‘’Din korkunun yaratımıydı. Bilgi korkuyu yok eder. Korku olmadan din hayatta kalamaz.’’ (sf. 73)
M.S. 29 Roma’sında, Yahudilerin binlerce yıl beklediği kurtarıcı ve Mesih olduğunu iddia eden bir adam vardı. Bu adamın adı İsa’ydı. Müritlerini toplamıştı fakat yine de sayıları oldukça azdı. Roma askerleri İsa’yı ‘’halkı isyana teşvik etmek’’
Onda 'Mesih kompleksi' vardı. Tanrının onu, dünyanın işlediği günahların bedelini ödetmek için seçtiğine inanıyordu. Sonunda kafayı iyice üşütüp sanat filmi gösterilen bir sinemanın önünde sırada bekleyen üç ya da dört kişiyi bıçaklamıştı.
Çünkü tanrılar da Mesih kompleksi yaşarlar
Çünkü bütün bunların toplamını yaratan varlık insandır
Çünkü insanlık üstünlükten değil eşitlikten doğan bir kavramdır
Söz gelimi zehirli bir elmayı kutsarsa Tanrı
Yaşayanlar daha Tanrı
Ölenler inananlardır
o yüzden ısrarla sorarlar "gerçek hikayeden mi aldın?" diye. buna verilecek cevap "evet"se rahatlar halk ama senin kendi zekânla bir şeyi yaratıp yazmanı akıl, fikir, muhayyile, vicdan almaz, algılamaz! olmaz ya olmaz! sen uydurmuş olamazsın.
yani eskilerin tevazu amacıyla yaptığı şey günümüzde mesih kompleksi gibi
"Kendi hükümsüzlüğünü doğru bir şekilde görmesi durumunda, işe yarar olmaya ve kendini kurtarıcı gibi göstermeye kim çalışırdı ki ?
İçimizdeki peygamber, bizi kendi boşluğumuzda ihya eden deli tarafımızdır."
Yaklaşık 2000 yıl önce, İsa adlı anlaşılması güç bir adam Roma işgali altındaki Filistin' de heyecan yaratır. Peygamberlerin tipik içgüdüsü olduğunu bildiğimiz çekişme, yaratma isteğine sahip olan bu adam, Yahudi halkının ahlaki çöküntü içinde olduğunu ve Yeruşalim'deki Tapınağın yakında yıkılacağını duyurur. Üstelik bu duyuruyu en