•Başlangıçta ‘sahip olmak’ ve ‘olmak’ kavramlarının farkını ayırt etmekte zorlanırken şimdi o ayrımı hatta zıtlığı çok net görebiliyorum.
•Kişinin oto-analizle, meditasyonla, farkındalık düzeyine ulaşmasının, dış dünyayı tanıyarak iç dünyasının aydınlığını nasıl sağlayabileceğini çok güzel konulara değinerek ifade etmiş Fromm.
•Özellikle modern toplumda ‘sahip olma’ güdüsü insanı ele geçirmiş durumdadır. İsteklerin, ihtiyaçlardan uzaklaştığı sadece sahip olmak arzusuyla insanı farkında olmadan prangalara vurduğu bir zamanda yaşıyoruz.
•Benliğimizden uzaklarda, benliğimizin köklerinin farkında olmadan sadece ‘sahip olma’ isteğiyle yaşıyoruz.
•Sahip olmayı özgürlük sanarken yanılıyoruz. Aslında ‘içsel özgürlük’ aç gözlülüğün ve aldanışların yanılsamalarından kurtulmak olduğunu göremiyoruz.
•Sahip olma çabası bencilliğe, narsistliğe, cimriliğe yol açarken insanları yozlaştırıp tüketiciliğe ve sömürgeye yakın; üretime ve yaratıcılığa uzak bir konuma sürüklüyor.
* Fromm bunu şu şekilde dile getirmiş. “Modern insan çok şeye sahiptir, çok şey kullanır ama kendisi çok azdır. Onun duyguları ve düşünme faaliyeti kullanılmamış kaslar gibi körelmiştir.”
* Sahip olmak isteyip aza sahip olmak, kıskançlığa yol açar. Sahip olup dahasını isteyeni ise tembelliğe, cimriliğe, müsrifliğe sürükler. Yaşam ve varolmak, ‘olmak’ ise bu döngüden kurtulmaktır.
* “ ‘Olmaya’ yönelim her zaman kişinin yaşam amacının kendi ruhsal güçlerini geliştirmeye yönelik olması anlamına gelir.”
Benim keyifle okudugun bir kitapti ve ilgilenenlerin okumasini tavsiye ederim :)