Şehadetinin Yıl Dönümünde Şehid Seyyid Kutub...
İslami anlamda yetişen ender şahsiyetlerden olan ve inancı uğruna mücadele edip, çeşitli eziyetlere maruz kalan Mısırlı âlim ve mütefekkir
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub
'un idam edilmesinin üzerinden 55 yıl geçti. Bugün Mısır'daki ahlaki yozlaşma ve özellikle yönetimdeki Batılılaşma temayüllerini eleştiren, halkın İslami bilince ve kaybolan kimliğine yeniden kavuşması
7 sayısının sırrı gizemi Kainata baktığımızda içinde 7 rakamının gizli olduğu nice sır ve hikmetlerin en çok merak edilen konulardan biri olduğu görülmektedir. Peki Kuranda 7 sayısının önemine ilişkin geçen örnekler neler? Tasavvufta 7 sayısının hikmetleri... Gündelik yaşantımız içerisinde birçoğumuz 7 sayısı ile ilgili birçok şey duymuşuzdur.
Reklam
278 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kıbleyi Kaybettiren Dönüşüm - Abdurrahman Arslan
Bismillahirrahmanirrahim. Abdurrahman Arslan'ı dayımdan duymuştum. Telefon kullanmayan sosyal medyayla işi olmayan bir adammış diye, ki her zaman böyle insanlar ilgimi çekmiştir, saygım da ilgimin yanına komşudur tabi. Bu tür insanlardan bahsetmişken İsmail Kara ve İsmet Özel'i de anmak gerek. Yazılarımı takip edenler, beni tanıyanlar
Kıbleyi Kaybettiren Dönüşüm
Kıbleyi Kaybettiren DönüşümAbdurrahman Arslan · Beyan Yayıncılık · 201650 okunma
344 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
FİLOZOFLARIN DÜELLOSU
Sosyal ve Siyasi Boyutlarıyla Ahi Evren - Mevlânâ Mücadelesi… Mevlânâ Celâlü’d-din-i Rumî & Ahi Evren Hâce Nasirü’d-din Mahmud (Nam-ı Diğer Nasreddin Hoca) ***SPOILER İÇERİR*** Tarihin karanlık sayfalarında izi kaybettirilen günümüze sadece fıkraları ile anılıp geçilen bir karakter olarak yansıtılan Nasreddin Hoca ile diğer tarafta
Sosyal ve Siyasi Boyutlarıyla Ahi Evren - Mevlana Mücadelesi
Sosyal ve Siyasi Boyutlarıyla Ahi Evren - Mevlana MücadelesiMikail Bayram · Çizgi Kitabevi Yayınları · 202073 okunma
160 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
. . PRENS, Niccolo Machiavelli . .
LANETLENMİŞ, AFOROZ EDİLMİŞ, ŞEYTANIN KİTABI:
Prens
Prens
Siyaset Kuramının Baş Yapıtı . . . Bu eseri hiç okumamış birinin siyaset hakkında yorum yapması durumunda bu yapılan yorum, içerik itibariyle sığ kalacağı gibi ayrıca parçaları tamamlanmamış bir puzzle gibi eğreti duracak , o anlatılan kişinin zihninde oluşan ana tablo tam olarak
Prens
PrensNiccolo Machiavelli · Can Yayınları · 201914,9bin okunma
160 syf.
8/10 puan verdi
Livaneli'nin, Serenad'ın ardından okuduğum ikinci romanıydı. Bu romanın merkezinde çekilen yerel acıların aslında birer küresel acı olduğunun okuyucuya aktarıldığını hissetmek gayet açık bir olgudan ibaret. Hümanist bir yazarın öznel düşünceleri gibi algılayarak okuyanlar için ne acıdır ki, yıllardır dibimizde olan biten acılardan bu
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 2021100bin okunma
Reklam
400 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Korkunç bir yozlaşma ve çürüme...
Öncelikle Taşra Üniversiteleri isimli kitabı okumaya başlamadan evvel kitabın yazarı gazeteci
Tuğba Tekerek
Tuğba Tekerek
'i hiç duymadım, hiçbir yazısını/eserini okumadım ve hiçbir söyleşisine katılmadım. Twitter'da takip ettiğim bir hesabın yaptığı retweet aracılığıyla Taşra Üniversiteleri-AK Parti'nin Arka Kampüsü isimli eseri gördüm ve henüz
Taşra Üniversiteleri
Taşra ÜniversiteleriTuğba Tekerek · İletişim Yayınları · 202351 okunma
Tukay Gençlik Kulübü (1963-1967-1980)
Türkiye'ye gelen hepimiz serbest göçmen statüsünde ülkeye kabul edildiğimiz için Bulgaristan'dan göçenler gibi devletten tek bir kuruş destek görmedik. Uzak Doğuda varlıkları olan Tatar aileleri ki sayıları çok azdı, fazla sıkıntı çekmediyseler de, ekserimiz kıt kanaat geçiniyorduk. Dolaysıyla da dayanışmaya muhtaçtık. Büyüklerimiz
Osmanlı İmparatorluğu'nun son döneminde, Arap cephesinde, Jön Türkler hareketinin direkt bir yansıması ve izdüşümü ortaya çıkmıştı: Fetât (Genç Araplar) Cemiyeti. İttihat ve Terakki Cemiyeti iktidarının Arap coğrafyasına yönelik menfi siyasetinin oluşturduğu tepki ortamında Paris'te doğan hareket, Osmanlı sınırları içinde özerk bir Arap yönetiminin kurulmasını hedefliyordu. Kurucu kadroya göre, Araplar kendi iç işlerinde, yönetimde, eğitimde, adalet sisteminde ve ekonomide tamamen bağımsız olacak, ama dış işlerinde başkent İstanbul'a bağlılıklarını sürdürecekti. Birinci Dünya Savaşı'nın patlak vermesinden hemen önce merkezini Beyrut'a, ardından da Şam'a taşıyan cemiyet, savaşın başlamasıyla birlikte hedefini "bağımsız ve birleşik bir Arap ülkesi” olarak güncelledi. Şerif Hüseyin ailesiyle de yakın temasa geçen cemiyet, çok geçmeden İngilizlerin kontrolü altına girdi. 1915'te cemiyet adına yayımlanan protokol, bütün üyelere ve sempatizanlara, ingiltere saflarında Osmanlı'ya karşı savaş çağrısında bulunuyordu.
Sayfa 13 - ketebe
32 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.