Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sakarya Meydan Savaşı
Yıllar sonra bir ressam, Mustafa Kemal’e Sakarya Savaşı’nı resmeden bir tablo hediye etti. Kendisi, ön planda, yağız bir savaş atına binmiş olarak görünüyordu. Ressam, tebrik beklerken, birdenbire Mustafa Kemal’in, “Bu tabloyu kimseye göstermeyin,” demesi üzerine şaşırıp kaldı. Kimse ne söyleyeceğini bilemiyordu. Mustafa Kemal açıkladı: “Savaşa katılmış olan herkes bilir ki, hayvanlarımız bir deri bir kemikten ibaretti, bizim de onlardan geri kalır yerimiz yoktu. Hepimiz iskelet halindeydik. Atları da, savaşçıları da böyle güçlü kuvvetli göstermekle Sakarya’nın değerini küçültmüş oluyorsunuz dostum.”
Sayfa 615Kitabı okudu
Sakarya Meydan Savaşı
“Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh, bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunmaz. Onun için küçük büyük her birlik, bulunduğu mevziden atılabilir. Fakat küçük büyük her birlik, ilk durabildiği noktada, tekrar düşmana karşı cephe kurup savaşmaya devam eder. Yanındaki birliğin çekilmek zorunda olduğunu gören birlikler, ona uymaz. Bulunduğu mevzide sonuna kadar sebat ve mukavemete mecburdur.”
Sayfa 604Kitabı okudu
Reklam
Sakarya Meydan Muharebesi
Yunanlıların İzmir'e çıktığı 1919 Mayısı'ndan, son bulduğu 1922 Ekimi'ne kadar geçen üç buçuk yıllık süre içerisinde, cephedeki vuruşmalar kadar ve hatta onlardan fazla bir "ikmal", "bakım" ve "onarım" savaşı ile kazanılmıştır. Bu ikmal-bakım-onarım faaliyetlerine canlı cansız her şey dahildir. İnsan da, mermi de ekmek de, Kağnıyı çeken öküz de, onlarılan nal da, sökük çorap da...
Sayfa 380 - İnkılapKitabı okudu
Sakarya Meydan Savaşı
42. Piyade Alayı Çanakkale'den müttefikler çekilince; bu savaşlarda kendini kanıtlayan mümtaz birliklerden biri olarak Medine'nin savunmasına gönderilmiş, orada da İngiliz ve Araplara karşı savaşırken gene, verdiği şehitler sonunda komuta bir asteğmende kalmış, er mevcudu da çoğu yaralı 30 ere düşmüştü. 42. Piyade Alayına 1990 - 1992 yılları arasında Kurmay Albay Osman Pamukoğlu komuta etti. 1992 yılında Türk ordusunun yeniden yapılanma çalışması sonunda, 42. Piyade Alayı Haziran 1992'de lağvedildi ve alayın sancağı, sancağa takılı Kuran'ı Kerim'i ve savaşlarda kazandığı madalyaları, özel bir sanduka ile İstanbul'daki Askeri Müze Komutanlığı'na Kurmay Albay Osman Pamukoğlu tarafından teslim edildi...
Sayfa 344 - İnkılap (*Dipnottur.)Kitabı okudu
DÜNYANIN GÖRDÜĞÜ EN UZUN MEYDAN SAVAŞI - SAKARYA MEYDAN SAVAŞI-
Ön safta çarpışan subayların yüzde sekseni, erlerin yüzde altımışı ya şehit olmuş ya da yaralanmıştır. Kırık Kemikle Savaş Yönetmek 12 Ağustos 1921, Kurban Bayramı’nın ilk günündeMustafa Kemal, Hacı Bayram Camisinin çevresine taşan“beş bin kişiyle birlikte Bayram namazını kıldı” ve o günlerde Ankara’da bulunan ünlü Amerikalı gazeteci Laurence
599 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Giriş / Teşekkür/ Yorumlama/ Kapanış Bakmayın orda 4 gün de yazdığına. Kaç tane 4 gün geçtiğini bir ben, bir
Murat Ç
Murat Ç
, bir de Allah bilir :D Hediye gelen kitabı hemen okumak gibi garip bir huyum var. Aradan zaman geçince ya da uzun sürede okuyunca karşı tarafa ayıp oluyor gibi hissediyorum :/ Kitabı bitirene kadar
Nutuk
NutukMustafa Kemal Atatürk · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202027,5bin okunma
Reklam
Efendiler, diğer bir görevim de, ordu içinde, savaş safları arasında doğrudan savaşa katılmak ve doğrudan savaşı yönetmekti. Bunu da gücümün yettiği ölçüde, hatta bir kaza sonucu sol kaburga kemiklerinden biri kırılmış olmasına rağmen, bütün varlığımla en iyi şekilde yapmaya çalıştım sanırım. Sakarya Savaşı sonuna kadar bir askeri rütbeye sahip değildim. Ondan sonra, Büyük Millet Meclisi tarafından bana Mareşal rütbesiyle Gazi unvanı verildi...
Sayfa 419 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
599 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Her Türk Evladının mutlaka okumak zorunda olduğu, hatta müfredatta olması zorunlu olan dev eser. Atatürk'ün aylarca hazırlığını yaptığı, okunması 6 gün 36 saat süren bir şaheser. Yönettiği hiç bir savaşı kaybetmeyen ve tarihin yetiştirdiği en büyük komutanlardan biri olan Atatürk'ün Birinci ve İkinci İnönü zaferlerini sadece birer paragraf, Sakarya Meydan Muharebesi ve Büyük Taarruzu birer sayfa ile anlatarak aslında ne kadar barış sevdalısı olduğunu görebileceğiniz bir eser. Ve hepsinden öte Cumhuriyet'in ne kadar zor şartlarda bize armağan edildiğini ve onu koruma zorunluluğunu iliklerimize kadar hissettiren bir eser. Okumak, anlamak ve okunmasını sağlamak zorundayız.
Nutuk
NutukMustafa Kemal Atatürk · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202027,5bin okunma
30 Ağustos Zafer Bayramı
Tarih 1921.. Kütahya-Eskişehir muharebesinde yenilen Türkler Sakarya'nın doğusuna çekildi. Mustafa Kemal ordunun başına geçti.Türkleri yenip "Küçük Asya" dedikleri Anadolu'dan atmak isteyen 120 bin kişilik Yunan ordusu, 22 Ağustos sabahı Sakarya önlerine geldi.Yunan ordusu savaşı kazanırsa, Ankara basılır ve meclis dağıtılırdı. Türkler
399 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 günde okudu
Yüzyılın Lideri: Mustafa Kemal Atatürk!
Bu Hayatta bir Anam var, bir diğeri Zübeyde Hanımdır! Bu Hayatta bir Babam var, bir diğeri Ali Rıza Efendi’dir! Bu Hayatta bir tek ATATÜRK’üm var! O da; Başkomutan! Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu, Anafartalar Kumandanı! Gazi! Mareşal! Başbuğ! Mustafa Kemal ATATÜRK’tür….!!! 1908’de ki Mustafa Kemal düşmanları kim ise; 1915’te ki de onlardır.
Yüzyılın Kitabı - Yüzyılın Lideri
Yüzyılın Kitabı - Yüzyılın LideriSinan Meydan · İnkılap Kitabevi · 2018875 okunma
Reklam
214 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Bu kitabı geç de olsa okumayı başarabildim. Uzun zamandır okuma listemdeydi. Kitabımız Kurtuluş Savaşı zamanında geçiyor. Bir kolu olmayan kahramanımızın kim olduğunu kitabın başlarında bilmiyoruz. Bu bizim merakımızı uyandırıyor. Sonra ortaya çıkan dram insanı üzüyor. Bu üzgün insanın kendi yurdunu neden terk ettiğini ve bu köye yerleştiğini öğreniyoruz. Halbuki kendi memleketini terk edip bu köye , Anadolu insanının sıcaklığını duymak ve onların arasına karışmak için gelmiştir. Umduğunu bulmuş mudur yoksa ülkemizdeki entelektüel-köylü uçurumunu yakından hissedip cehennem azabı mı çekmiştir? Hikayemiz kahramanımızın köye yerleşmesinden sonra başlamıştır. Günleri oradaki insanlarla yakınlaşma çabası ve kendini var etme mücadelesi içinde geçmeye başlarken, kanında aşk zehri dolaşmaya başlamıştır. Aşık olduğu kız, köy halkının kendisine taktıkları lakap olan bir yabana varacak mıdır? Bu olaylar sırasında ülke zor durumlar atlatmaktadır. II.İnönü, Sakarya Zaferi bir nevi de olsa yüreğine su serpmiştir kahramanımızın. Fakat ardından gelen Kütahya-Eskişehir savaşında Yunan askerlerinin Ankara'ya kadar gelmek üzere oldukları haberi onu oldukça hüsrana uğratmıştır. Köylülerin olaylara yaklaşımı da onu üzmektedir. Yazarımız o sırada köye gelen Rum askerlerinin davranışlarını, Kurtuluş Savaşı döneminde halkımıza neler yaptıklarını çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor Bu kitapta o dönem insanının -aydın ve köylü- ruhsal yapısı çok güzel bir şekilde sunulmuş. Bazı yerlerde okurun kendisini de bu sürece katarak , kendi gelişimsel sürecine bir katkı sağlayabildiğini söyleyebilirim.
Yaban
YabanYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 202144,3bin okunma
Atatürk, Sakarya Savaşı dönüşünde şöyle demişti Hiçbir Zafer amaç değildir. Zafer ancak kendisinden daha büyük olan amacı elde etmek için gereken en belli başlı araçtır.
Sayfa 258Kitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.