Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Şimdi, geçmişi düşünürken kimi zaman her şeyin gerçekten öyle mi olduğuna inanmakta güçlük çekiyorum, birçok şeyi değiştirmek, yadsımak geliyor içimden. ”
Onun aklı fikri Yüzük'te. Savaşta Yüzük var mıydı? Bulundu mu? Ya Yurt'un Hükümdar'ı Theoden Yüzük'e rastlar da gücünü öğrenirse? Onun tehlike olarak gördüğü bu; o yüzden Rohan'a yapacağı saldırıyı ikiüç misline çıkartmak için İsengard'a geri kaçtı. Ama bütün bu zaman zarfında çok yakınında, o kendi ateşli
Reklam
"Gandalf!"
Umutların ötesinden, en çok ihtiyacımız olduğu zaman döndün bize! Gözlerimi ne örtmüştü? Gandalf!" Gimli hiçbir,şey söylemedi ama gözlerini kapatarak dizleri üzerine, çöktü." "Gandalf, diye tekrarladı yaşlı adam, sanki uzun zamandır kullanılmamış bir sözü hafızasından bulup çıkarır gibi. "Evet, isim buydu. Ben Gandalf
Lütfen beni affedin! Yalan söyledim... Salağa yattım... Hepsini aslında kasten yaptım. Yazarken, bu şey, ah, romantizm havası beni utandırmaya başladı ve bile isteye her şeyi mahvedecek kadar ileri gittim. Eğer her şeyi mahvetmeyi gerçekten başarırsam, bu tam da benim istediğim şey olur. Zevksizlik mi dersiniz? Belki de öyle, ama bu tek sözcük kalbimin derinliklerinde hissettiğim duyguyu açıklamaya yetiyor. Elindeki gücü kullanarak insanları sebepsiz yere baskı altına almak için ısrarla yapılan bir tercih böyle adlandırılıyorsa, benim bu tavrımın da zevksizlik olması mümkündür. Ben teslim olmak istemiyorum. Kimsenin içimdekileri görmesini istemiyorum. Ne var ki bu, gelgeç bir çaba olur. Yoksa?! Yazarlar hep böyle insanlar mıdır acaba? İtirafta bulunurken bile süslü sözler kullanıyorum. Yoksa ben canavarın biri miyim? Gerçekten insani bir yaşam sürebilir miyim ki? Şimdi bunları yazarken bile, kalemimden çıkan cümleleri kafaya takıyorum.
İtalya’da benim tükenmiş, güçten düşmüş, bitik bir adam olduğum söylentileri dolaşıyor, öyle mi? Gerçekten de benim bir saman alevi olduğumu ve son küllerimin de bahar esintisiyle uçup gittiğini mi söylüyorlar? Yavaş olun, çocuklar! Durun biraz, rica ederim. Bitmek de neymiş! Daha başlamadım bile.
Sayfa 265 - Monokl EdebiyatKitabı okudu
Burada her aile Vater’in kulu kölesi olmuş. Hepsi de öküzler gibi çalışıp, Yahudiler gibi de para biriktiriyorlar. Diyelim ki Vater birkaç gulden biriktirdi, kendi sanatını ya da toprağını büyük oğluna bırakmayı düşünür hemen. Bu nedenle de kızı çeyiz parası yerine hava alır, çeyizi olmadığı için de zavallıcık koca bulamaz. Küçük oğlana gelince,
Sonsuz Kitabevi
Reklam
Mutlusun, öyle değil mi?" "İnsan gerçekten mutlu olabilir mi ki?" diye sordu Godric alaycı bir tavırla.
"'Sevgili Dorian, öyle tuhaf çocukluklar yapıyorsun ki. Sence o kız bundan sonra kendi sınıfından biriyle gerçekten mutlu olabilir mi? Günün birinde hödük bir arabacıyla ya da sırıtkan bir çiftçiyle evlenecektir büyük ihtimalle. Seninle tanışıp seni sevmesi kocasından tiksinmesine yol açacak, bu yüzden de perişan olacaktır.'"
Evlendiğimizde birbirimizi gerçekten tanımıyorduk. Hoş, kim tanıyor ki! Hatta aynı çatı altında yirmi yıl geçirdikten sonra bile kim karsısındakine dair çok bir şey biliyor ki? Tek yaptığımız birbirimizi önemsedigimizi göstermek ve bu biraz da tahmin oyunu gibi, öyle degil mi? Karşındaki insan -dogru veya yanlis- bir yanıt vermeye tenezzül etmediğinde, geriye sadece tahmin etmek kaliyor."
Sayfa 128Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.