NW: ..."Babacığının artık gitmesi gerekiyor, yavru geyiğim. Hadi, in bakalım," derdi. Lakabım buydu. Bayılırdım. Bahçede -çok geniş bir bahçemiz vardı- "Ben babamın yavru geyiğiyim! Babamın yavru geyiğiyim!" diye şarkı söyleyerek hoplayıp dururdum. Bunun ne kadar kötücül bir lakap olduğunu çok sonraları fark ettim.
EB: Efendim?
Gülümsüyor.
NW: Babam geyikleri vururdu, Mösyö Boustouler.