Hayatımın amacı daima insanları endişelerinden kurtarmak olmuştur. Dünyaya nasıl hizmet edeceksiniz? Onların sizdeki yeteneğin sağlayabileceği neye ihtiyacı var? Tüm anlamanız gereken bu. Başkaları üzerinde sahip olduğunuz etki, dünya üzerinde var olan en değerli para birimidir. Hayatta kazandığınız her şey bir gün çürüyüp parçalara ayrılacak. Sonunda sizden geriye kalan sadece kalbinizdekilerdir.
My life's purpose has always been to save people from their worries. How will you serve the world? What do they need that your talent can provide? That's all you need to understand. The influence you have on others is the most valuable currency in the world. Everything you have gained in life will one day rot and fall into pieces. In the end, all that's left of you is what's in your heart.
~ᴊɪᴍ ᴄᴀʀʀᴇʏ
Sayfa 155 - Parola Yayınları 8.BaskıKitabı okudu
You're the lead in your own life ₪
Başkalarının kontrolündeki bir oyunun piyonu değilsiniz, siz taşların yerini değiştiren ve hatta kuralları yeniden yazan aktif bir oyuncusunuz.
You are not a pawn in a game controlled by others, you are an active player who moves the pieces and even rewrites the rules.
Sayfa 264 - Altın Kitaplar Yayınevi 1. BasımKitabı okuyor
Confession...
“As dark as I am, I will always find enough light to adore you to pieces with all my pieces. Thus, your essence remains the captivating puzzle that unravels the secrets of my heart..." ⁵²⁰¹³¹⁴
X ¤ X
“Ne kadar karanlık olursam olayım, her zaman tüm parçalarımla sana tapınmaya yetecek kadar ışık bulacağım. Böylece özünüz, kalbimin sırlarını çözen büyüleyici bir bulmaca olarak kalıyor...
.
.
.
Satranç gerçek hayat gibidir, şahı kaybedinceye kadar oyun devam eder, kaleyi ya da veziri değil, taşlar düşer ama hayat devam eder, bir taşınızı kaybettiniz diye asla kendinizden vazgeçmeyin ve tahtadaki en değerli taşın siz olduğunuzu asla unutmayın.
-Chess is like real life, the game goes on until you lose the king, not the rook, nor the queen, pieces will fall, but life goes on, never give up on yourself just because you lost a piece, and never forget that you are the most valuable piece on the board.
I'm living here in pieces. You're also living somewhere in pieces…
Burada parçalar halinde yaşıyorum.
Sen de bir yerlerde parçalar halinde yaşıyorsun…
"Bir şeyler yapmalıyım", her zaman, "bir şeyler yapılmalıdır" dan çok sorun çözer.
Bits and Pieces
Sayfa 420Kitabı okudu
The Green Mile
I'm tired, boss. Tired of being on the road, lonely as a sparrow in the rain. I'm tired of never having a buddy to be with, to tell me where we's going to, coming from or why. Mostly, I'm tired of people being ugly to each other. I'm tired of all the pain I feel and hear in the world every day. There's too much of it. It's like pieces of glass in my head, all the time... Can you understand?"
Yoruldum, patron. Yollarda, yağmurdaki bir serçe kadar yalnız olmaktan yoruldum. Bana nereye gittiğimizi, nereden geldiğimizi veya neden olduğunu söyleyen bir arkadaşımın olmamasından bıktım. Ve insanların birbirine kötü davranmasından bıktım. Her gün dünyada hissettiğim ve duyduğum acılardan bıktım. Çok fazla var, sanki her an için kafama cam parçaları batıyor. Anlıyor musun?
"Oh, your sweet disposition and my wide-eyed gaze
We're singing in the car, getting lost upstate
Autumn leaves falling down like pieces into place
And I can picture it after all these days"
*Taylor Swift-All To Well*
Isn't it lovely, all alone?
Heart made of glass, my mind of stone
Tear me to pieces, skin to bone
Hello, welcome home
Lovely
Brief lines allude to complex ideas, comic set pieces enact philosophical theories, and there is little attempt to relate the extreme situations and mental conditions in the novel to anything the reader might consider to represent ‘normality’.
Her birimizin "sadece bir defalığına varım"ından kurtulmak istediği doğru. Doğru olmayan, en azından "felsefi bir abartma" diyelim, herkesin, Kaliforniyalı hastanın, "yedek parçalara (spare pieces)" bölünüp çok sayıda, hatta sayısız örnekle dünyayı doldurma yolundaki pozitif arzusunu paylaştığını öne sürmek. İşte o yüzden "ikonomanik orta yol" tercihimiz, yani fotograflarımızla, toptan üretim mallarının seri halinde varoluşlarına katılmakla birlikte yine de kendimiz olarak kalmamız belki de en iyi çözümdür.
There are little pieces of happiness and they are scattered through your day. So take a basket with you as you step outside, fill it up with all the little pieces and bring it back inside. Take a moment, just by yourself, take out all of the pieces and place them on your shelf.
" Power is in tearing human mind to pieces and putting it together again in new shapes of your own choosing.."
"Güç, insan zihnini parçalara ayırmak ve onu kendi seçtiğiniz yeni şekillerde tekrar bir araya getirmektir.."
