Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

M

415 syf.
10/10 puan verdi
Kitap, psikanalizin doğmaya çalıştığı yılları anlatıyor. Başından sonuna kadar düşündüren bir kitaptı. Kitabı okurken hayatımı sorguladığımı fark ettim. Yazar, hepimizin zaman zaman içine düştüğü bunalımı çok güzel anlatmış. Sayfayı çevirdikçe kendi hayatınız için de bir şeyleri çözmüş oluyorsunuz. Doktor Breuer ile Nietzsche arasında geçen konuşmalar sanki sizinle yapılıyor gibi. Kitap baştan sonra bir terapi. Yazar, gerçekten de Nietzsche'nin ağzından yazar gibi yazmış. Kitabı okurken hiç takılıp kalmıyorsunuz. Her sayfa, her bölüm akıp gidiyor. O yıllarda -gerçek hayatta- Nietzsche ve Doktor Breuer hiç bir araya gelmemiş. Kitapta ise onların hasta-doktor ilişkisini görüyoruz. Kitap boyunca bir hasta da biz oluyoruz, onlarsa bizim doktorumuz. Yazılanları anladıkça kendi kendimizin doktoru olmaya başlıyoruz. Bu kitaptaki alıntılarım bir süre bana yol gösterecek gibi duruyor. Tekrar tekrar okumak isteyeceğim, okuması keyifli bir kitaptı. Daha iyisini okuyana kadar favori kitabım "Nietzsche Ağladığında" oldu. Psikolojiye biraz ilginiz varsa siz de zevkle okursunuz. Bazı kişiler kitaptan memnun kalmadığını belirtmiş. Ben her kitabı okumanın bir zamanı olduğuna inanıyorum. Şu an okuduğumuz ve hoşlanmadığımız bir kitap bir süre sonra iliklerine kadar yaşatır anlatmak istediğini. Sakin bir kafayla ve kendinizi vererek okumanız gereken bir kitap. Sorgulamaları yaparken sessiz bir ortamda olmak daha iyi oluyor.
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202351,9bin okunma
Reklam
256 syf.
·
Puan vermedi
Ayrılık ne biliyor musun? Ne araya yolların girmesi, ne kapanan kapılar, ne yıldız kayması gecede, ne güz, ne ceplerde tren tarifesi, ne de turna katarı gökte... İnsanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık. İpi kopmuş boncuklar gibi yollara döktüğü gözlerini, birer damla düş kırıklığı olarak toplaması içine. Ardında dünyalar ışıyan camlar dururken duvarlara dalıp dalıp gitmesi. Türküsünü söyleyecek kimsesi kalmamak ayrılık. Ödünç sesle konuşan bir kalabalık içinde kendi sesiyle silinmek. Birdenbire büyümesi, gülüşü artık yaprak kıpırdatmayan bir çocuğun. İnsanın yaşlandıkça kendi kuyusuna düşmesi. Bir kadının yatağına uzanan kül bağlamış bir gövde. Saçına rüzgâr, sesine ışık düşürememek kimsenin. Parmaklarını sözüne pınar edememek. Uzaklarda bir adamın üşümesi, bir kadın dağlara daldıkça. Işıklı vitrinlere bakmadan geçmek çarşılardan. Çiçekçilerden uzağa düşmesi insanın yolunun. Evlerle sokaklar arasında bir ayrım kalmaması. Ayrılık yağmurdan vazgeçiş, sudan üşüme; yalnızca gölge vermesi ağaçların. İyiliğin küfre dönmesi ayrılık. Güneşin bir ceza gibi doğması dünyaya. Başını alıp gitmek gibi bir geri dönüş. İki adımından birisi insanın. Sevincin kundakçısı, hüznün arması. Süreğen korkusu inceliğin. Ayrılık o küçük ölüm, usta dokunuşlarla bizi büyük ölüme hazırlayan. (Sayfa 110)
İnsanın Acısını İnsan Alır
İnsanın Acısını İnsan AlırŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201810,1bin okunma
392 syf.
·
Puan vermedi
"Utanmayı bir kenara bırakıp gerçeği itiraf ettiğim bugün bile hâlâ kendi hayatımı değil, başkalarının hayatını yaşıyorum. Fason hayat. Bir gece düşüncelere dalmış boğuşurken aklıma geldi bu laf; o gün bugündür böyle tanımlıyorum, sipariş üzerine yaşanmış, ısmarlama, düşük maliyetli, fason hayat. Doğum günümde sadece bunun hayal kırıklığını hissettim. Uzunca bir vakit kayıtsız kalmaya çalıştığım hatalarım için şimdi pişmanlık, hüzün ve keder duyuyorum. Her şeyin başka türlü olmasını arzu ederdim, olmadı. Artık kim olduğumu, kimin için yaşadığımı doğru dürüst düşünemiyorum bile." Kaybolan, geçmişte yaşadığı kayıplar sonucu, bugün kendini kaybeden bir adamın kendini bulma çabasını anlatıyor. Tarık Tufan'ın bir söyleşisine katıldığım için kitabı yazarken nerelerde ne düşünmüş olabileceğini bulmaya çalışarak okumak keyif vericiydi.
Kaybolan
KaybolanTarık Tufan · Doğan Kitap Yayınları · 20203,118 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
531 syf.
·
Puan vermedi
Kitaba başlayalı tam 395 gün olmuş. Bu sayı bu kitaba ikinci kez başlamamın sayısı. İlk başlangıcımı hesaba katarsak iki sene sonunda bitirebildim. Ne kitaptı ama... Kitap hakkında o kadar olumlu yorum var ki, kitabın asla akmamasının sorununu kendimde görmeye başlamıştım. Ne zaman okumaya çalışsam ilerlemiyordu. Wattpad kitapları gibi aşırı uçuk şeyler yaşanması ise beni kitaptan daha da soğuttu. İyiliğiyle kötülüğüyle uçlarda ilerleyen bir kitap. Kitabın ilk bölümünü (244 sayfa) bir şekilde bitirdikten sonra bir miktar akmaya başladı. Bunlar haricinde, kitapta hayata dair pek çok gerçekçi cümle var. Aslında hepimizin kafasında dönüp dolaşan ama dönüp dolaştığını bile fark etmediğimiz bazı soruları tekrar sorgulatıyor bizlere. Bu sorgular için okunmaya değebilecek bir kitap.
Kinyas ve Kayra
Kinyas ve KayraHakan Günday · Doğan Kitap · 202226,7bin okunma
284 syf.
·
Puan vermedi
Gözlerim gözlerinde dinlenirken eriyor, Eriyor yaklaşırken dudağına dudağım. Zerrelerim çözülmüş gibi sesler veriyor, Ben sıcak bir denize inen buzdan bir dağım. Yanında damla damla bittiğimi duyarım, Yoklarım, yerinde mi yüzüm, alnım, saçlarım? Bir göğüs geçirerek derim ki: "Yine varım, Fakat bir rüya gibi şimdi kaybolacağım." Bir gün, için içimde neyim varsa alacak, Varlığım bir su olup kabından boşalacak, Benden nişan olarak kucağında kalacak Boş bir yığın: Elbisem, gömleğim, boyunbağım. (Sayfa 169)
Han Duvarları
Han DuvarlarıFaruk Nafiz Çamlıbel · Yapı Kredi Yayınları · 20212,701 okunma
Reklam
48 syf.
·
Puan vermedi
Başka Yaşama
Durdu rüzgârda sallanması Durdu damarlarımızda kan Çektiler karanlığa varlığınızı İttiler aydınlık aşktan Sizi sevdiğiniz havalara götürdüm Bir yanınızı buldum usulca dokundum Eğilip söyledim ben size, söyledim
Kestim Kara Saçlarımı
Kestim Kara SaçlarımıGülten Akın · Yapı Kredi Yayınları · 20161,391 okunma
108 syf.
·
Puan vermedi
İçini bir mutluluk kapladı. Sebepsiz mutluluktur, asıl mutluluk. Hiç gerekçe aramayacaksın. İçinden gelecek o. Sıcak bir güç olarak. Denizin deniz, fesleğenin fesleğen, sardunyaların sardunya kokması, enginde bir vapur düdüğü, dalgacıkların sahili okşaması, uzakta havlayan kalın sesli bir köpek. (...) Hayatın nabzı bunlarda. Bunu duymak, doğa ile ortak olmak. Öyle ariz amik (etraflıca) bilincine vararak değil ha... Farkına bile varmadan. Günü yaşamak, küçük harfli mutlulukların bir tespihi gibi. Fazlasını aramadan. Günü, düzayak hayatı, küçük harflerle yazılmış küçük, küçücük mutlulukları. Ne güzel şey sağlıklı olmak. Günde iki defa dışarı çıkmak, yaz kış denize girmek, yararlı olmak...
Küçük Harfli Mutluluklar
Küçük Harfli MutluluklarHaldun Taner · Yapı Kredi Yayınları · 2016357 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
Bilmem niye yalnız, niye perişan Yürürüm zamanın karanlığına (...) Dehlizlere gömdüm umutlarımı Kapalı kapılar ardında kaldım Sessizlik ısırdı dudaklarımı Büzüldüm, küçüldüm, korktum, bunaldım (Sayfa 107)
Çiçekler Üşümesin
Çiçekler ÜşümesinNurullah Genç · Timaş Yayınları · 2020930 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
Çok basit bir kitaptı. Okumasaydım hiçbir şey kaybetmezdim. Kitap fuarı olduğu zaman imza günü var diye almıştım. Tek artısı imzalı bir kitabım oldu. Ufak bir göz gezdirseydim sanırım almazdım. Bölümler başlarken şiirimsi yazılar vardı, onlar hoşuma gitti. Bunlar haricinde sonu hiç tahmin etmediğim bir şekilde bitti. Kitap boyunca düşündüğünüz şeylerin, kitabın sonunda çok farklı olduğunu anlıyorsunuz.
Hayal Meyal
Hayal MeyalTarık Tufan · Doğan Kitap Yayınları · 20205,5bin okunma
271 syf.
·
Puan vermedi
Sâmiha Ayverdi'nin diğer romanlarında olduğu gibi bu romanında da tasavvufî aşk işlenmiş. Yazarın kaleminden çıkan ilk kitabı. Kitabın bir kısmını başka bir yazar yazmış fakat ömrü yetmemiş ve Sâmiha Ayverdi'den devam ettirmesini istemişler. Kitap basılmamış, PDF şeklinde internette bulunuyor. Yazarın kitabı yayınlatmamasının sebebi ise
Aşk Budur!
Aşk Budur!Samiha Ayverdi · Maarif Basımevi · 200947 okunma
Reklam
255 syf.
·
Puan vermedi
Sâmiha Ayverdi'nin birbirinin tekrarı olduğunu düşündüğüm bir romanı daha. Bu romanında da diğer romanlarında olduğu gibi tasavvufî aşkı işlemiş, işlemiş ama farklı bir roman okur gibi hissetmiyorsunuz. Yapılan meslekler ve karakter isimleri haricinde genel hatlarıyla hiçbir şey değişmiyor. Bu da bir süre sonra sıkıyor. Aynı zamanda Sâmiha Ayverdi'nin dili kullanışı çok güzel, romana çok güzel cümleler katmış. Kendinizi fazlasıyla bulduğunuz yerler oluyor fakat çok fazla eski kelime olduğu için akıcı bir şekilde ilerlemiyor. Tasavvufî aşka inanıyorsanız, bu yönde olumlu düşüncelere sahipseniz okurken oldukça keyif alacaksınız. Hatta belki bu yöndeki düşüncelerinize katkıda bulunacak. Kitapta sık sık "Anlamak için sevmek lâzımdır." cümlesi geçiyor. Evet, anlamak için sevmek lazımdır fakat anlatmak için de sevgi lazımdır :)
Son Menzil
Son MenzilSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2005100 okunma
81 syf.
·
Puan vermedi
Kitap bir otobiyografi mi yoksa kurmaca mı anlayamadım. Çok fazla devrik ve anlatım bozukluğu olan cümle vardı. Bay Muannit Sahtegi'nin notları gerçekten de aklından geçtiği gibi yazılmıştı, konuşurken nasılsa yazılan da öyleydi. Neredeyse hiçbir kitapta rastlamadığım gerçeklikte bölümler vardı. Yusuf Atılgan, Oğuz Atay gibi isimleri seviyorsanız bu kitabı da seversiniz.
Bay Muannit Sahtegi'nin Notları
Bay Muannit Sahtegi'nin NotlarıVüs'at O. Bener · Yapı Kredi Yayınları · 2018508 okunma
222 syf.
·
Puan vermedi
Sâmiha Ayverdi'nin okuduğum ilk romanı ve son olmayacak. Elimde okumam gereken üç kitabı daha var. Tezim vasıtasıyla böyle güzel bir kalemle tanışmış oldum. Leylâ'dan Seniye'ye ve Seniye'den Leylâ'ya yazılan mektuplarla başlıyor roman. İnsanın iç dünyasını çok güzel gözler önüne seriyor. Gerçek Çelebi isimli bir adamın çerçevesini çizdiği bir hayat tarzı anlatılıyor. Kitabın ismi ise "Ölmeden önce ölmek" hikmetinden gelmekteymiş. "Ölmeden yaşamak ise, can çekişmekten başka şey değil... işte ben de onun için öldüm; her zerresinden hayat taşan, her nefesi bin can satın alan bir Çelebi gibi, artık ben de yaşayan bir ölüyüm!" (Sayfa 215)
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009417 okunma
264 syf.
·
Puan vermedi
Bizim kaba gördüğümüz "hıyar" kelimesi aslında daha yeniye kadar normal bir şekilde kullandığımız bir kelimeymiş. Salatalık kelimesi birden ortaya çıkmış ve hıyar kelimesi "hıyar gibi adam" ve bunun gibi deyimlerin çağrışımlarından dolayı bize kaba geldiği için hıyarı bırakıp salatalığa atlamışız meselâ. Hâlbuki hıyar gayet masum bir kelime. Onu kötü yapan, bir hıyar türü olan langa hıyarı. Langa hıyarı, 70-80 cm'ye kadar büyüyen bir hıyar türüymüş ve ne ticari değer taşırmış ne de cacık yapılırmış. Kısaca hiçbir işe yaramadıklarından dolayı kaba saba ve cıvık erkekler ile özdeşleştirilmiş ve böylelikle bize de kaba gelen bir kelime olmuş gitmiş. Buraya yazarken bile kulağa çok kaba geliyor. Langanız yüzünden isminize tü kaka gözüyle baktığımız için kusura bakmayın hıyarcıklar :) Kitabı keyifle okumaya başladım fakat yazarın kendi yorumlarını katması gittikçe rahatsız edici olmaya başladı. Rahatsız edici ve aşağılayıcı kelimeler kullanması benim açımdan son derece rahatsızlık vericiydi. Kitabın ismi 'Sözcük Hikâyeleri' olabilir fakat bu bize yabancı ve eminim ki çoğu insanın da bilmediği kelimeleri açıklamasını gerektirmezdi. Onun dışında dilimizde kullandığımız ya da artık kullanmadığımız kelimelerin kökenini keyifle okudum. Herkesin anlayabileceği bir dille yazılmış. Etimolojiye ilginiz varsa zevkle okuyabilirsiniz.
Sözcük Hikayeleri
Sözcük HikayeleriHatice Şirin · Bilge Kültür Sanat Yayınları · 2019260 okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
Yemyeşil bir yalnızlığı İçim dışım uzaklık Kimseye anı olmadan geçtim. Taşı bile severdim Birisi tüy kadar dokunsaydı bana. Sayfa 67 Şükrü Erbaş'ın şiirlerini seviyorum çünkü satırlarında kendimi bulabiliyorum. Hemen herkesin kendinden bir parça bulabileceğini düşündüğüm bir şair. Yüz yüze tanışma fırsatım olduğu için çok mutluyum. O zamanlar hiçbir şiirini okumamıştım ve sadece imza günü olduğu için almıştım. Kendimi bulduğum şiirlerden birinin o kitabın içinde olacağını bilemezdim. İyi ki almışım. Genelde birkaç satır etkiler bizi şiirlerde. O şiirin tamamı beni çok etkilemişti. Herkesin şans vermesi gerektiğine inandığım bir şair, hâlâ okumadıysanız sıradaki kitabınız neden Şükrü Erbaş olmasın? :)
Bütün Şiirleri 3
Bütün Şiirleri 3Şükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20122,449 okunma
119 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.