''Şu serum.'' dedi Rolfe. ''Her gün sana verdikleri..''
''Vitamin kompleksi?''
''Bok vitamin kompleksi. Büyükelçilikten doktor bir arkadaşıma sordum. O Ritalin!''
''Ritalin''diye tekrar etti Kasper.
''Ne olduğuna dair bir fikrin var mı?''
''Belki ama anlayamıyorum...''
Rolfe sesini alçalttı, başka bir tarafa bakarak ''Bir çeşit uyuşturucu. Anfetamin. Seni uyuşturur,parça parça eder, uzun süre kullandığında beynini lapaya çevirir. Ne kadar sürede etki eder bilmem ama senin aldığın gibi damardan almak..Yani çok fazla dayanabileceğini sanmıyorum. Seni yaşayan bir ölüye dönüştürüyorlar.''
Karlar Kraliçesi, işi gücü hainlik ve fesatlık olan Laponyalı bir cadıymış. Sözü geçen pis karı öyle bir ayna yaptırmış ki, bu aynaya yansıyan tüm görüntüler güzelliklerini yitirir, iğrenç ve kötücül şeylere dönüşürmüş; dünyayı bir kez oradan görenler anında taş kalpli, berbat insanlar oluverirlermiş.
Karlar Kraliçesi’nin çömezleri, dalgayı
Bazı vakit, birileri ile olsak dahi yalnız kalırız. Bu meseleyi anlatan nice söz, nice şiir vardır fakat hiçbiri Sait Faik gibi anlatamaz: "Sanki ben her akşam onunlaymışım gibi, bir yalnızlık duyuyorum." Tam anlamı ile yalnızlık, çok fena sevgili okur. Siz siz olun, kendinizi dahi yalnız bırakmayın. Var olun.
Sait Faik Abasıyanık -
Polis kordonunun arkasındaki meraklı kalabalık yılın son cinayetine bakıyordu.
Daha doğrusu cinayetten arda kalanlara.
Yakası yırtık, üstü başı kan ve çamur içinde kalmış adam, mağazanın
önünde, bıçaklandığı yerde sırt üstü yatıyordu.
Karnından sızan kan, karın üstünde bir birikinti oluşturmuştu.
Behzat Ç. kanı durdurmaya çalışmış ama
Gelin, olasılıktan söz edelim. İlk önce, olasılık dediğimizde en sık akla gelen çekilişlerden, piyangolardan söz edelim.
Amerika’daki en büyük piyangoyu, Povverball’ı kazanabilme olasılığı 120.000.000′da l’dir. Povverball’ın ilk oynanmaya başlandığı 1997′den beri elliden fazla insan bu olasılığı alt üst ederek büyük ikramiyeyi kazanmıştır.
MINIK BIR YÜREK
Akşamın ayazından korunmak için yer yer patlamış komşunun verdiği eski ceketine iyice sarındı. Karanlık çökmeden en az on mendil daha satamazsa eve kuru ekmekle dönmek zorunda kalacaktı. Biraz daha köşeye büzülüp iş çıkışı kalabalığının ayaklarından sıçrayıp üstünü ıslatan sulu kardan korunmaya çalıştı. Sakindi. Onun için sıradan
(Çok uzun bir sessizlik)
Ama senin dostların var.
(Uzun bir sessizlik)
Çok dostun var.
Onların sana bu kadar koltuk çıkmaları için ne veriyorsun onlara?
En yüce değer,emeği yaratan insandır.
Para kazanmanın onursuzluğu...
İddia ediyorum herhangi bir işte çalışmakla fahişelik yapma arasındaki tek fark yöntemseldir, amaç aynıdır: para kazanmak
Daha onurlu yaşamak için para kazanmamaya var mısın dedim, : Bizi bu sisteme sıkı sıkıya bağlayan nedir? PARA..Nasıl da satın alınmışız!Daha doğarken