Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şeyda St. Francis

Bence Tanrı köpeğimizin olup olmamasını veya kadınların şort giyip giymemesini zerre kadar umursamıyor. İyi bir insan olup olmadığına bakıyor.
Sayfa 120 - Pegasus YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Her yandan yardım isteyen çığlıkların geldiği bu tür sahnelere fazlasıyla tanık olmak, insanın kalbini taşa çeviriyordu.
Sayfa 34 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Benden nefret ediyorsun ama senin nefretin kendime olan nefretime eş olamaz.
Sayfa 249 - İthaki YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
'Kahrolası yaratıcı! Ne diye kendinin bile nefret içinde sırt döndüğün böylesi korkunç bir canavarı oluşturdun? Tanrı, merhamet ile, insanı kendi suretinde, güzel ve çekici yapmıştı; ama benim biçimim seninkinin pis bir kopyası, hatta benzerliği yüzünden çok daha iğrenç. İblis'in ona hayranlık duyacak ve onu destekleyecek, hemcins iblisleri, arkadaşları var ama ben yalnızım ve benden nefret ediliyor.
Sayfa 152 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Mutluluğu hak eden bu insanlara mutluluğu vermenin benim elimde olabileceğini sandım.(aptal ucube!)
Sayfa 135 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Sonra Will gülümsedi. Gülüşü çok güzeldi, her şeyin farkına varmış gibiydi.
Sayfa 466 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Bazen sabahları uyanmak istememin tek nedeni sen oluyorsun Clark."
Sayfa 355 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Eğer haysiyetli bir şekilde ölmenin bir yolunu bulabilsem ve eğer ailemi harap edeceğimi bilmesem ben de o yolu denerdim
Sayfa 278 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Başımı öbür tarafa çevirdim, nedense ona bakmaya çekinmiştim. Hissedebilecekleri beni korkutuyordu; kaybının derinliğinden, korkularının büyüklüğünden ürkmüştüm.
Sayfa 220 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Korkunç derecede ukalasın Clark." "Ne? Ben mi?" "'Ben o tarz birisi değilim,' diyerek kendini her türlü deneyimden mahrum bırakıyorsun." "Ama değilim." "Nereden biliyorsun? Hiçbir şey yapmadın, hiçbir yere gitmedin. Nasıl bir insan olduğuna dair en ufak bir fikre nasıl sahip olabiliyorsun?"
Sayfa 212 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kendi hayatına son vermesine birkaç hafta kala ona neşe veren şey ne olabilirdi ki?
Sayfa 156 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Bence burası insanların her şeyden bıktıklarında geri dönmek isteyebilecekleri bir yer. Ya da başka bir yere gidebilecek kadar hayal gücü olmayanların.
Sayfa 133 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Oysa gülümseme bu yüze öyle yakışıyordu ki!..
Sayfa 253 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Kendine ait bir yalan, başkalarına ait gerçekleri tekrarlamaktan belki de daha iyidir.
Sayfa 249 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Gündüz taşımak zorunda olduğu kostümü gece çöktü mü çıkararak doğasına dönebileceğini hissediyor.
Sayfa 570 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
"Yalnız kalmak istiyorum" dedi ona. "Anlıyorum" dedi Willem. "Birlikte yalnız kalırız."
Sayfa 447 - Doğan KitapKitabı okudu
"Evi pırıl pırıl yapmışsın" diyor. "Farkındayım" diyor yüzünü buruşturarak. "Çok üzgünüm." "Üzülme" diyor Willem. "Çok mu kötüydü, onu merak ettim." "Çok hoş değildi" kısmını rahatça söylüyor, ama Willem'in suçluluk duymasını istemediği için "ama korkunç da olmadı" diye çeviriyor. Sessiz kalıyorlar. "Keşke yanında olabilseydim" diyor Willem. "Yanımdaydın zaten" diyor. "Ama Willem seni çok özledim." Willem çok usulca "bende özledim" diyor. "Geldiğin için teşekkür ederim."
Sayfa 245 - Doğan KitapKitabı okudu
Artık apaçık bir şey vardı: Bu sorunlar çözümsüzdür diyerek hiçbir şey yapmadan oturup kalmanın, salt düşünmenin ve acı çekmenin zamanı değildi. Hemn, şu anda, çabucak bir şeyler yapması gerekirdi. Ya bunları yapacaktı ya da... -Ya da yaşamaktan büsbütün vazgeçeceksin!-diye birden öfkeyle bağırdı.- Uysallıkla yazgına boyun eğecek, onu olduğu gibi kabul edeceksin ve her türlü yaşama, sevme, çalışma haklarından vazgeçip, içinde ne varsa boğacaksın!
Sayfa 55 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Ölmek arzusu
Başlamakta olan bilginin ilk işareti ölmek arzusudur. Bu yaşam dayanılmaz görünür, bir başkası ise erişilmez. İnsan ölmek istediği için utanmaz artık; nefret etmeyi öğreneceği yeni hücresine konulmak için yalvarıp yakarır.
Sayfa 11 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Değersiz kişilere harcanmış değerli bir hayat..
"Jude" diyor Harold ona usulca. "Ah Jude. Canımın içi." O anda ağlamaya başlıyor çünkü ona kimse canımın içi demedi, Luke Birader'den beri. Willem bazen canımın içi, tatlım demeye kakışırdı, o da engel olurdu; bu sevgi sözü onun için kirli bir aşağılanma, ahlaksızlık demekti. "Canımın içi" diyor Harold tekrar ve söylememesini istiyor, hep söylemesini istiyor. "Oğlum benim." Ağladıkça ağlıyor, olduğu her şey için, olabileceği her şey için, bütün eski acılarına, bütün eski mutluluklarına ağlıyor; nihayet bir çocuk olmanın, çocukluğun bütün kaprislerini, isteklerini ve güvensizliklerini sergilemenin, yaramazlık yapıp affedilme ayrıcalığının, şefkat ve sevgi lüksünü tatmanın, o tabağın bitecek olmasının, bunca yıldan sonra bir annenin, bir babanın güven telkin eden sözlerine inanmanın, tüm hataları ve nefretine rağmen, hatta tüm hataları ve nefreti yüzünden özel bir insan olduğuna inanmanın utancıve sevinciyle ağlıyor.
Sayfa 800Kitabı okudu
Ama ben zekanın tek başına hiçbir anlam taşımadığını öğrendim. Burada, sizin üniversitenizde zeka, eğitim ve bilgi büyük idoller haline gelmiş. Ama şimdi biliyorum ki, hepiniz atladığı bir şey var: Sevgi ve şefkat eli değmeyen zeka ve eğitim beş para etmez.
Sayfa 262Kitabı okudu