Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

mehmet temiz

Mahkumlar arasında Maurin Sanatoryumu'ndan getirilmiş yaralılar da vardı. İkisinin bacakları kesikti, birini koltuk değneklerini almadan hapishaneye getirmişlerdi, tek ayak üstünde sekip duruyordu. Yaşı on ikiyi geçmeyen bir oğlan çocuğu da göze çarpıyordu, anlaşılan artık çocukları da tutukluyorlardı.
Sayfa 246 - bgst yayınları - Haziran - 2017Kitabı okudu
Reklam
1937 yılı yaz aylarında Barcelona.
O zaman, hatta aradan aylar geçtikten sonra Barcelona'da bulunmuş bir kimse korku, kuşku, nefret, sansürlü gazeteler, tıka basa doldurulmuş hapishaneler, muazzam yiyecek kuyrukları ve sinsi sinsi gezinen silahlı adamların yarattığı korkunç havayı hiç unutamayacaktır.
Sayfa 169 - bgst yayınları - Haziran - 2017Kitabı okudu
La Granja'daki fareler hani neredeyse kedi kadar büyüktüler gerçekten; pislik yığınları arasında badi badi gezinen göbeği yağ bağlamış koca koca canavarlar, üzerlerine ateş etmedikçe kaçmayacak kadar arsızdılar.
Sayfa 93 - bgst yayınları - Haziran - 2017Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hastahane bakıcıları, fotoğraf makinem ve bütün resimlerimde dahil, sahip olduğum her türlü kıymetli eşyayı çaldılar. Cephede herkes çalıyordu, bu da kıtlığın kaçınılmaz bir sonucuydu; ama hastahanedekiler en kötüsüydü.
Sayfa 92 - bgst yayınları - Haziran - 2017Kitabı okudu
Bütün savaşlarda böyledir; askerler çarpışır, gazeteciler bağrışır ve palavracı yurtseverlerin hiçbiri kısacık propaganda gezilerinin dışında, cephedeki siperlere yanaşmaz bile.
Sayfa 79 - bgst yayınları - Haziran - 2017Kitabı okudu
Reklam
Aragon Cephesinde bir kış gecesi
Üstümde kalın bir iç fanilası ve don, bir fanila gömlek, iki kazak, bir yünlü çeket, bir domuz derisi çeket, pamuklu kadifeden golf pantolon, dolaklar, kalın çoraplar, postallar, sağlam bir trençkot, bir boyun atkısı, müflonlu deri eldivenler ve yün başlık vardı. Buna rağmen soğuktan tir tir titriyordum.
Sayfa 40 - bgst yayınları - Haziran - 2017Kitabı okudu
İspanya İç Savaşındaki Milis Birliklerinin Özellikleri
Generalden ere kadar herkes aynı parayı alıyor, aynı yemeği yiyor, aynı elbiseleri giyiyordu ve herkes tam bir eşitlikle kaynaşmıştı. Tümen komutanından, ensesine tokat atıp bir sigara almak isteseniz, böyle bir şey yapabiliyordunuz ve hiç kimse bunu tuhaf bulmuyordu. Teorik olarak, herhangi seviyedeki bir milis birliği hiyerarşik değil, demokratikti. Emirlere itaat gereği anlaşılmıştı ama bunun yanı sıra anlaşılan ikinci şey de şuydu: Bir emir verdiğiniz zaman, bunu üstten asta değil, bir yoldaştan bir başka yoldaşa veriyordunuz.
Sayfa 36 - bgst yayınları - Haziran - 2017Kitabı okudu
Ahırdaki saman kümelerini eşeleyip süratle uykuya daldık. Temiz olduğu takdirde, ufalanmış saman, içinde uyumak için hayli iyi; biçilmiş kuru ot kadar olmasa da, samandan daha iyidir. İçinde uyuduğumuz saman kümesinin ekmek kabukları, yırtılmış gazeteler, kemikler, sıçan leşleri ve kertikli süt tenekeleriyle dolu olduğunu ancak şafak söktüğünde fark edebildim.
Sayfa 22 - bgst yayınları - Haziran - 2017Kitabı okudu
1936 yılı Aralık ayındaki Barcelona.
İşçi sınıfının iktidarda olduğu bir şehri ilk kez görüyordum. Küçüklü büyüklü tüm binalar, fiilen işçiler tarafından zapt edilmiş ve kızıl bayraklarla ya da anarşistlerin kırmızı siyah bayraklarıyla donatılmıştı. Her duvara orak-çekiç ve devrimci partilerin isimlerinin baş harfleriçiziktirilmişti. Hemen hemen bütün kiliseler kundaklanmış, içindeki tasvirler de yakılmıştı. Etraftaki kiliseler işçi çeteleri tarafından sistemli olarak tahrip ediliyordu. Her dükkan ve kahvehanede, işletmenin kolektifleştirildiğini belirten bir yazı asılıydı. Hatta ayakkabı boyacıları bile kolektifleştirilmişti, sandıkları da kırmızı siyaha boyanmıştı.
Sayfa 9 - bgst yayınları - Haziran - 2017Kitabı okudu
Utanç verici bir hayat yaşadım. 'İnsan hayatı' denen bu şeyin nasıl işlemesi gerktiğini bilmiyorum.
Sayfa 12 - Kapra - Kasım - 2023Kitabı okudu
Reklam
Herkes ne çok yalan söylüyordu. Sürekli yalan söylüyorlardı. Karılarına, kocalarına, çocuklarına, akrabalarına, komşularına, patronlarına, çalışanlarına. Yakalandıkları zamanda utanmıyorlar, inkar ediyorlar ya da yeni bir yalan söylüyorlardı.
Sayfa 65 - Can yayınları Eylül - 2023Kitabı okudu
Hangisi daha şanslıydı karar veremedi. Aşkı hiç bulamamış, bulamadığı için ne yitirmiş olduğunu bilmeyen mi? Aşkı bulup doyamadan yitiren mi?
Sayfa 47 - Can yayınları Eylül - 2023Kitabı okudu
İnsan böyle bir şey. Nerede, hangi yaşta olursa olsun, kabuğunu kırıp içine baksan içi cılk yara. Yarasız, dertsiz, sırsız insan yok da, işte kimisi üstünü iyi örtüyor.
Sayfa 198 - DK - Şubat - 2024 / 55. baskıKitabı okudu
Dar ettik birbirimize evi. Geçinmek istesek geçinirdik ama istemedik herhalde, ne bileyim. Ne kavgalar ne geçimsizlikler. İkimizin de derdi birbirimizle değildi. Başka bir şeyin kavgasını veriyorduk biz. Babalarımıza, kocalarımıza olan sinirimizi birbirimizden çıkarıyordu.
Sayfa 161 - DK - Şubat - 2024 / 55. baskıKitabı okudu
Herkes öyledir. Dışarıdan göründüğü gibi değil ki hiçbir şey. Herkes her şeyi bilecek olsa oturduğumuz evlerde, mahallelerde duramayız. Herkes bir şeyler saklıyor işte.
Sayfa 138 - DK - Şubat - 2024 / 55. baskıKitabı okudu
2.801 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.