi zayıf, düşüncesizce hareket eden bir kadındım. İşte bu onun korkmasına neden oldu. Korkmakta haklıydı. Zaten bu adamın haklı olmadığı bir şey var mı? Dünya hakkındaki bilgisi herkesten on bin kat daha fazla. Korkusu yerindeydi.
Sayfa 392Kitabı okudu
Milena'nın Max Brod'a yazdığı bir mektup (Kafka hakkında)
Açıkça görülüyor ki hepimiz yaşam gücüne sahibiz, çünkü hepimiz az veya çok bir şekilde yalana sığınırız, körlüğümüz, coşkumuz, iyimserliğimiz, kötümserliğimiz, inancımız veya herhangi başka bir şeyimiz olur. Ama onun sığınacağı, tutunacağı hiçbir şeyi yoktur, bir tane bile yoktur. Hiçbir şekilde kesinlikle yalan söyleyemez, tıpkı sarhoş olamadığı gibi. Sığınacağı en küçük bir şey, onu koruyacak bir barınağı yoktur. Bu nedenle bizim kendimizi koruyabildiğimiz birçok şeye karşı o savunmasızdır. Giyinik insanların arasında çıplak birisi gibidir. İçinde olduğu, söylediği ve yaşadığı her şey gerçek bile addedilemez, mutluluk veya sıkıntı içerisinde olsun veya olmasın önceden belirlenmiş bir yaşam, kendi başına bir yaşam, yaşadığı dünyayla ilgili sahip olduğu algıyı degiştirecek herhangi bir şeyin olmadığı bir yaşam bu.
Sayfa 385Kitabı okudu
Milena'nın Max Brod'a yazdığı bir mektup
Benim de sizden önemli bir ricam var Doktor Bey. Frank'ın (Kafka) nasıl olduğunu kendisinden ögrenemediğimi eminim biliyorsunuzdur, çünkü daima "mükemmeldir", o iyi adam turp gibidir güya çok iyi dinleniyordur vs. Benim yüzümden onun zarar gördüğünü, fiziksel acı çektiğini görürseniz, hissederseniz bana bildirmenizi talep ediyorum, rica ediyorum, yalvarıyorum, sizden öğrendiğimi ona söylemem, eğer bu konuda bana söz verirseniz biraz olsun rahatlayacağım. Ona nasıl yardım edebileceğimi bilmiyorum ama eğer bunu yaparsanız ona yardım edebileceğimden eminim.
Sayfa 380Kitabı okudu
Max Brod'dan son bir ricada bulundu:
"Yazdıklarımın tümünü yok etmeni istiyorum. Ortada yazar olduğuma dair tek bir kanıt bile kalmamalı!"
Ölürken yok olmak arzusu belkide Kafka'nın bulabildiği ilk ve son çıkış noktasıydı. Ancak Max Brod bu arzusunu yerine getirmedi. Kafka'nın ölümünün ardından tüm yazdıklarını düzenleyerek yayınlanmasını sağladı.
Sayfa 69 - Profil YayıncılıkKitabı okudu
Şöyle bir düşünün: Dr . Franz Kafka'yı 191S'te otuz iki yaşındaki haliyle gördük. Evet, bir hastalık hastasıdır ama gerçek bir sağlık sorununun hiçbir tıbbi belirtisine sahip değildir. İlgil i herkesin tanıdı ğı bir yazardır,.
(Alman kültürünün her yanında bilinen "Prag Yazar Çevresi"nin başı olduğu herkesçe kabul edilmiş)
Max Brod'un özel koruması altındaki kişidir ve son derece cazip bir iş ile yazın dünyasından birçok yararlı arkadaşa sahip bir adamdır. Beğenilen ve zen gin bir Alman yayınevi tarafından (dünya savaşının ortasındayken bile) desteklenen ve oldukça hoş bir miktar para ödülüyle birlikte zamanının en ünlü oyun yazarının saygısını herkesin önünde henüz kazanmış bir yazardır.
Sayfa 89 - Sel yayıncılık 2020Kitabı okudu
“Max Brod olmamış olsaydı, bugün Kafka’nın adını bile bilemeyecektik. Brod, dostunun ölümünün hemen ardından onun üç romanını yayımlattı “…
Max Brod'dan son bir ricada bulundu:
"Yazdıklarının tümünü yok etmeni istiyorum. Ortada yazar olduğuma dair tek bir kanıt bile kalmamalı!"
Ölürken yok olma arzusu belki de Kafka'nın bulabildiği ilk ve son çıkış noktasıydı. Ancak Max Brod bu arzusunu yerine getirmedi.
Sayfa 76Kitabı okudu
Milena'nın Max Brod'a Yazdığı Mektuplar
Bana öyle geliyor ki, biz hepimiz, bütün dünyadaki insanlar hasta, ama o, gerçeği gören, duyan, yaşanması gerektiği gibi arı, pırıl pırıl yaşayabilen tek insan Frank'tır...