Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Niye yaşayacaktı ki? Ne için yaşayacaktı? Bir yerlerde bambaşka bir dünya olduğunu bile bile birbirini kovalayan günler boyunca nefes almanın ne anlamı vardı? Hele içinde hapsolduğu için zehirli bir havayla boğulan başka biri daha varken...
“bir rock yıldızı gerçekten olduğun kişiyle, olmak istediğin kişinin kesiştiği noktada ortaya çıkar.”
Reklam
Hayır, aptallığı bırak, ödleklikten vazgeç önüne çıkan fırsatları değerlendir. Her şeyin.... Her şeyin tadını çıkar...
“ilk hatıranın evinizi dolduran müzik olduğunu söylemişsin. bir gün, beklenmedik bir anda o müzik pencereden kaçıp gidebiliyor. geri kalan bütün hayatını onu bulmaya çalışarak geçirebiliyorsun.”
Postacı
İnanmaz sağlıklı ve uzun yaşama İçinde şeref olmadıkça . . Oğullar büyüttü ve kızlar Ömür boyunca hiç sarılmadılar . Yüzünü değil, derdini aldım babamdan
Amerikan Edebiyatı
... Biraz işe yaramanı isterdim. Zekisin ama işe yaramazsın. İşe yaramam ama seni seviyorum Evet ben de seni seviyorum
Sayfa 52 - AlakargaKitabı okudu
Reklam
Yaşamımızın bir noktasında net sonuçlar istediğimizde, kapımızı çalan, çoğu durumda elinde kötü haberle bir postacı oluyor.
Niye o kadar korktum ki? Yirmi sekiz yaşındayım, ama hala iffetimi düşünüyorum, kendimi kandırıyorum, hala tereddüt ve korkuyla bekliyorum. Kendimi niye sakınıyorum ki? Kim için sakınıyorum? Babam, annem, ben tanıdığım herkes, o korkunç yıllar boyunca kendimizi her şeyden sakınırken, diğerleri hayatlarını yaşıyordu. Ben hiçbir şeye cesaret edemedim. Peki elime ne geçti? Bir bakmışsın yaşlanmış, solup gitmişim, hiçbir şey bilmeden, hiç yaşamadan ölüvermişim. Geride bıraktığım o zavallı hayata yeniden başlayacağım, oysa burada her şey var, buradaki her şeyin tadını çıkarmalıyım...
Belki hayat sandığımdan çok daha kolaydır. Kendine biraz güvenip cesaretini konuşturursan, kendine dair kim bilir daha ne büyük keşifler yaparsın?
“yani, ölmüş olabilirsin biliyorum tabii ama ben insanların içinde tamamen kaybolmayacak bir şeyler olduğuna inanıyorum.”
Reklam
Gözleri senin -kurt cobain- sesine benziyordu. İçimdeki gizli bir yerin anahtarı gibiydiler.
olumsuz duyguların farkına varmak
Olumsuz duygular, hatırlayacağınız gibi, bizim işaret sistemidir. Bu çok değerli işaretleri fark edip değerlendiremezsek hem boşa gitmiş olur hem de onları fark etmemiz için daha sık,daha uzun süreli ve daha şiddetli ortaya çıkmaya başlarlar. Bu artış,duygunun gereğinin yapılmamasından ileri gelir. Duygular ya dış dünyanın ya iç dünyamızın etkisiyle bir anlamda onlara tepki olarak ortaya çıkan işaretlerdir. Duygular olumsuz veya olumlu diye ayırma eğilimindeyiz ama aslında duygunun iyisi veya kötüsü olmaz; duygunun işaret ettiği şey iyi veya kötü olabilir ancak. Duygunun neye işaret ettiğini anlamaksızın onu yok etmeye çalışmak, bu çok değerli bilgi kaynağını boşa harcamak olur. Duygu yok edilecek değil,öncelikle kabul edilecek, yaşanılacak ve değerlendirilecek bir işarettir. Duyguyu dış dünya ve iç dünyamızdan haber getiren bir haberci gibi düşünebileceğimizi söylemiştik. Bu haberci bazen iyi bazen de kötü haberler getirebilir. Ama unutmayalım ki,kötü bir haber söz konusu olduğunda, haberciyi yok etmek, haberi ortadan kaldırmaz. İadeli taahhütlü bir postanın siz teslim alana dek sürekli postacı tarafından geri getirilmesi ve siz onu almadıkça peşinizi bırakmaması gibi,duygunun ilettiği mesajı almadıkça o duygu peşimizi bırakmaz.
“bazı şeyler var ki, artık bu dünyada olmayanlar dışında kimseye söyleyemem.”
Kimi neşeyle, kimi acıyla beslenir. Fuzulî boşuna “Aşk derdiyle hoşem el çek ilacımdan tabip” dememiş. Postacı artık derdini seven biri olup çıkmıştı.
Korku eğer gercekciyse ,bu gerçekliğe ilişkin haberi ileten bir habercidir sadece. Bize haberi getiren postacı değil,kötü haberin kendisi zarar verir.
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.