Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Ölmeyi Öğrenmek
NOT: Montaigne'in hayatı hakkındaki incelemem:
#83445002
Önsözde, insanların, zor günlerinde Montaigne'den destek aldıkları vurgulanmış ve buna verilen örneklerden en göze çarpanı ise 1910'da evini terk edip Astapovo garına giden Tolstoy'un yanında, Montaigne'in Denemeler'i olduğu bilgisidir. Bunun nedeni, Montaigne'in
Abdullah olmak kadar Abdullah kalmakta önemli !
Es-selamü aleyküm ve rahmetullahi ve berekatuhi
Abdullah Olmak
Muhammed Emin Yıldırım
183 sayfa
Evet bitti ..Uzun zamandır böylesine vurucu, aydınlatıcı ve düşündürücü bir kitap okumamıştım.. 500 küsür sayfa oluşu gözünüzü korkutmasın çünkü kitap oldukça sürükleyici..
Büyük Selçuklu Devletinin başveziri Nizamülmülk ve daha sonra padişahı Melik Şah'ı fedalerine suikastle öldürterek çöküşüne yol açan Haşhaşi tarikatı lideri Hasan Sabbah'ın İran'daki Alamut kalesinde, kendisine inanan fedailerini haşhaş ile nasıl uyuşturduğu ve sahte cennetine inandırdığını anlatan tarihi bir roman..
Akıl almaz bir deha ile uzun yıllar süren planlar. Acımasız, duygusuz vicdansız ama gözü sadece hedefinde bir adam. Hasan Sabah Ona göre Hiçbir şey doğru değildir her şey mübahtır. Yetiştirdiği adamların en zayıf yönlerini, cehaletlerini kullanarak onları birer ölüm makinesine dönüştürüyor. En korkulan görevlere bile gözü kapalı gitmelerini sağlıyor. İşin ilginç yanı bu din ile oluşturduğu kontrol mekanizması öyle geniş bir ağa dönüşüyor ki. Kısa zamanda yaptıklarına hayret edeceksiniz.
Tüm kitap boyunca 'Neden her zaman bir amaç uğruna yaşıyoruz?' dedim. Fedailer,cennet uğruna;
cariyeler, öğrendiklerini iyi uygulamak için; Hasan Sabbah intikam için.
Dogmatik ideolojilerin insan zihnine sualsiz hükmedişi ve insanı kolaylıkla bir ölüm makinesine dönüştürüşü, bundan bin yıl önce yaşanan bu olayın günümüzdeki tezahürlerini de çok iyi açıklıyor..
Kitaptan günlerce bahsetmek isterim ama ne kadar konuşursam konuşayım hep eksik bir yeri kalacak gibi.Demem o ki Kesinlikle okumanız gereken bir kitap,nedenini okuyunca anlarsınız.
Keyifli okumalar
"Mevcut hızlı yaşam kültürümüz gün algımızı ve anlayışımızı zedelemekte ve manevi gelişim yönündeki fırsatların kaçmasına sebep olmaktadır hız en önemli değer haline geldi; hızlı yeme, hızlı arabalar, hızlı tren,ses duvarını aşan jetler, hızlı tüketim ve benzeri böylesine bir hız ama gidiş nereye? Kimse sorgulamıyor. insanların bir an durup kendilerine bunu sormaya bile vakitleri yok.Acele işe şeytan karışır derler. Öyleyse sabah akşam Rabbine vakit ayır onunla ol. Kimse size tası tarağı bırakıp inzivaya çekilin demiyor.Ama en azından ruhunuzu arındırmak ve onun modern hayatın yanılgı ve aldatıcılığından kendinize biraz zaman ayırın."
*
Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki hobilerimiz, zevklerimiz iyi gelmez oldu. Hep bir telaş,hep bi birşeylere yetişmekle meşgulüz. Karantina günlerinde en çok bunu sorguladım sanırım.Bu kadar evdeyken bile nasıl bu kadar yeterli hissedemiyoruz? Çünkü sürekli başka hayatları görüyoruz kendimizi ister istemez kıyaslıyoruz. Daha elimizdeki iş bitmeden hoop başka birşeye atlıyoruz. Öğrendiğimiz şeyi sindirmeden başka bir bilgi elde ediyoruz.Bilgiyi bile tüketiyoruz. Sürekli herkesle iletişim halindeyiz.
Çok güzel bir kitaptı Kalbin Simyası tam eve kapanılan bu günlerde okuyup kendini tedavi etmelik farkında olmadan alıştığımız bu hayat hızıyla hayatımızdan silinenlerin kalbimize ne kadar zarar verdiğini öğrenmelik. Hatta çok daha fazlası...
Tasavvuf Notları Nedense Çok Tanıdık
-“Sufi Müslüman, mistik demektir. Önemli olan tek şey aşk dedi coşkuyla.”
-Bir konuşmasını anlatıyor Schimmel önce. Bu konuşmasında yer alan şeyi önsözüne taşıyor ve tasavvufun mistisizm olduğunu hemen sayfanın başında veriyor Avrupalılara. Halbuki mistisizm kavramıyla İslam tasavvufu arasında yakından ya da uzaktan hiçbir ilişki yok. Çünkü
MAHŞER / STEPHEN KING
Herkese merhaba sizlere yakin bir geçmişte okuyup yorumlayamadigim bir kitabın yorumuyla geldim.Ortada Dunya'yi kasıp kavuran, bir salgın varken bu kitabi yorumlamak daha anlamlı olacak ki bir sebepten erteledim bunca zaman.
Neyse oldum olası tuğla kitapları severim hele tanıdığım güvendiğim bir yazarın kitabıda gozu
İlluminati ve Yeni Dünya üzerine yazılmış içerisindeki bilgiler nedeniyle yazarının yaşamına mal olmuş bir araştırma ürünü. Amerikalı Deniz İstihbarat Subayı olan William Cooper yıllarca elinden geçen çok gizli bilgi ve belgelerin ışığında bazı gerçekleri fark etmeye başlar. Sermayeyi elinde bulunduran bazı grupların, süper güç Amerika’yı ele geçirmek suretiyle “Dünya Hükümeti” kurmaya yönelik faaliyette bulunduklarını tespit eder. Bu bilgileri halka anlatmaya çalışan Cooper, tüm bunların bedelini canıyla öder. Kitabın yazımından sonra öldürüleceğini, akıbetinin ne olacağını da bilir zaten. Hepatit B, AİDS gibi hastalıkların kimler tarafından, neden çıkarıldığı, dünya hükümeti için önce Amerika’nın ve sonrasında tüm dünya devletlerinin nasıl ele geçirildiği, kitleler üstünde uygulanan sessiz silahlar, illuminati, masonluk gibi…Kitap da çok ilginç ve insanın inanmakta güçlük çektiği bilgiler yer almaktadır. Şu zamanda özellikle pandemi veya normal hayatı sanki yaşamış da özetler gibi. Okurken “Vay böyle miymiş gerçekten, inanmıyorum!. Eee biz şuan bunu yaşıyoruz.” gibi ifadeler kullanarak okuduğum bazı bölümler oldu.
İlk staj yaptığım yerdeki sevdiğim Makine Mühendisi bir abimin elime tutuşturup bunu al oku demesiyle kitap ile tanışma fırsatım oldu. Bazı bölümlerin çok teknik bilgi olduğunu, kitabın sürükleyiciliğini kaybettirdiğini ve okuyucunun kitaptan kopmasını neden olduğunu düşünüyorum. Ama okunması gereken bir kitap. İnsanın bakış açısını kesinlikle değiştiriyor.
Bu kitap nasıl tarif edilebilir, neler yazılabilir hakkında bilemiyorum. O kadar aciz kalıyor ki insan güzelliği tarif ederken . Yazarımız da tüm ustalığına rağmen bu konuda aynı sıkıntıyı yaşamış belli ki . Zira hakkında bahsedilen kişiler yeryüzünün yıldızları. Fahri Kainat Efendimiz (sav.)’in haklarında , “benim ashabım yıldızlar gibidir . Hangisine tutunsanız karanlıkta kalmazsınız “ buyurdukları Sahabe-i Kiram.
Yine Efendim (sav.)’in şu sözü geliyor aklıma ; “ Ahir zamandaki ümmetim sizi görse , bunlar deli, derler “ . Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki , bir zamanlar dünyada böyle güzel insanların var olduğunu bilmek ve okumak bile huzur verdi , hayret ettirdi , hayran bıraktı .
Velhasıl , bu kitabı alıp başucunuza koyup tekrar tekrar okuyun efendim ...
Yazmak hiç de kolay bir sanat değilmiş!
Virginia Woolf, 20. yüzyılın en önemli kadın yazarlarından biri. Woolf, başta kadın yazını olmak üzere deneme, eleştiri, roman ve günlük gibi edebiyatın birçok alanında eserler veriyor. Woolf, aynı zamanda günlük tutan sayılı yazarlar arasında yer alıyor. Düzenli olarak 1915 yılından 1941 yılına kadar aralıksız günlük tutan Woolf, öldüğünde
