okurken hakikaten bu oğlan saftirik mi demeden geçmediğiniz, sorduğu sorularla cevapları ve davranışları ile insanları zor duruma bırakan yer yer çileden çıkartan , saf dil ;yaşadığı dönemi ve toplumsal yapısını alaycı bir dille anlatan Voltaire, Fransız İhtilâli öncesinde Cizvit ve Jansenist mezhepleri arasındaki çatışmayı ortaya koyuyor. Cizvitleri eleştirebilmek için Jansenist bir rahibin el yazmalarında alınmış gerçek bir hikâyeden yararlanıyor. Kitabının hikâyesi ise bir Huron Kızılderili'si olan Safdil ’in Fransa’yı keşfetmek için gemiden inmesi ve bir başrahip ile kız kardeşinin evine misafir olmasıyla kahramanımızın macerası başlıyor. saf dil baktığında il başta hiç bir şey bilmeyen dine ve sosyal yaşantıya dair görgü kuralarını kendinde barındırmayan eğitimsiz, kaba, saba, saf bir insanken nasıl değişip dönüşebileceğini, olgun ve bilge bir insan haline gelebileceğini yaşadığı olaylar üzerinde bize anlatıyor. aynı zamanda kahramanının yaşadıkları üzerinden bir dönemin dini anlayışlarından ahlaki yapısına; yozlaşmış siyasi ve bürokratik kurumlarından ceza ve adalet sistemine; kadın ve erkek ilişkilerinden aile kurumuna; Hıristiyanlığın farklı öğretilerinden çelişkilerine kadar birçok konuya değiniyor. Safdil ve güzel Saint-Yves'e aşık olup ,onun sevgisi uğruna neleri göze alarak hangi bedelleri ödeyebileceğini genel itibari ile tüm insanlara yorarak tebessüm ve düşündüren anlatımı ile keyifli bir o kadar da ders niteliğinde anlatır.