Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sevgilim Hangi lisanla hangi dille anlatayım seni Hangi çiçeğe hangi mucizeye benzeteyim Cennetten gelen o güzel kokunu hapsettim içime Güzel sesini nakış nakış işledim yüreğimin en derinine Ardımda hiçbir iz bırakmadan O büyülü gözlerinde kaybolmak istiyorum Bakışlarınla beni nasıl sevdiğini Bakışlarınla beni nasıl okşadığını görmek istiyorum Hayatımın geri kalanını müebbet eyledim sana Esaretine girmek ıstırap değil lütuftur bana Tüm benliğinle sar beni yolunda kurban olayım Sana gelecek derde kedere ben şifa olayım İstemem senden gayri başkası haramdır bana Ölümde gelse dönmem senden asla Seni bahşeylemişe Rabbim bana Bir bildiği var elbet müjdeler ola E.emirzeoğlu
Haldun Taner-On İkiye Bir Var hikayesinden güzel bir pasaj
Zaman geçiyor. Bizler zamanın içinde yüzdüğümüz halde zamanın geçişini değil de, o geçtikten sonra, sadece geçmiş olduğunu hissedebiliyoruz. O da şakağa düşen aklarda, alnımızdaki kırışıklıklarda, bele yapışan lumbago ağrılarında, nihayet hastalıkta, ölümde… Ama zaman daha geçmeden, henüz geçerken, onun geçişini âdeta gözle görür gibi şuurlu ve uyanık bir şekilde hissedebildiğimiz gün, öyle geliyor ki bana, bizden habersiz geçmiş zamanın bizde yaratabileceği bütün acı sürprizleri ortadan kaldırmış olacağız.
Reklam
800 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Usta'ya saygılarla...
"İnsanlığın en eski ve en güçlü duygusu korkudur: En eski ve en güçlü korkusu ise bilinmeyenin korkusudur!" Evet, en eski ve en güçlü duygumuz kuşkusuz korkudur. Korkumuz bizi ölümden ve birçok sıkıntıdan korumuş, bu sıkıntıları alt edebilmemiz için yöntemler ve araçlar geliştirmemizi tetiklemiştir. Öyle ki, birçok dövüş aracı, tuzak,
H.P. Lovecraft Seçme Eserler
H.P. Lovecraft Seçme EserlerH. P. Lovecraft · Ren Kitap · 2020115 okunma
Hayatın Anlamı
4.Kısım Insan kendi kaderini kendisi mi çizer? Wittgenstein'ın diyebileceği gibi, "hayat" sözcü- ğünü tıpkı "domates" sözcüğü gibi tekil halde üreten dilbilgimiz tarafından büyülenmiyor muyuz? Dilimizin belki de yalnızca do- ğası gereği şeyleştirmesi nedeniyle bir "hayat" sözcüğümüz var. Öz',
Hayatın Anlamı
3.Kısım Anlam Tutulması Anton Çehov'un Tri Sestry oyunundan şu kısa diyaloğu dü- şünelim: MASHA: Bir anlam yok mu? TOOZENBACH: Anlam mı? (...) Şuraya bak; kar yağıyor. Bunun anlamı ne? Kar bir ifade ya da sembol değildir. Anlatabildiğimiz kada- nyla gök kubbenin kederlenmesinin bir alegorisi değildir. Philip Larkin'in baharı
Herkes eksik ve kusurlu ,kimse mükemmel değil,hayat başarısızlıklarla dolu…Dünya hiçbir zaman panayır yeri olmadı,cennete de dönülmedi.Hayatta ölümde var,kayıp da,pişmanlıklar da var . Bunu kabul ederek ve gerçeklikten çok uzaklaşmayarak ,daha kaygısız daha korkusuz bir yaşam sürmek mümkün…
Reklam
Anlıyoruz
yaşıyoruz, seviyoruz ve anlıyoruz ölüyoruz. her ölümde yeniden var oluyoruz tıpkı anne karnında ölüp burada var olduğumuz gibi… bu beden illüzyonundan çıkıp hakikatimizi görmek için yaşarken - ölüyoruz her an tıpkı uyuduğumuzda ölüp rüyada var olduğumuz gibi, bir yerden ölüp -olup- diğer yandan doğuyoruz - var oluyoruz.
202 syf.
·
Puan vermedi
Ben Buradayım Sevgili Okuyucum Sen Nerdesin Acaba?
Oğuz Atay’ı sevgili okurların alıntıları ve Sevgili Olric ile tanıdım ama biraz daha ayrıntı haliyle yoksa üniversiteden elbette duydum eserlerini biliyorum:) Edebiyat dünyasında da adı çokça geçen postmodernist bir yazar olduğu ve içsel bunalımlar gibi temaları işlediğinden hep merak etmişimdir. Kısmet bu güne ve Korkuyu Beklerken ki hikaye
Korkuyu Beklerken
Korkuyu BeklerkenOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202226,4bin okunma
216 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Veronika'nın güzel bir hayatı var; istediklerine sahip, erkeklerle iyi anlaşıyor ama mutlu değil. Bazen tüm koşullar elverişliyken bile mutlu olamıyor insan. Belki bunun sebebi mutluluğun ne olduğunu kendimiz değil toplum standartlarının belirliyor olmasıdır. Ama veronika bu standartlar dışına çıkıp kendi mutluluğu için uğraştı. Bu mutluluğu ölümde mi buldu yoksa bulamadığı için mi ölüm istedi. Yoksa ölüm bilinci ile son zamanlarını mutlu bir şekilde mi yaşadı. Eğer Veronika intihar girişimimde başarılı olsaydı sadece monotonluktan değil, kendinden de kurtulacaktı ama başarısızlığı ve ölüm bilinci sayesinde bu tekdüze hayattan kurtulup, kendisi gibi yaşama fırsatı oldu.“O hapları aldığımda nefret ettiğim birini öldürmeye çalışıyordum. İçimde başka, sevebileceğim Veronika’lar olduğunu bilmiyordum.”
Veronika Ölmek İstiyor
Veronika Ölmek İstiyorPaulo Coelho · Can Yayınları · 202077,3bin okunma
Ez ji vê Bê Bava Sîya Te Diqeherim Wexta Kû bi tere Dimeşe Çima Ne Ezim. Ez ji sîya te bêhtir Dişibim te Û ne Çahwê wî hene kû li Bejn u Bala te Binhêre Û ne jî Ziman Sebeb Çîye Tû bi Xwe'ra Digerînî hiiiiiii... Belkîm Tû bê je min tû nexweşî, Raste, Tû neba Ez ne nexweş bûm Û min zikreşî neda Sîya tû kesî Helbet ezê Textorek bûma Ji yekî
Reklam
"Ben yazı yazmaya, hiçbir şey yazamayacağımı anlatmak için birtakım betikler yazarak başladım; diyecek, ya da yazacak bir şeyim olduğu vakit, en çok bu benim için imkansız oluyordu. Hiçbir zaman bir düşüncem olmadı benim. Yetmişer sayfalık iki küçük betiğim hep o her türlü düşünceden uzak, o büyük, o yerleşmiş, o yöresel yokluk, hiçbir
119 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Selam dostlar, Bugün size ilknur Gegek hanımefendinin kaleminden #hınçvehiç kitabıyla geldim. Kitabı elime aldığım gibi nir solukta okudum bitirdim. Elinizden düşürmeden Cahit'in hayatını şaşkınla hüzünle okuyacaksınız. Cahit, mücadeleci oldun diye teyzesi koymuştu adını doğarken. İnsan ismiyle müsemmadır derler ya hani Cahit içinde hayat
Hınç Ve Hiç
Hınç Ve Hiçİlknur Gegek · Arete Yayınları · 202411 okunma
"...Bütün umutlarını bu insana bağlıyor, onun sayesinde çevresindeki bütün dünyayı unutuyor, o biricik insandan başka hiçbir şeyi duymuyor, görmüyor ve duyumsamıyor, yalnızca o biricik insana özlem duyuyor. Kendini beğenmişliğe dayanan geçici ilişkilere hiç girmemiş olduğu için henüz duygularındaki içtenliği koruyan bu kız, arzularıyla dolaysız olarak amaca yöneliyor, sevgilisine ait olmak istiyor. Dileği: Biriciğine sonsuzca bağlanıp yokluğunu duyduğu bütün mutluluğu bulmak, özlemini duyduğu bütün sevinçleri bir arada yaşamaktır. Bütün ümitlerin gerçekleşeceğine dair, şüphe bırakmayana kadar tekrar edilen yeminler, kızın ruhunu tümüyle sarmaya başlar; bütün sevinçlerin önseziyle, bilinci bulanıklaşır ve gerilimi en yüksek düzeye tırmanır. O anda, bütün isteklerini gerçekleştirmek üzere kollarını açar ve sevgilisi onu terk eder. Donmuş, aklı başından gitmiş bir halde uçurumun kenarında durur; çevresi tümüyle karanlık, çıkış yok, teselli yok, gelecek yok! Çünkü ona var olduğunu duyumsatan o biricik insan onu terk etmiştir. Önünde açılan engin dünyayı, yitirdiklerini ona geri verebilecek olan birçok insanı görmez, dünya tarafından terk edilmiş, yapayalnız hisseder ve artık kördür, yüreğinin korkunç kederi tarafından köşeye sıkıştırılmıştır: Kendini uçurumdan aşağıya atar ve böylece onu kucaklayan ölümde, tüm acılarını boğuverir."
Birdenbire genç kız hayattan duyduğu nefret ve bezginliği o kadar etkili bir şekilde anlattı ki elemlenerek dinleyen Macit acı acı: - Ya aşk? .. dedi. - Aşk mı? Ve genç kız bir hayali gözünde canlandırmak istercesine gözlerini kısıp ağır ağır ilave etti: - Evet, o, bir o var! Fakat aşk insanlığın saadetini üstlenir mi zannediyorsunuz?
Sayfa 45
1.098 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.