Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

salomè

salomè
@salemsecret
"ruhunu satmadan bir tapınak rahibesi, erkek eli değmemiş kendi kendisinin kutsal fahişesi, isimsiz, nasıl da çevirmiştir başını bana, zümrüt gözleri günahla bakar, her bir köşe bucağıma."
"ve eğer güzellik dehşetin ta kendisiyse, o zaman arzu nedir?" dedi Julian. "pek çok arzumuz olduğunu sanırız ama aslında tek bir arzumuz vardır. nedir bu?" "yaşamak," dedi Camilla. "sonsuza dek yaşamak, " dedi Bunny.
Reklam
"ölüm güzelliğin anasıdır," dedi Henry. "peki ya güzellik nedir?" "dehşetin ta kendisi."
bizi en mutsuz eden bizzat kendi benliklerimizdir ve işte tam da bu yüzden benliklerimizi yitirmek için yanıp tutuşuruz.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
bence benim ölümcül hatam ne pahasına olursa olsun göze güzel görünen şeylere duyduğum hastalıklı özlem.
eğer iki karşıt şeyi aynı anda istemek nevrotiklikse ben tepeden tırnağa nevrotiğim. yaşamımın geri kalan kısmını karşıt şeylerin birinden öbürüne uçmakla geçi­receğim.
Reklam
sessizlik bunaltıyordu beni. sessizliğin sessizliği değildi bu. bu benim kendi sessizliğimdi.
she is so me x2
boyum ayakkabısızken 1.75 olduğundan kısa boylu erkeklerle birlik­teyken sırtımı kamburlaştırıp tek bacağımı kırarak da­ha kısa görünmeye çalışırım ve sirklerde ara gösterile­ri yapan biri gibi beceriksiz ve zavallı hissederim kendimi.
ve ben kendime bu zamanda en çok neden acı duyduğumu sorduğumda, böylesine ölçüsüz acılar yaratan bir zamanda her şeyi birlikte duyumsayamamaktan, bu zamanın insanlarla birlikte insani acıları birlikte duyumsama gücünü de katletmesinden acı duyduğumu itiraf etmek zorunda kalıyorum.
etrafımızda her gün onlarca şey oluyor. hepsi de önemli, çünkü çoğunda vicdan yaralayan, kabul edilemez nitelikte şeyler var. çağına, aklına, yaşamına aykırı olduğunu görüyorsun. fakat hepsine yetişme fikri artık imkansız olduğundan içsel hiyerarşiler yaratıyorsun. sıralama ölçütleri geliştiriyorsun "önemli-önemsiz-az önemli-anlamsız" şeklinde. sonra derinlerden bir çelişki gelip yakana yapışıyor: acaba ben kötülükle uzlaşıyor muyum?
söz konusu intikam olunca hayattan daha zalim, hayattan daha gaddar bir cellat yok.
Reklam
kimse kabullenmiyor ama karanlıkta uyuyup karanlığa uyanıyoruz her sabah. hepimiz gerçeği bildiğimiz halde, birbirimize fena yalanlar atıyoruz iyilik, sağlık, mutluluk üzerine. pek çok insan gibi ben de eski neşemi arıyorum, mumla. karanlıkta ve mumla.
özgürlüğü, bu topraklarda, vaatlerle dolu bir alandan ziyade bir tehdit olarak algılıyoruz; kuvvetle muhtemel ki, bugüne kadar o özgürlükle ne yapacağımıza dair pek bir fikir geliştirme şansına sahip olamadığımızdan.
toplumların ruhunu, köprüleri, çift yönlü otobanları, viyadük ve döner kavşakları ve hatta görkemli anıtları dahi değil, büyük düşünce insanları ve sanatçıları taşıyor.
felsefe, mâlumunuz, bilgi sevgisi anlamına gelen bir sözcüktür ve toplumumuzda pek hoş karşılanmaz.
o kurtuldu, ben de serbestim. iyi olmam gerek. ama ölüme karşı savaşırken beni öylesine uzun bir süre tek başıma bıraktınız ki, artık yalnız ölümü görüyor, ölümü hissediyorum! sanki ben de bir ölüyüm!
103 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.