Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
176 syf.
·
Puan vermedi
·
33 günde okudu
Doğu-Batı incelemesi yapmak karşılıklı ve karşılaştırmalı okumak daima mutlu ve tatmin etmiştir beni. Kitabın batının Doğu kültürü temsilcisi Arabi ile batı kültürü temsilcisi Derrida’yı birinin yaratıcıyı/hakkı arayışı yönünden birinin de metinde anlamı arayışı yönünden incelenip iki ayrı konuya yaklaşırken iki farklı ekolün bu kadar ortak yönünün gözlemlenmiş olması keyifli. Yapısöküm yöntemi ile metindeki, bazen yazarın bile bilmediği, anlamın çıkarımlanması ile yaratıcının bulunmasında insanların anlayamayacağı yöntemlerin varlığını savunan zihinler dönemlerinin en aykırı görüşleri olmuşlardır. Kitap farklılıklara da dikkat çekerek birbirinden yüz yıllar sonra yaşayan bu iki insanın benzerliklerini de tatmin edici şekilde sıralamaktadır. Yapısöküm kavramı ile tanışıp genel bir fikir edinmek için ideal. Metnin tamamını kavramak için ön okumalar yapmak zorunlu neredeyse. Bana melamilik kavramı ile ilgili detay sorgulattığı için de ayrı kıymetli. Doğu Batı okumalarının farklı bir boyutuna göz atmak için tavsiyedir.
İbni Arabi ve Derrida
İbni Arabi ve DerridaIan Almond · Ayrıntı Yayınları · 201652 okunma
İtalya Maşrık-ı Azam üzerinden Genç Türkleri kontrol eden Aubrey Herbert gayri resmi olarak bu Komitenin (ittihat ve terakki) başına geçti. Komite, Masonluk, Bektaşilik ve Melamilik gibi tarikatlar vasıtasıyla Makedonya ve Balkanlarda hızla teşkilatlandı. 2. ve 3. Kolordu'nun üst rütbeli muvazzaf subayları başta olmak üzere, Macedonia Risorta locasında tekris edilenlerin sayısı hızla arttı. Öyle ki İtalya Maşrık-ı Azamı, 'Lober et Lux' adında ikinci bir mahfilin açılmasına izin verdi.
Sayfa 166Kitabı okudu
Reklam
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Dili çok ağır ciddi birikim gerekir falan diye söze girip sizi korkutmak yerine tavsiyede bulunmak istiyorum alın elinize iyi bir lugat başlayın okumaya çok hoşunuza gidecek engin derya gibi adam ki kendiside Melamidir okuyun daha bu eserin aşılamadığını bilerek
Melamilik ve Melamiler
Melamilik ve MelamilerAbdülbaki Gölpınarlı · Kapı Yayınları · 201341 okunma
Sabetay Sevi, etrafına hızla birçok mürit topladı. Diğer sahte Mesihlerin aksine, fikirleriyle felsefe alanında mücadele edemeyen Rabanut, Sevi’nin bilgisine ve zekâsına karşı gelemiyorlardı. Sabetay Sevi’nin 1650’lerin başında İslam mutasavvıfı, Niyazi Mısri ile görüştüğü bazı kaynaklar tarafından belirtiliyor. Nitekim 19. yüzyılda Osmanlı siyasal yaşamında önemli roller üstlenen Melamilik Tarikatı, fikirlerini Mısri’ye dayandırmış, üyelerinin pek çoğu Sebataycılardan oluşmuştu. Sabetay Sevi,1663’te Kudüs’e gitti ve buradaki Yahudilerin temsilcisi olarak seçildi. Sabetay Sevi, bu arada Polonya’da kötü şöhretiyle tanınan ve Osmanlı ülkesine kaçan Sara adında bir kadınla da evlendi. Sabetay Sevi, bu hareketini Tanah’taki bir olaya dayandırmıştı.
168 syf.
10/10 puan verdi
·
4 saatte okudu
Zeynep Sayın'ın ölümleri siyasallaştırdığımız için uzun zamandır unuttuğumuz dediği Ölüm Ahlakı. Bunun için kaleme aldığı Ölüm Terbiyesi kitabını okurken Şahsiyet dizisindeki bir kare geldi aklıma. Agah Beyin alzheimer olmasıyla beraber özel mamasını ve suyunu vermeyi unuttuğu için ölen kedisi. Kedi için yapılan bir mezar. Bir hatırayı devam
Ölüm Terbiyesi
Ölüm TerbiyesiZeynep Sayın · Metis Yayınları · 201893 okunma
Melamiyenin üzerinde durduğu ikinci esas nefisle mücadeledir; onun arzusuna ters şeyler yapmaktır. Mesela o daima kendisine saygı gösterilmesini, büyük görülmesini, alkışlanmasını ister. Halbuki bunların hepsi bir !uzaktır. Insan aksine olabildiğince alçak gönüllü olmalı, en büyük değil en günahkar bir kul olduğunu itiraf etmelidir ki
Reklam
320 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Etkileri yalnız yaşadığı yüzyılda değil, daha sonraları da uzun süre devam eden, dünyanın dört bir yanına kadar uzanan bir dini hareketin kurucusu olan Sabetay Sevi ve Sabetaycılık konusuna yazılmış güzel bir kitap. Sabetaycı hareketin hangi şartlarda ortaya çıktığını, nasıl ve neden bu kadar büyüdüğünü bütün dünya üzerindeki yankılarını bilimsel
Sabetay Sevi
Sabetay SeviJoseph Kastein · İlgi Kültür Sanat Yayınları · 200649 okunma
Melamilik
Zira Melâmilik aslında yalnızca bir tasavvuf meşrebi olmanın ötesinde, 16. Yüzyıl Osmanlı siyasal ekonomik ve toplumsal düzenin bir protestosudur. Bence bu açıdan Osmanlı tarihinde silahlı kıyamlar gerçekleştiren Kızılbaş hareketinden daha önemli bir yere sahiptir. Çünkü Kızılbaş hareketi başlangıçta başka bir devletin güdümünde gelişen bir harekettir. Bu itibarla Melâmiliği münhasıran tasavvufi düşünce tarihinin çerçevesi içine hapsetmenin doğru olduğunu düşünmüyorum. Melâmiliğe esas olarak bir Osmanlı sosyal muhalefet problemi perspektifinden bakmak ve ona göre değerlendirmek gerekir.
Sayfa 155
Geri111
178 öğeden 166 ile 178 arasındakiler gösteriliyor.