İlk sayfasından son sayfasına kadar nefesimi tutup okuduğum, tek bir satırda bile sıkılmadığım muhteşem bir kitaptı.
Sanırım okuyan herkes bu fikirde olacaktır.
Inceleme yapabilecek kelime dağarcığına sahip miyim emin değilim bu kitaba. Ama elimden geleni yapacağım :)
Bu Amin Maalouf'un okuduğum dördüncü kitabı. "Ölümcül kimlikler"le
Doğu edebiyatından güzel bir kitapla karşı karşıyayız. İran edebiyatına giriş niteliğinde gördüğüm bir kitap kör baykuş. Kafka öykünmeleriyle göze çarpan yazar hakkında bilinmesi gereken en önemli nokta yaşadığı dönemde bulunan anlamsız gördüğü değer yargılarına karşı yenilikçi bir tavır takınmasıdır. Kitabında da doğunun şifai geleneğinin aksine
•
Spoiler!
Hepimize bir Ghost lazım!
Şöyle bizi ayağa dikecek, konfor alanımızdan çıkaracak ve yaşamın farkına varmamızı sağlayacak bir hayalet gemi..
Bir düşünün 35 yaşındasınız, hayatınız boyunca sorumluluk almanız gerekmedi, tüm hayatınız kitaplar, kitaplar ve kitaplar.. Evet, aslına bakarsanız şu an hayatımızın çoğunu kitaplar kaplıyor ve
Çıldırdım, delirdim, aklımı kaybettim, kendimden geçtim; ve bunların hepsi kitabı okuduktan sonra değil, Semerkant hakkındaki incelemeleri okuduktan sonra oldu. Arkadaşlar nerden başlayayım bilmiyorum, rastgele herhangi bir incelemede yazılan sözleri paylaşayım buraya:
"Amin Maalouf'ta bir sorun var, adam gerçekten çok şey veriyor ve
Sadık Hidayet ismiyle sitede tanıştım ilk defa. Konu ile ilgili cehaletimden, son dönemlerde tanıdığım Fürüğ Ferruhzad (sayılırsa bir de Ömer Hayyam) dışında kimseyi bilmiyordum İran Edebiyatından. Sitedeki Hacı Ağa incelemelerine bakınca, Aziz Nesin gibi genel olarak muhalif birisi olduğunu sandım Sadık Hidayet'in. Sonra Kör Baykuş incelemelerini
ÇEKİLİŞİMİZ SONA ERMİŞTİR. KATILAN HERKESE TEŞEKKÜRLER. KİTAP KAZANAN ARKADAŞLARLA KİTABI GÖNDERECEK OLAN KİŞİ EN KISA SÜREDE İLETİŞİME GEÇECEKTİR. HERKESİN EMEĞİNE YÜREĞİNE SAĞLIK. NİSAN ÇEKİLİŞİMİZ DAHA GÜZEL ŞEYLERE VESİLE OLUR UMARIM :)))
Kitabın altındaki profil, kitabı kazanan şanslı kişiye aittir. Bu şekilde anlayabilirsiniz hangi
Hasan Sabbah ismini yıllar önce ilk duyduğum yer Ezel dizisiydi. Ramiz Dayı'nın anlattığı elçi hikayesi ile birlikte Dünya tarihinin ilk korku İmparatoruna olan ilgim başladı. Sonra kendisi ile ilgili olan tarihi programları elimden geldiğince takip edip onun hakkında daha çok bilgi sahibi olmayı istedim.İlgi alanıma girmişti bir kere, kurtuluşu
“1979'da Şahları da Vururlar'ı yazdım. Piyasadan sıkılmıştım. Söyleyecek yeni bir sözüm vardı. Kendi tiyatromu kurmak istiyordum. Haldun beyi (Haldun Taner) aradım, yeni bir oyun yazdığımı, onunda okumasını çok istediğimi söyledim. Kabul etti Haldun Bey, randevu verdi. O gün ustayla buluşmak için Divan Pub'a nasıl gittiğimi hatırlamıyorum. Yüreğim
Xidir Ûso,
İlk defa denk geldim Kürt edebiyatında bu isme. Bu kitap sayesinde bildiğim ve bilmediğim tüm şiirleri kürtçe okudum. Adından da anlaşıldığı gibi "Dünya Şiirleri Antolojisi" neredeyse her ülkeden bir yazarın şiirini barındırıyor. Yanılmıyorsam 100 tane yazarın şiiri, şiirleri mevcut. Ki ben de bu kitaptan toplamda 100 alıntı