Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tabiatta ruh sakatlığından başka sakatlık yoktur.Kötü kalpten başkasına çirkin denilemez. Fazilet güzelliktir; fakat güzel kötülükler şeytanın süslediği baş sandıklardır.
600 syf.
·
Puan vermedi
Kitap başlangıçta (İlk 70 sayfa) Grinin Elli Tonu adlı romanı anımsattı. Çok ünlü,ulaşılması zor ve zengin olan Can Manay' la röportaj yapmaya hazırlanan bayan gazeteci . Hastalık veya sakatlık sebebiyle yerine geçen yardımcı veya samimi arkadaş. Anlatımı akıcı, konusu güzel, Deniz, Özge ve Bilge sevdiğim karakterler.
Fi
FiAkilah Azra Kohen · Destek Yayınları · 201419,2bin okunma
Reklam
Şimdiye kadar zannettiğim gibi, kitleden ayrılmanın bir hususiyet, bir fazlalık değil, bir sakatlık demek olduğunu hissediyordum.
Sayfa 124 - Yapı Kredi Yayınları, 71. baskıKitabı okudu
536 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Sarah Jio severler burada mı? O zaman koşun, bu kitabı alın. Sarah Jio'dan daha çok beğendiğimi söyleyebilirim! İki kadını anlatıyor kitap. Beattie ve torunu Emma. Beattie, evli olan sevgilisi Henry'den hamile kalır. Henry Beattie'yi alıp kaçar. Torunu Emma ise balerindir. Sakatlık geçirir -bir balerinin sakatlık geçirmesi çok kötüdür eminim- . Kır Çiçeği Tepesi'ne gider. Oradaki eşyaları düzenlemeyi planlarken, bu evde yaşanan olayları, büyükannesinin sırrını çözmeye çalışır. Arka kapakta bu kadar bilgi verilmiş.Ben de kısaca bu kadarını anlattım. Olacakları anlatmamaya çalıştım. Arka kapağa kanmayın. Konu bu kadarla bitmiyor. Bu noktadan sonra kitap güzelleşiyor. Beattie'nin başına gelenleri okurken kimi zaman üzüldüm, kimi zaman ağladım, kimi zaman sinirlendim, hatta sinirden kitabı fırlatacaktım. O kadar harikaydı ki, gözüm kapalı 10 puan verdim.
Kır Çiçeği Tepesi
Kır Çiçeği TepesiKimberley Freeman · Arkadya Yayınları · 20132,917 okunma
Tabiatta ruh sakatlığından başka sakatlık yoktur. Kötü kalpten başkasına çirkin denilmez. Fazilet güzelliktir; fakat güzel kötülükler şeytanın süslediği baş sandıklardır. ~ Onikinci Gece
Doğru konuşalım: Unutkanlıklarımın övgüye değer olduğu da oluyordu. Dikkat etmişsinizdir, inancı, tüm hakaretleri bağışlamak olan insanlar vardır, bu hakaretleri bağışlarlar gerçi, ama hiç unutmazlar. Ben hakaretleri bağışlayacak kadar iyi bir yapıda değildim, ama sonunda onları unutuyordum hep. Beni kendisinden nefret ettiğime inanan biri, onu geniş bir gülümseme ile selamladığımı görünce apaşıp kalıyordu. O zaman, yapısına göre ya bendeki ruh büyüklüğüne hayran oluyor ya da ödlekliğimi küçümsemeyle karşılıyordu, oysa bu davranışımın nedeni daha basitti: Adını bile unutmuştum adamın. İlgisiz ya da nankör kılan aynı sakatlık o zaman büyük ruhlu hale getiriyordu beni.
Reklam
112 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Peyami Safa gerçekten bir başyapıt yaratmış. Halam da benzeri bir sakatlık yaşamıştı ve ne kadar zor olduğunu biliyorum. Kitapta da bu çok iyi anlatılmış. Okurken hastanelerin o kokusu bile geliyor burnunuza. O denli içine çekiyor sizi. Yer yer durgun olsa da zevk aldığım bir kitaptı.
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022102bin okunma
Hastalık ve sakatlık büyük ölçüde bir ihmal meselesidir. Bir şeyi acı verici olduğu için yok sayarsınız ve ihmal ettiğinizde daha da rahatsız edici hale gelir ve bunu daha da fazla ihmal edersiniz.
Eğleniyorlardı. Yaşıyorlardı. Ve ben, kafamın içine ve yalnız kendi ruhuma kapanmakla onların üstünde değil, altında bulunduğumu anlıyordum. Şimdiye kadar zannettiğim gibi, kitleden ayrılmanın bir hususiyet, bir fazlalık değil, bir sakatlık demek olduğunu hissediyordum.
Şimdiye kadar zannettiğim gibi, kitleden ayrılmanın bir hüsusiyet, bir fazlalık değil, bir sakatlık demek olduğunu hissesiyordum.
Sayfa 124 - YapıKredi yayınlarıKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.