Kitabı heyecanla, hızlı çarpan bir kalp ile okudum. Bazen çığlık bazen ise kahkaha attım. Ağladığım yerleri de oldu. Bu kitapta hepsi biraz daha farklı. Yeni karakterler geliyor. Üstelik baş belasılar! Bu değişiklik sizce iyi mi? Buna karar vermek için bu serinin ilk kitabını ve bu kitabı okumalısınız.
#27543469 Ali öğretmen kapıdan giderken yalvardım: ''Öğretmenim nooolur gitmeyin. Biz hiç şımarmayacağız. Sizi hiç üzmeyeceğiz.'' Benimle birlikte ağlayan koca bir sınıf var tabi arkada. Hepimiz cıvıltılarla oturacağımız sıralarda zırıl zırıl ağlıyoruz. Hoca baktı. Ve ''Hoşçakalın'' dedi, çantası elinde, hıphızlı çıktı
Atatürk, bugüne kadar görüp görebileceğim -duyup duyabileceğim demek mi daha doğru olur bilmiyorum- en harika kahraman. O öyle bir insan ki, öyle bir kahraman ki Atatürk'ün sadece bedenen bizden ayrıldığı bu 80 yıldır hala konuşuluyor. Ama hatalarıyla veya kötülükleriyle değil. Kahramlıklarıyla, başarılarıyla, insanlığıyla ve daha bir sürü
Sanırım bu olağanüstü esere inceleme yapmam çok zor olacak demiştim 3 yıl önce ilk incelememi yaparken. Ve hatta biraz da uzun gelecek ama bu seferlik de böyle olsun diye devam etmiştim...
Semih Doğan 'e teşekkür etmiş ve onun beni bu seri ile tanıştırmasına minnet duymuştum. Onun incelemesi ile seriye başlamış hatta onunla bu sayede iletişim kurmuş
Mustafa Kutlu okuyanlar bilir, kelime tasarrufu yapar kendisi, anlatmak istediğini kısa cümlelerle anlatır, kısa ve öz. Bu anlatım tarzı ilk kez okuyanları şaşırtır ve yorar biraz ama zamanla alışıyorsunuz. Bu Böyledir kitabında da bunu görüyoruz. İnce ve kısa bir kitap, aynı cümleleri gibi ama derin anlamlar içeriyor. 8 farklı isimde 8 kısa hikaye gibi görünse de hepsi bağlantılı hikayeler. Lunaparkta başlayan hikaye lunaparkta bitiyor ama bu lunapark aslında bizim dünyamız, ıçıne sıkışıp kaldığımız bunaldığımız dünyamız. Etrafınıza baktığınızda Süleyman'ı, Zinnure'yi, az da olsa Yorgancı Yaşar'ı, çokça Rafet'i göreceksiniz, belki de kendinizi bulacaksınız. Bilhassa beşinci hikaye olan Manifatura'nın verdiği mesaj çok önemli benim en beğendiğim kısım burası oldu.
Bu BöyledirMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20227,7bin okunma
Kutlu'nun 8 kitabını okudum biri hariç (Uzun Hikaye değil) beni en fazla etkileyen, en fazla sevdiğim hikaye kitabı bu oldu. Yoksulluk nedir, çaresizlik nedir, tutunamayanlar kimlerdir öğrenmek mi istiyorsunuz Rüzgarlı Pazar'ı ziyaret edeceksiniz, bu kitabı okuyacaksınız. Büyükşehirlerde yaşayanların kitaptan sonra arka mahallelere farklı bir şekilde bakmasını sağlayacak bir kitap. Sokaklarda gördüğünüz çocuk işçilere, küçük bir tezgah açıp ekmek parası kazanmaya çalışanlara bakışınızda farkındalık yaratacak bir kitap bu, tabi isterseniz.
“Yoksulun evi uzaktadır, kimseler görmez. Yoksulun sesi kısılmıştır kimseler duymaz. Yoksulun yüzü soğuktur kimseler bakmaz; bakan olsa da yüzünü çevirip gider.” diyor kitabında Kutlu, belki kitabı okuduktan sonra siz bu cümlenin gizli öznesi olmazsınız.
Genelde yaptığı gibi kitapları bölümlere değilde ayrı ayrı hikayelere bölmüş Mustafa Kutlu ama yine hepsi birbiriyle bağlantılı fakat tek başına okusanız da hepsi ayrı hikayeler. Bunu bu kadar güzel yapma sebebi kitabında birçok karaktere yer vermesi galiba. Başrol bulamıyorsunuz kitaplarında birçok kişi var başrolde ve bu daha güzel kılıyor kitabı.