Güncelleme(20.07.2022): İnsanın dünyaya, özellikle kendine yabancılaşmasını ve anlaşılamamanın götürdüğü noktayı gösteren bir kitap diyebilirim. Güçlü bir mizah yönü olan Atay, Canım insanlar diyor hep. Biraz karamsarlık, biraz acı, çokça güldürü, tahlil ve yaşayan ölülerden oluşan karakterler. Tüm eserlerinde bunlardan bahsetmiyor mu? Konusu bu
Kitapta 19 edebiyatçının pek fazla bilinmeyen yönleri ile hayatları ve eserleri hakkında bilgiler var. Ve bunları okuduktan sonra insana, kitapta geçen bütün o eserleri okuma isteği geliyor. Ayrıca yazarın eğlenceli bir üslubu var ki zaten yazar bir edebiyat profesörü ve kitap, ders notlarının düzenlenmesiyle ortaya çıkmış.
Aptal ve çirkin insanlar bu dünyada en kısmetli kimselerdir. Rahatça oturabilir ve önlerinde oynanan tiyatroyu ağızları bir karış açık izleyebilirler. Zafer hakkında hiç bir şey bilmeseler bile, en azından bozgunu tanımaktan yoksundurlar.
Kısa kısa paragraflar halinde Wilde'ın sosyalizm,insan ve siyaset hakkında ki düşüncelerinden oluşan bir kitap. Wilde'ın iğneleyici dili kendini gösteriyor bu kitapta ki bence böyle bir konuya da yakışıyor.Ayrıca siyaset alanında Wilde'ın düşüncelerini okumak ayrı bir keyif.Zevkle okudum ve bir çok yerin altını çizdim.
Görünen o ki kitap hakkında yazacaklarım, kitabı ilk yorumlayan kişi olmam açısından, çok beğendiğim bu kitabı olabildiğince iyi yorumlamam gerekliliğini de beraberinde getiriyor. Açıkçası böylesine hoş, hayata ve ilişkilere dair önemli dersler barındıran bir kitabın neden bu kadar ilgisiz kaldığı ise aklımda soru işareti.
Edindiğim bilgilere göre, Oscar'ın ilk önemli komedi oyunu olan "Lady Windermere'in Yelpazesi" 22 Şubat 1892 de izleyici ile buluşmuştur. Oyun ile alakalı tarih vermemin nedeni ise, Kraliçe Victoria'nın tahta geldiği sabahında (20 Haziran 1837) "Victoria Devri" adını verdiği dönemin(1837-1901) tarihleri arasında oynandığını belirtmek içindi. Bu dönemde ailevi değerlerle saygıdeğer olma merakı ve bunun getirdiği ikiyüzlülük, toplumsal durumlardan ve bireysel koşullardan aptalcasına memnunluk gibi çelişki ve çatışmalarla dolu olan Victoria döneminin bozukluklarını anlatmasıdır.
Kitabı bu bilgiler doğrultusunda okuduğunuzda döneme dair zihninizde daha net düşüncelerin oluşacağını umuyorum.
Shah Rukh Khan severler için çok değerli bir kitap. Kitap hakkında yorum yapmış olan arkadaşın bazı konularda haklı olduğunu söyleyebilirim. Evet, bence de çeviride sıkıntılar vardı. Örneğin, Oscar Wilde'ın Dorian Gray'in Portresi'nde yazdığı bir söz "It is only shallow people who do not judge by appearances.", sadece sığ insanlar dış görünüşle değerlendirir şeklinde çevrilmiş. Oysa bence tam tersi anlamı taşıyor bu söz. Her ne kadar bu tür hatalar olsa da, bu kitabı ancak Shah Rukh Khan'ı tanıyıp çok sevenlerin okuyacağını düşünürsek, kitabı da bu doğrultuda incelememiz gerektiğini düşünüyorum. Açıkçası, bu tür hatalar benim canımı sıkmadı. Bu efsanevi aktörle ilgili yazılanlar, neredeyse ağlamama sebep olacaktı. Elbette Shah Rukh Khan'ı seviyorsanız, bu kitabı okumalısınız.
Shah Rukh KhanMushtaq Shiekh · Martı Yayınları · 201691 okunma
Özellikle Lord Henry sayesinde delice zevk alarak okuduğum roman. Kurgu harika ama aşırı derecede çarpıcı bir şeyler bulamazsınız. Sonu etkileyici.
Oscar Wilde hakkında az biraz bilgi sahibiyseniz, eşcinselliğe vurgu şeklinde karşınıza çıkan kısımlarla baş başa kalabilir, romanın bunun için yazılmış olduğu hissine kapılabilirsiniz. Gerçi bilgi sahibi olmasanız dahi yine de bunu fark edebilirsiniz. Kendisi de şöyle demiş yarattığı karakterler hakkında: "Basil Hallward, ben olduğumu sandığım kişidir; Lord Henry dünyanın ben sandığı kişidir; Dorian ise benim olmak istediğim kişidir, belki başka bir çağda..."
Yalnızca Lord Henry'nin aforizmaları için bile okunabilir, tavsiye ederim.
Bu kitap da çok şey var. Mesela neler mi var? İlk başta Divan Edebiyatından bir parça var. Hz Yusuf ve Züleyha var. Şair Nigar Hanım var. Bir cümle ile de olsa Proust ve yitik zamanı var. Şems var, Hüseyin Rahmi ve roman kahramanları var. Osmanlının iyisiyle kötüsüyle padişahları, sultanları var. Yeri geliyor feministlik, yeri geliyor Aşk, yeri