Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
TOPLU CEVAPLAR İddiaların aksine: 1- Said Nursî'nin İstanbul'a geliş yılı 1907 2- Said Nursî'nin Nutuk'u 1908'de basıldı 3- Said Nursî, A.Hamid'e hakaret etmedi 4- Said Nursî, SultanReşat'tan para almadı 5- SaidNursî, Urfa'ya giderken Ankara'ya uğramadı (Fesubhanallahil-azim; onca yalana bunca insan
FilmAlıntısı
Onlar için bir ucubesin. Tıpkı benim gibi....
Reklam
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Hikâye zamanı
Ya benim çok yakın iki arkadaşımın da sevgilisi var tamam mı simdi onlar duble date çıktılar sonra ben sap gibi kaldım jsjsjsk dediler sen de gel tamam dedim ama duble date in 5.si olmak baya kötü hissettirtorumus ya valla ben mal mıyım orda tekli sandalyede oturdum gsbshshshhshwwhjs
Erzurum Mebusu Necip Asım Yazıksız'ın Meclis Konuşması (29.05.1932)
Necip Asım B. (Devamla) — Hayır; meşruti- yet devrinde. Saniyen Darülfünun müderrislerinin Darülfünundan yetişmesi lâzımdır. Halbuki ben asker olduğum halde Darülfünun müderrisi oldum. Hep böyle idi. Meselâ Köprülüzade Fuat Bey, lise şahadetnamesi olmadığı halde müderris olmuştur ve elyevm vazifesini muvaffakiyetle yapmaktadır. Sonra bir
Hayali diyaloglar vol2
James Joyce: Ah, güzel bir gün, değil mi? Kelimelerin dansıyla dolu dünya... Sade: Ah, James, ne kadar naifsin. Kelimelerle dans ederken, ben onları yatağa atmayı tercih ederim. James Joyce: Ah, cinselliğin sıradışı dansıyla ilgili yazabilirdiniz belki de. Ancak sanatın yatağı, sayfalar arasında gizlenen gizemlerle
Reklam
22.04.2024
İçimde bir huzursuzluk var bu günlerde. Nedenini biliyor gibiyim ama sanki bilmiyormuşum gibi davranıyorum. Bilmek istemiyorum, öğrenmekten, aklıma gelmesinden korkuyorum. Aslında pek korkak biri değilimdir. Ama ben de insanın sonuçta. Korkulara sahip olan bir insan, özlemeyi bilen bir insan, kalbi dışarıdan ne kadar kalpsiz birine benzesem de
“Aşk bu” dediler…
Yazmadım seni daha, Sevmeğe ayırdım tüm zamanları. Yazmaya bu yüzden vaktim olmadı. Ben düşünmeğe başlayınca seni Ki, bu bir önceki düşünmenin sonundan Çok öncedir, İnan ki, dağlar, taşlar, İnan ki, bulutlar, yağmur ve kar, Toprakla su ve gökyüzü, Güneş, ay ve yıldızlar, Onlar da benimle birlikte Ve onlar da benim kadar seni düşünürler. Benim kadar diyemem ama, Yemin ederim, onlar da seni özler. Hep dalgınım bu günlerde. Saati cezveye koyup yumurta tutuyorum. Bir gün takvime bakmasam yılı unutuyorum. Aklım başıma gelmiyor, Başıma çarpmadan dallar. Yolda yürürken dalıp, dalıp gidiyorum. “Nisana kaç var?” diyorum Saat sorarken. Hiç böyle olmamıştım. Bilenlere sordum, “Aşk bu” dediler…🤍 /
Yıldız Kenter
Yıldız Kenter
Bir Kaç Naçizane Tavsiye
Ben ne istediğini bilen, ne istemediğini gizlemeyen ve benden istenilene de kendi nezdimde red veya onay verebilen bir kadınım. Benim tutarsız, Aklından, kalbinden ve ağzından ne çıktığı belli olmayan, saygısız ve toksik hiç bir sevgiye, ilişkiye, arkadaşlığa, dostluğa, insanı ilişkiye ihtiyacım yok olamazda. Kıymet vermeyi de öğrendim kıymet
Yazmadım seni daha, Sevmeye ayırdım tüm zamanları, Yazmaya bu yüzden vaktim olmadı. Ben düşünmeye başlayınca seni -Ki bu bir önceki düşünmenin sonundan çok öncedir İnan ki dağlar, taşlar, inan ki bulutlar, yağmur ve kar Toprakla su ve gökyüzü, güneş ay ve yıldızlar Onlar da benimle birlikte Ve onlar da benim kadar seni düşünürler... Benim kadar diyemem ama Yemin ederim onlar da seni özler. Hep dalgınım bu günlerde Saati cezveye koyup yumurta tutuyorum, Bir gün takvime bakmasam yılı unutuyorum. Aklım başıma gelmiyor, başıma çarpmadan dallar Yolda yürürken dalıp dalıp gidiyorum. Nisan’a kaç var diyorum saati sorarken. Hiç böyle olmamıştım. Bilenlere sordum; ‘aşk bu’ dediler!
Reklam
Özgürlük üzerine daha güzelini okumadım
"Ey özgürlük! Seni seviyorum. Sana muhtacım. Sana aşığım. Sensiz yaşam zordur. Sensiz bende yokum. Varım, ama ben yokum. Yani o var olan ben değilim. Ben, sensiz boş, anlamsız, şaşkın, avare, ümitsiz, kalpsiz, ışıksız, tatsız, beklentisiz, intizarsız, beyhude yani bir hiç olacağım. Ey özgürlük! Senin sevgi, dostluk ve şefkatinle
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Kim benim Ashâb’ımın tamamını sever, onları dost edinir ve onlar için istiğfârda bulunursa Allâhü Teâlâ kıyamet günü o kimseyi, Cennet’te onlarla beraber haşreder.” (Kenzü’l-Ummâl)
İyi geceler :) şiirsiz ve sevgisiz kalmayalım…
Ama sen uzaklardaydın ey kalbim Uzaklardaydın, sevdiğim uzaklardaydı Ayın yıldızların çağlayarak Berrak şelaler yaparak Coşku içinde aktığı Bir yerlerdeydi. Hani bir gün bir çobana rastlamıştık
Hiç de estetik olmayan görsellerle karşınızdayım. Taşınıyoruz. İlk kitaplardan başladım. Zaman içinde bir hayli kitap toplamışız evimize. Elime aldığım her kitap bir milisaniyeliğine de olsa beni başka bir ana götürüyor. Annemin genç kızlığında İsmet Özel’e, Rasim Özdenören’e imzalattığı neredeyse o her yeri çizili kitaplar. Annemin ben 10
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.