Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
'Sonbahar olsa ve biz seninle yan yana yürüsek. Yerlerde yapraklar olsa ve onların hışırtıları dolsa kulaklarımıza. Konuşmasak ama anlasak birbirimizi. Sonra bir yaprak düşse ve sen tutsan. Orada âşık olsan bana. Ben zaten hazır sana. Sonra senin de en sevdiğin mevsim sonbahar olsa. Her şey solsa ama aşkımız taze kalsa. Bu ve bunun gibi birçok şey işte.'
Elma Veriyorum Sana
...dünyada son bir gül kalsa da sen onu koklamaya doyamayacaksın asla; çünkü doyumsuzluğun onu en nadide, en biricik, en tek sanmanın itirafıydı bir nevi hiçe saydığın Ruh'un da.
Sayfa 47 - Omca Yayınları
Reklam
mecburiyet Olmadığım şeyler için şükrettiğim durumlar: Bana kalsa hiçbir şekilde yapmak istemeyeceğim, eğer ya- parsam kendimi sıkılıyor, boğuluyor, küçülüyor, ziyan oluyor, eziliyor, yazık ediliyor, yok oluyor, yere batası geliyor hissedece- ğim; fakat, mesela ekmek parası gibi herhangi bir mecburiyetten ötürü, yukarıda saydığım gibi hissede hissede yapmak zorunda kaldığım bir işi yapmak zorunda kalmadığım; aksine hayat boyu yaptığım her işten büyük bir zevk aldığım ya da hep zevk aldığım işleri yaptığım için sana sonsuz şükürler olsun Rabbim. İnsanın bir işinin olmasının bile büyük bir nimet olduğu bu dünyada bir de sevdiği işi yapmak ne büyük bir ikram. Ama mesela biri beni bu işi yapmak için faraza tüylü şapka takmak zorunda bıraksa ya da sadece bir renge mecbur etse ne hissederdim acaba? Kaç gündür yollarda gördüğüm şeker pembesi motosikletlere binmiş şeker pembesi tulum giymiş motorlu kuryeleri gördükçe hem gözlerim hem yüreğim kanıyor. Eğer aksi doğru ise dahi kimse yorum yapmasın, çünkü ben onların üç kuruşluk ekmek parası için “batsın bu dünya” diye diye o kıyafetleri giydiğini düşünerek bir nebze olsun teselli oluyorum. Not: Pembe şahane bir renktir. Tüm renkler nefistir. Helalin- den ekmek parası için alın teri ile yapılan her iş asildir. Benim de bu hayatta onlarca mecburen yaptığım iş vardır. Peki Burada yazarı üzen nedir? 7 Mart 2020
" Şehir sana kıyıda köşede de kalsa bir kitapçı veriyorsa; seni bir kütüphanesine kabul edip saatlerini orada geçirtiyorsa; arkadaşınla özgürce sohbet edeceğin, derli toplu bir kafe sunuyorsa; zevkine göre bir konseri uygun fiyatla izletebiliyorsa sana tat veriyor, seni eğitiyor demektir."
Sayfa 212Kitabı okudu
Kadınlar sana borçlu kalsa da... hık... sen onlara borçlu kalmamalısın. Anlıyor musun?”
Gördüler Yedi cihan, İn, cin Kaf dağının ardındakiler, Kıtlık da kıran da olsa Gördüler analar neler doğurur Aman aman hey... Dünyalar vardır elvan,
Reklam
İstesen de istemesen de tükenecek değil mi ömrün? Ne edersen et, elinden çıkacak değil mi bu beden? Bu ömür hem çok değerli, hem büyük bir hızla eriyor. Biricik sermayen bedenin ama eksildikçe eksiliyor. Hiç mi kaygılanmıyorsun? Nereye koysan da prim yapsa sermayen? Nereye yatırsan da sana kalsa bu ömrün kârı? Dertlenmez misin? Hiç mi korkmuyorsun kaybetmekten?
Kapı Geç benden, ben dururum, ben beklerim, geç benden, ama nereye geçersin benden ben bilemem. Dediler ki, olgun bir meyve var sabır perdesinin ardında,
Sayfa 32
Akıllı telefonlarımız sürekli bilgi akışı sağlıyor. Bizi ilgilendiren, kısmen ilgilendiren yahut asla ilgilendirmeyecek olan binlerce şeyin bilgisini ceplerimizde taşıyoruz. Keşke diyorum bazen; yeni bir icat çıkarsa birileri de her insan sadece kendisini ilgilendiren şeylerin bilgisine maruz kalsa. Bilgiye maruz kalmak... Evet, böyle bir fecaat duruyor kapımızda. Lazım olanın bilgisine sahip olmakla lazım olmayan bilginin sana sahip olması arasında büyük fark var. Biri telli duvaklı gelin gibi geliyor kalbine, diğeri kalbindeki telli duvaklı geline tasallut için orada. Gün içinde maruz kaldığımız lüzumsuz bilgiler bir çöp yığınına çeviriyor kalbimizi.
“Şehir sana kıyıda köşede de kalsa bir kitapçı veriyorsa; seni bir kütüphanesine kabul edip saatlerini orada geçirtiyorsa; arkadaşınla özgürce sohbet edeceğin, derli toplu bir kafe sunuyorsa; zevkine göre bir konseri uygun fiyatla izletebiliyorsa sana tat veriyor, seni eğitiyor demektir.”
Sayfa 212Kitabı okudu
566 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.