Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Nerdesin ? Günler var ki beni aramadın, yazmadın. Senden gelecek bir mektubu bekledim boşuna. Önceleri içim umutla dolu, postacının kapımı çalmasını bekledim. Satırlarınla aydınlanmasını bekledim bu karanlığın. Saatleri saatleri, günler günleri kovaladı. Gitgide büyüdü verdiğin yalnızlık, yüreğim kahırla doldu. Ümit etmenin mutlu heyecanları, yerini tarifsiz bir hüzne bıraktı. Kocaman, kalabalık bir şehirde yapayalnız kaldım işte.
ben ne zaman seni özlesem çiçeklerle dertleşiyorum. bazen ben susuyorum onlar konuşuyor, bazen onlar susuyor ben konuşuyorum. ama genel de onlar da, ben de suskun ve çaresiz sokağı izliyoruz...
Reklam
Mehtâb ışık tutar yola, hasretle… Nerdesin? Bir goncadır, ki ıtrını senden alır bahâr; Sensiz kalınca, yapma çiçekten ne farkı var? Mevsim seninle kol kola gelmezse, gelmesin!
Ahmet Hamdi Tanpınar
Kim bilir şimdi nerdesin? Senindir yine akşamlar; Merdivende ayak sesin Rıhtım taşında gölgen var.
Sensin beni en onulmaz yerimden vuran, Fakat sensin yine boş ömrümü dolduran… Bu çılgının senden başka muini var mı?.. Gitme…Beni senden başka kimse anlar mı?.. Gözlerimi sen ki başka bir ufka açtın… Nerdesin ya?.. Nerdesin ya?..Ah neden kaçtın?..
Gel artık kaderi karam nerdesin Yürekteki sızım, yaram nerdesin Onulmaz derdime, çarem nerdesin Ben sensiz hiçbir şey olamıyorum
Sayfa 296Kitabı okudu
Reklam
Sen Nerdesin ?
Belli bir aşamadan sonra insan artık yarışta değil, jüride olmalıydı. Altın değil, sarraf kimliğine bürünmeliydi, değerlendirilen değil, değerlendiren konumuna geçmeliydi. Olgunlaşmak bu demekti.
Doğan kitapKitabı okudu
Kahve gözlerim gecenin karanlığına açtı kapaklarını. Duvar saatinin tok sesi asılı havada, tik-tak… Sokak lambasının soluk sarı ışığı vuruyor pencereden içeriye. Kalktım uyuyakaldığım kanepeden, boğazıma oturan yumrunun acısını saymıyorum. Ayaklandım. Baş dönmesi, biraz mide bulantısı… İlk adımımda ayağıma takılan cam şişesi, belli içmişim birkaç şişe. Eğilip yokluyorum, var mı diye dolu bir şişe; Bir, yok. İki, yok. Üç, yok… Ah hadi ama! Doğrulup çıkıyorum odadan. Önce mutfağa sonra banyoya gidiyor boş adımlarım. Neyi arıyorum, gecenin bu saatinde neden ayaktayım? Biliyorum, hissediyorum. Bu sefer olacak. Saçlarımı çekiştiriyorum hızla. Çok karanlık koridor. Boğazım acıyor. Az önce mutfağa gittim, neden su içmedim? Tekrar git ve su iç! İçtim. Geçmiyor. Bir el boğazıma yapmış gibi. Çıkmam lazım. Bu evden çıkmam, bana yaklaşan o şeyi karşılamam lazım. Çıktım. Sokak ıssız. İçim gibi mi? Hayır, fırtınalar dinmedi henüz. Koşuyorum. Benim için geldi biliyorum. Hani? Nerede? Koşuyorum. Boğazım acıyor. Ellerim titriyor, alnımdan burnuma damlıyor ter. Soğuk, çok soğuk. İçim yanıyor. Koşuyorum, bir kedi görüyorum. Siyah. Göz kırptı. Kediler göz kırpmaz! Neyin içindeyim? Bu oyunun adı ne, kaçıncı perde? Benim rolüm ne? Koşuyorum. Koşuyorum… Son bir adım, ve duruş. Az sonra düşüş. Bak burası, geldiğim yer uçurum. Hani? Sen nerdesin celladım? Geldim bak, koşa koşa. Göster bana yüzünü. Ani bir ses duydum, arkamı döndüm. İşte burda. Celladım burda. Bir adım, iki adım, üç, dört… Bir gülüş, bir bakış. Bir ayna ve aynada ben. ~Cihan
ENKAZ KALDIRMA ÇALIŞMALARI
I- Bir tezgahtar parçasıyım ben Üç kuruşluk acıya müdahale edemem Kanatlarımda sigara yanıkları Gül diye okşadım onu yıllarca Sen istersen derdim müşterilerime Sen istersen kalbimin hepsi de melek olsun İnanırdım bazen bir kase bal bile umutsuzdur. Gül tutan bir adam aradım yıllarca Rakamlar büyür, şehir küçülürdü. Vazgeçtim, vazgeçtim sonra Beni
“Nerdesin baba?” Papaoutai.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.