Türkiye’nin NATO dışında kalmasının sonuçlarını ise bütün dünya hisseder.
Sayfa 117Kitabı okudu
Bu durumu NATO ile iliskilendirenler de oldu.
Sayfa 20Kitabı okudu
Fikis Menü :)
HASSO - Sen anlayabilemirsen! Senin gafa, nato-gafa cento-mermer.. Heç çalışmiir.. Hele ortalık mir yotışsın.. Hoşarat temizlensin, her şey oyarlanii.. Sendika gurulii.. Hepimiz sendikalı oleyis.. Undan sonra üç gundura boyamışsen, penç gundura boyamışsen farkı kalmiir, ayni parayı alirsen, kıro!
HÜSO - Üç gundura boya, penç gundura boya, ayni para ha?
HASSO - Elbette lan, sosyalizm lan, sosyalizm.
HÜSO - O zeman kimse penç gundura boyamaz, üç gundura boyayan işi savsaklar. Men boyamam mir kere... Üç gundura boyarem, gider fikis menüden ücretimi alırem.
HASSO - Ulan salak, öyle olmii!
Sayfa 81Kitabı okudu
Nato-Varşova,Komünizm-Kapitalizm,Doğu-Batı Bloku,Dünya kardeşliği,Dünya Medeniyeti,Dinler Arası Diyalog,Medeniyetler İttifakı,Büyük Ortadoğu Projesi,Arap Baharı vs. hepsinin tek adı vardır: Küreselleşme=Sömürü=ABD=Siyonizm
Sayfa 174Kitabı okudu
Türkiye işçi Partisi (TİP) nin Görünmeyen Başarısı
Kıbrıs meselesi, Türk-ABD ilişkilerindeki sürtüşmelerin tek
kaynağı olmamakla birlikte en önemlilerinden biriydi. Türkiye'nin NATO'dan çekilmesi için çağrıda bulunan Türkiye'nin ilk yasal Marksist partisi Türkiye işçi Partisi (TiP) Amerikan karşıtı protestolar yapıyor ve Amerika Birleşik Devletleri'yle tüm siyasi bağların koparılmasını istiyordu. 1965 ve 69 genel seçimlerine katılan TİP çok az oy almış ve hükümette koltuk sahibi olamamıştı. Ama yine de partinin ABD karşıtı sert tutumu, Marksist söylemleriyle birlikte milliyetçi duyguları harekete geçirmeyi başardığı için sempati yaratmıştı. Bu tepkiler başbakan Süleyman Demirel'i en azından ABD çıkarlarının karşısında Türkiye'yi koruyan bir izlenim sergilemeye mecbur etti
Sayfa 155 - MOZAİK YAYINLARI
"ABD, Sovyetler ile ÇHC'yi en az iki cephede askeri ve siyasal baskı altında tutacak üç savunma çizgisi planladı. Sovyetler, batıdan güçlendirilmiş NATO, doğudan ÇHC ve güneyden üç numaralı savunma çizgileriyle baskı altında kalmış olacaklardı. Tüm bu çizgilerin can alıcı noktası Doğu Akdeniz olmaktadır. Doğu Akdeniz, Amerikan dış politikasının üzerinde odaklandığı ve giderek önemi artacak bir bölgedir."
Sayfa 108Kitabı yarım bıraktı
1952 yılında Türkiye'nin Nato'ya üye olmasıyla başlayan süreçte ise, ihtiyaç fazlası savunma teçhizatının müttefik ülkelerce hibe edilmesi, savunma ürünlerinin yurt içinde üretimini engelleyen bir diğer önemli dönüm noktası oluyor.
Özgürlüğün gerçek katilleri onlar değil mi Türkiye'de? Nato'cular.
Sayfa 647 - Everest yayınları-2014
Karabağ Zaferi
Azerbaycan, 28 sene sonra Karabağ’da destan yazdı. Tarihî bir zafere imza attı...
Elbette bu zaferden çıkarılacak çok dersler var. Bunları görmek, bilmek ve değerlendirmek gerekir.
Zira mağlubiyetlerden sonra dersler daha çok alınır. Acı vardır, elem vardır üzüntü vardır. Zaferleri ise genelde rehavet takip eder.
Nitekim Azerbaycan, 28 senedir
SOVYETLERİN KIBRIS KONUSUNDA DEĞİŞEN TUTUMU
SOVYETLERİN KIBRIS KONUSUNDA DEĞİŞEN TUTUMU
Öte yandan, Nisan 1967'de Yunanistan'da gerçekleştirilen bir
darbe sonucunda Cunta yönetiminin iktidara gelmesi üzerine,
Türkiye ile Sovyetler Birliği, enosise muhalefette ve Kıbrıs'taki
her iki toplumun yasal hak ve çıkarlarının gözetilmesinde görüş
birliğine varmıştı. Sovyetler Birliği, Ada'da ABD üslerinin kurulmasına yol açabilecek olması nedeniyle, Kıbrıs'a Yunanlıların el koymasını önlemeye çalışmaktaydı.
19-29 Eylül 1967 tarihlerinde Başbakan Süleyman Demirel,
Sovyetler Birliği'ni ziyaret ederek Kosygin'in ziyaretini iade etti.
Demirel'in ziyareti, Moskova ile ilişkileri normalleştirme politikasının doruk noktasını oluşturdu. Bu ziyaretin sonunda yayımlanan ortak bildiride, Sovyetler Birliği'nin, Kıbrıs'ın bağımsızlığının korunmasından ve hem Türk hem de Yunan toplumlannın yasal hakları ile çıkarlarının güvence altına alınmasından yana olduğu kaydedilmekteydi.
Başbakan Demirel, Türkiye'ye dönüşünde bir açıklamada
bulunarak, ziyaretinin Türk-Sovyet ilişkilerindeki son düşmanlık izlerini de ortadan kaldırdığını ve Ruslarla yeni bir dönemi
başlattığını dile getirmişti. Demirel sonraki açıklamalannda da
Türkiye'nin NATO'ya üyeliğinin Sovyetler Birliği ile dostça ilişkiler kurmasını engellemeyeceğini belirtmekteydi.
Sayfa 109 - KAYNAK YAYINLARI
ÖNEMLİ BİR ADIM
ÖNEMLİ BİR ADIM
Türkiye ile ABD arasında 3 Temmuz 1969'da, "Türk-Amerikan Savunma İşbirliği Anlaşması" imzalanmıştı. 1969 Anlaşması, o zamana değin yapılmış olan ikili anlaşmaların yerini alan tek bir anlaşmaydı. Bu anlaşma uyarınca, tesis ile üslerde Türkiye'nin
onayı olmadan hiçbir harekat yapılamayacak, üsler ortaklaşa kul
lanılacak, Türkiye üs ve tesislerde "tam ve kesin" denetim hakkına
sahip olacak, yetkili Türk makamları gerekli gördükleri zamanlar
da bu üs ve tesisleri denetleyebilecekti. Türkiye topraklarında bu
lunan savunma üslerinin mülkiyetinin Türkiye'ye ait olduğu ABD
tarafından da kabul edilmişti. Nihayet bu üs ve tesislerin etkinlikleri, hiçbir zaman NATO'nun amaçları dışına çıkamayacaktı, yani Türkiye'nin onayı alınmadan, Amerikan üslerinden üçüncü bir ülkeye yönelik herhangi bir harekat gerçekleştirilemeyecekti.
Sayfa 85 - KAYNAK YAYINLARI
Kore savaşındaki amansız çatışmalar neticesinde 721 ölü, 2147 yaralı, 234 esir ve 175 kayıpla BM gücünün en ağır zayiatlarından biri olmuş ve Türkiye NATO'ya girebilmek için çok büyük bir bedel ödemişti.
Sayfa 37
Trump'ın Almanya hakkındaki fikri
Trump was irritated at Germany and prepared to get out of NATO, and also determined to stop Nord Stream II (a natural-gas Baltic pipeline project directly connecting Russia to Germany).
Sayfa 56Kitabı okudu
