Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
* HDP milletvekili ADİL ZOZANİ, ( BDP Hakkâri Milletvekili Adil Kurt, mahkeme kararıyla soyadını ‘Zozani’ olarak değiştiren vekil.) ATATÜRK'ü Hitler'e ve Mussoini'ye benzetti. TBMM çatısı altında konuştu. " Türkiye'nin kurucu unsuru dediğiniz siyaset doktrini Türkiye'nin temellerine dinamit koydu, Türkiye'yi bölünmenin eşiğine getirdi, Kemalizm denilen şey, biraz Hitler'dir, biraz Mussolini'dir" dedi. * MUSTAFA KEMAL'in önderliğinde " milli mücadele" yi veren " gazi meclis" , maalesef bunu da görmüştü. * Al sana açılım! Askeri üssün Türk Bayrağı indirildi. *
Sayfa 212Kitabı okudu
#hitler
Mussolini,tüm ülke çapında demir yolları ve kara yolları da yapıyordu. Ücra köşelerdeki insanları memnun etmenin yegane yolu buydu.Onların zaten demokrasi ile işi yoktu,onlara yol ve tarım fazlasıyla yetiyordu. Mussolini başarmıştı.Demokrasi isteyenlerin haricinde herkes Mussolini'ye bayılıyordu.Bayılmayan da zaten tutuklanıyordu. Günümüz Türkiye'si!
Reklam
Bilinen Tarihin Bilinmeyen Yanları: Dünyayı Yöneten Rotschild Ailesi Gönderen: Aysal Bülent Ülkemizin neden bölünmesi isteniyor? Gazi Mustafa Kemal'in bildiği ve bizi uyardığı hitabenin ne anlama geldiği... Sağ-sol ayrımı, gerçekte de var mıdır? İşte bu soruların bir kısmının yanıtı; Bilinen Tarihin Bilinmeyen Yanları Hitler, dünya
Harpten önce Mussolini'nin kendini İslâmın kılıcı şeklinde dünyaya ilân etmesi gibi gülünç iddiaları harpten önce olduğu gibi halen alay konusu olmaktadır. Hazreti Muhammed veya Hazreti Ömer gibi büyük fatihlere yakışacak olan bu unvan, Mussolini'ye para ile kandırılmış veya korkutulmuş birkaç zavallı ahmak tarafından verilmiştir. İslâm dünyası ile yapılabilecek büyük bir politika vardı. İtalyan müttefikliğine olan sadakatimiz yüzünden elimizden uçan nice fırsatlar gibi bunu da kaçırmıştık.
Machiavelli'ye duyulan hırs, onun hepimizin iç-zembereklerini ortaya koymasından geliyor. Politikanın mutfağıdır Machiavelli'nin eseri. Biz ihbar edene değil, ihbar edilene kızma-hydık. Oysa ihbar edene kızıyoruz. Çünkü hepimiz bir parça politikacıyız. Kendi kaderiyle beraber dünyayı değiştirmek isteyen insanlar hükümdar olur. Tarih bir kavgadır, bu kavgada muzaffer olmak için hikmet-i hükümete inanmak lâzım. Bugünkü siyasî sosyolojiye göre de fert ahlâkı ile politika ahlâkı arasında bir münasebet yok. Hükümdarın iyi kalpli olması, birçok felâketlere yolaçabilir. Hükümdar bir ülkeyi yönetebilmek, huzura kavuşturmak için 3-5 kelleyi uçurmak zorundadır. Hattâ hükümdarın büyüklüğü buradadır. Hükümdar kendi iç-dünyasını susturabilmelidir. Kendi hisleri namına sürüyü mahvetmek hakkına sahip değildir. İdare etmek başka şeydir, hususî ahlâkın şartları başka. Kalabalık devlet adamını tanımaz, onu ancak hareketlerinin neticesi ilgilendirir, hükümdar hakkındaki hükmünü de görünüşe göre verir. İnsanlar ellerinden çok gözleri ile hüküm verirler. Hükümdar faziletli olmak değil, faziletli görünmek zorundadır. Yalnız devletin otoritesi hiçbir zaman sarsılmamalıdır. Realist çağlar Machiavelli'yi tebcil ederler. 20. yüzyıl bir realizm asrıdır. Mussolini İtalyan Ansiklopedisi'ndeki faşizm maddesinde, faşizmin ilk peygamberi olarak Machiavelli'yi gösterir. Hitlerizm, zıvanadan çıkmış bir makyavelizmdir.
Homongolos kafa
Bu homongolos kafayı çeken bilir.Bir de Türkiye bilir.Homongolos kafa Ortaçağdır.Homingolos kafa Mussolini'dir.Hitler'dir.Homongolos kafa ne güzelse ne doğruysa ona düşmandır.Homongolos kafa bir hastalıktır ki,toplumu felç eder.Cumhuriyet kurulduğundan bu yana bu homongolos kafa bütün alanlarda at oynatmaktadır.Homongolos kafa matbaanın iki yüzyıl Türkiye'ye girmesini önledi.Homongolos kafa biltekmil yeniliklere karşıdır. 1973
Sayfa 120 - Yapı kredi yayınları 4.baskıKitabı okudu
Reklam
"...Mussolini, tüm ülke çapında demir yolları ve kara yolları da yapıyordu. Ücra köşelerdeki insanları memnun etmenin yegane yolu buydu. Onların zaten demokrasi ile işi yoktu,onlara yol ve tarım fazlasıyla yetiyordu. Mussolini başarmıştı. Demokrasi isteyenlerin haricinde herkes Mussolini'ye bayılıyordu. Bayılmayan da zaten tutuklanıyordu.." Bir çok alıntıdan sadece biri aslında. Tanıdık geliyor mu ?
Sayfa 69 - GeceKitabı okudu
Piyanonun başına geçti gene. Ardında duruyordum. "Giovinezza...... di bellezza...... " Besbelli, "gençlik" diye başlayıp giden şarkıyı çalıp söylerken kendi gençliğini, Gigi’yi anıyor, Mussolini gençliğinin şarkısıyla kendi mutluluğunun yıkılışı arasındaki bağı unutuyordu. Deli gibi sevdiği, kaçarcasına vardığı Gigi çok uzaktaydı şimdi. Sesi yükseliyor, gürleşiyor, patlamasına ramak kala yumuşuyordu gene. Mussolin çetelerinin dayağından, saldırılarından Türkiye'ye kaçan kadının, Türkiye'de, Giovinezzdyı söylemesi inanılır şey miydi gene de?
Sayfa 133 - Metis YayınlarıKitabı okudu
HİKAYE SEVER DOSTLAR BURADA MI.. 1827 Yılında Almanya’nın Brandenburg kentin de bir müzik öğretmeninin oğlu dünyaya gelir. Çocuğa Carl Dedloid adını koyarlar. Baba müzik öğretmeni anne ev hanımı Carl Dedloid’in anne ve babası sürekli olarak kavga ediyor evde huzur yok. Çocuğun yakınları Carl Dedloid bu olumsuz ortamdan etkilenmesin diye onu
408 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.