Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Paris'te ünlü Louvre Müzesi'ni ziyaret edenler, ana giriş kapısından girdiklerinde mermer merdivenlerin tam başında nefis bir heykelle karşılaşırlar. İnsanın soluğunu kesecek kadar güzel ve muhteşem bu heykelin kaidesinde, "La Victoire de Samathrace" diye yazılıdır. MÖ 4. yüzyıla ait ve bir benzeri az bulunan bu emsalsiz sanat eseri, Edirne'de Roma kazıları esnasında ortaya çıkarılmış ve 1863'te, Osmanlı'nın kültür ve sanattan habersiz yöneticilerinin muvafakatleriyle, Charles Champoiseau adındaki Fransız konsolosu tarafından Edirne'den Paris'e nakledilmiştir. "Heykel" gibi sanat eserlerini, şeriat zihniyetine saplı olarak "put" niteliğinde sayan Osmanlı'dan daha başka ne beklenirdi ki! Osmanlı'nın kültür ve sanat bakımından bilgisizliğini ve ilgisizliğini ortaya vuran, buna benzer daha nice örnekler var! Evet, "kültür" denen şey öyle bir nesnedir ki, altı yüzyıl boyunca Osmanlı'nın düşünce âleminde yer etmemiştir. Osmanlı için önemli olan şey, fethedilen ülkeler halkının kültürü ya da gelenekleri değil, oralarda yağma ve talan edilebilecek şeylerdi. Bu sayededir ki başta padişahlarımız olmak üzere yöneticilerimiz, keselerini altınlarla, haremlerini güzel kadınlarla doldurmuşlardır. Bunu yaparlarken yabancıdan yalvararak aldıkları borç paralarla halkı sonu gelmez savaşlara koşmuşlardır. Bu arada Hıristiyan ailelerinin çocuklarını körpecik yaşlarda zorla alıp Müslüman yaparak orduya ve devlet mekanizmasına kaynak sağlamaktan geri durmamışlardır.
Shakespeare, Moliere
_İnsan nasıl canını kurtarmak için kaçarsa bir ayıdan, ben de öyle kaçıyorum karım olduğunu iddia eden o karıdan. Ben artık kendimin değilim. Ben bir eşeğim. Bir kadının kocasıyım. Üstümde hak iddia eden kadına aitim. Siz nasıl atınız üstünde hak iddia ediyorsanız o da benim üstümde öyle. Bir hayvana sahip çıkar gibi istiyor beni. Hani beni bir
Reklam
Toplumdaki yaşamın dinamikleri Erdemli Insan olmanin kuralları
Cafer Aksay ' in kaleminden #Erdemliİnsan adlı eserini okudum Eser 71 başlıktan oluşan farklı konulara yer verilmiş. Her başlık kendi başına bağımsız bir olayı ele alarak okuyucuya aktarılmış. Akıcı ve düşündürücü bir yol izlenmiş. Yazarımız bir sosyolog gözüyle toplumdaki sorunları farklı başlıklar altında dile getirirken bunu
Çokkültürlü Toplum için Kültürlerarası Psikoloji
Çokkültürlü bir toplumun oluşturulması ve sürdürülebilir bir nitelik kazanması açısından, kültürlerarası psikoloji, önemli bilgi ve beceriler sunuyor. Kültürün insan psikolojisi üstüne etkilerine odaklanan kültürel psikolojinin ötesine geçen kültürlerarası psikoloji, en az iki kültürün ele alındığı bir bilgi pratiği olarak karşımıza
Nice benzer örnekler var!!!
30 Kasım 1939’da, Sovyetler Birliği, Fin topçu mermilerinin -Sovyetler Birliği’ne düşerek birkaç Sovyet askerini öldürdüğü iddiasıyla Finlandiya’ya saldırdı. (Kruşçev daha sonra bu mermi-Iprln aslında savaşı başlatmak için bir Sovyet generalinin emri doğrultusunda Sovyetler Birliği içindeki Sovyet silahlarından atıldığını kabul etti.)
İmam Hasan aleyhisse-lâm'a yazdıkları vasiyetnâme
Zamânın çetinliğini ikrâr eden, geçici olduğunu bilen, ömrü sona eren, kadere boyun eğen, dünyayı kınayan, ölüler yerinde yurt tutan, yarın da şu dünyadan göçüp gidecek olan fânî babadan; dilediğini elde edemeyen, helâk olup göçenlerin yoluna giden, hastalıklara amaç olan, zamâna rehin edilmiş bulunan, musîbet oklarına hedef kesilen, dünyâya
Hz. Ali