Yatağımın karşısında bir pencere var. Odanın duvarları bomboş. Nasıl yaşadım on yıl bu evde? Bir gün duvara bir resim asmak gelmedi mi içimden? Ben ne yaptım? Kimse de uyarmadı beni. İşte sonunda anlamsız biri oldum. İşte sonum geldi. Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım...
Sayfa 594Kitabı okudu
Ne dil ne de resim, birbirinin terimlerine indirgenebilir: ne gördüğümüzü söylememiz boşunadır; çünkü, gördüğümüz söylediğimizin içine hiçbir zaman yerleşmiş değildir. Ve söylediğimizi, imgeler, mecazlar, benzetmeler kullanarak göstermeye çalışmamız da boşunadır.
Sayfa 16Kitabı okudu
Çocukluğum, çocukluğum...
Bir çekmede unutulmuş,
Senelerle rengi solmuş,
Bir tek resim çocukluğum.
İstediğin kadar güzel resim yap… Anlayan, kıymetini bilen olmadıktan sonra…
Her güzel şeyin bir sonu vardır,duvara asılan resim, gün gelir indirilir 🍀
Yanıp kül olan resim değil hayallerdi
Bugün yaktıklarım kalbe bir ara değenlerdi
İstediğin kadar güzel resim yap... Anlayan, kıymetini bilen olmadıktan sonra...
Sayfa 19 - çöp adam bile çizemezken 95 alıp hocaya sallarken benim hallerKitabı okudu
Bkz. İnstangram keşfetim
Önce şiirden anlamı kaldırdılar, sonra müzikte melodiyi öldürdüler. Ya resim? Çizgi çizmesini bilmeyenler hemen meşhur oluyorlar. Sanatı öldürdüler!
Sayfa 23Kitabı okudu
Otobiyografik esintiler
Ben ruhumu kaybetmemişim,
Sadece biraz kaydırmışım.
Resim gibi görsel bir sanattan
Yazarlık noktasına süzülüşümü
Şu tanım ile özdeşleştiriyorum:
Betimleme,
Sözcüklerle resim çizme sanatıdır.
• ALİ KARAKOÇ
Avrupalıların çizdiği bir resim. Dikkat edin sağda Hipokrat, soldaki Galen, ortadaki ise İbni Sîna.
Resmin farkı ise İbni Sîna'nın başındaki taç. Yani İbni Sîna'yı tıbbın hükümdarı ilan etmişler. Hipokrat değil İbni Sîna kral ilan edilmiş.
Buna rağmen bizim İbni Sîna'yı öne çıkarmak yerine hipokrat yeminine doktorlarımızı bağlı kılmamız ne kadar doğru? Evet, sembolik bir yemin olduğunu biliyoruz ama bu sembol neden Avrupalıların bile Hipokrat'tan üstün gördüğü İbni Sîna olmasın?
İbni Sîna kitabı - Orhan YALÇIN - SYF 178 -179
