CEMİL MERİÇ' TEN LAMİA HANIM' A
Ben Ezeli Bir Mağlubum…
Mektuplarını üzülerek okudum. Sen ki son liman, son ümit, son dost, ilk ve son sevgilisin. Sen ki yıldızım, sen ki annem, sen ki çocuğumsun… Acılarımla hırçınlaştığına üzüldüm. Istıraplarım çok mu çirkin, çok mu çocukça? Onları senden mi gizleyeceğim?
Sahneye maskeyle çıkmak! Ben aktör
30 şubat’ta mı geleceksin, başım gözüm üstüne, peki gel
Menekşeler yetiştireceğim senin için, bekleyeceğim
Saçlarım taralı, gömleklerim ütülü
Sobaya bir odun daha atacağım, peki gel
Eski fotoğraflara bakarız belki, eski şarkılar dinleriz
“Ah ne çok sevmiştik birbirimizi”
30 şubatta mı geleceksin, peki, gel…
Hani mevsim kışsa, yıldız bulmam
İnsan sadece iki şekilde huzur bulabilir: O yeniden bir hayvana dönüşebilir. O zaman o tek olacaktır, o zaman hiçbir bölünme olmayacaktır, o zaman huzur olacaktır, sessizlik, ahenk... Ve milyonlarca insanın yapmaya çalıştığı şey farklı şekillerde hayvan olmaktır.
Savaş insana yine hayvan olma şansı verir; bu yüzden savaşın büyük bir çekim gücü
128 Dikişli Şiir
İlk defa bu kadar sağlam yazıyorum.
Haç şeklinde 128 dikişle.
Galiba ahbap artık sana ulaşacağım.
Yeteneğim geri geldi,
göreceksin artık kutsal dizeler yazacağım.
Hiç yapmadığım şeyler yapıyorum ahbap
Maç seyrediyor ve devamlı topa bakıyorum
Telepati yapıyorum.
Hey ahbap ben arada bir fikir buluyorum
Kuşlar için küçük
"Acı aniden diner yağmurun dindiği gibi
Bazen sadece tanrı öyle istediğinden
Sadece bir mağarada resim çizerim belki
Rüyaların büyük harfle başladığı bir ülkede
Üstümden kaldırılmış bir ölü var
Ahbap senin istediğin o mu?" (Işıklar içinde uyu Didem ablam. Yaşattığın tüm duygular için sonsuz teşekkürler)
Eşimin omzuna gözyaşlarımı bırakırken, bu kabusların sebebi kafama dank etti: Eşimin pek bilmediği geçmişim. Bu rüyaların öncesini ona nasıl anlatabilirdim ki? Her şey bir anda gözümün önüne geliyor:
Yüzümün ıslanmasıyla birden uyanıveriyorum. Karşımda annem var, elinde bardakla duruyor. "Baban iyi ki bir gitar aldı, sen de gece 3'lere
Edebiyatın ve şiirin kırgın çiçeği Didem Madak...Kitap bittiğinde gökyüzüne baktım ve derin bir nefes aldım...Betimlemeler neşter etkisi gbiydi bazen o kadar mükemmeldi ki anlatamam....Yaralarıma örttüğüm örtülerin yamalarina dikiş atıldı...128 tane...didemin 128 dikişli şiiri kapattı içimin yarasını... Şiiri sizler için buraya ekliyorum...umarım
“Seni seviyorum çünkü bana gerçeği söylüyorsun. Geldiğini görmememe rağmen koridordaki ayak seslerini tanıyabildiğim gerçeğini seviyorum. Hiç kimse o merdivenleri senin gibi çıkıp inemez. Akşamları uykuya dalmadan hemen önce, rüyaların seni şaşırtıyormuş gibi soluklanmanı seviyorum. Sahilde durduğumuz zaman gölgelerimizin tek bir beden olmasını seviyorum. Parmaklarınla tenime yazmanı ve seni kulağıma bağıran birinden çok daha iyi anlayabilmemi seviyorum. Seni bu şekilde sevmek istemezdim. Seni bu şekilde sevmem dünyadaki en kötü fikir. Ama seni seviyorum işte. Ne kadar çabalasam da bundan vazgeçemiyorum.”
Acı aniden diner yağmurun dindiği gibi
Bazen sadece tanrı öyle istediğinden
Sadece bir mağarada resim çizerim belki
Rüyaların büyük harfle başladığı bir ülkede
Üstümden kaldırılmış bir ölü var
Ahbap senin istediğin o mu?