Nedensiz ve sebepsiz sevdim seni. Çünkü bir sebebi olsa, aşk olmazdı bunun ismi...
Aşk, bu alemdeki tek "sebepsiz istenen" karşılıksız aşktır. Aşk "için" sizdir. Alemin bütün gayelerinin gayesinin "için"i olmaz.
Reklam
Seni aklıma düşüren Yerçekimi değil Yalancı yıldızlar Öyle uzaksın ki Üflesem soğuyacaksın Sarılsam okyanus Bir aşka yetecek kadar Ve anımsatacak kadar Sebepsiz bir ölümü, Acılarımız Ve kafiyelerimiz var.. İşte hepsi bu kadar..
Ulaş, ''Uzun zamandır ilk kez birini düşünmek'' demek. Birinin durup dururken aklına gelmesi. Bir anı durup dururken hatırlamak. Birinin, çok küçük, çok önemsiz gibi görünen bir sözünün, bir hareketinin içinde yer etmesi ve ara ara sebepsiz yere kafasını kaldırıp kendisini göstermesi. Mesela, Ulaş'ın gözleri gibi.
Sayfa 110Kitabı okudu
".....onu birkaç kişiyle beraber, çukura bırakacaktım. Herkesle beraber oradan ayrılacak, bir müddet sonra, gizlice mezarın başına gelecek ve onunla yalnız kalacaktım. Ve işte her şey bu anda başlayacaktı. Onu asıl bu andan itibaren kaybetmiş olacaktım. O zaman ne yapacaktım? . . . .onu toprağın altına koyduktan ve mezarının başındakiler dağılıp onunla baş başa kaldıktan sonra ne yapabilirdim? Bu anda ona ait bütün işler bitmiş olacağına göre, benim yeryüzünde bulunuşum kadar gülünç, sebepsiz bir şey olamazdı... Bütün ruhum korkunç bir boşluk halindeydi."
Sayfa 130Kitabı okudu
Sebepsiz sevmektir aşk, Nedeni olmadan bağlanmak birine. Gözlerine baktığında erimektir içten içe, Ellerini tuttuğunda titremektir tüm benliğinle. Hatta sarılamamktır utançtan, Çünkü utanmaktır sevmek aslında, Sevmek nedir aslen? Ölmek mi uğruna? Yaşamak mı onunla? Sevmek mi ömür boyunca? Yoksa ayrılmak mı gerekince? Nedir insanı başkasına bağlayan? Güzelliğimi? Bilmez kimse bu soruların cevabını.. Kimi sever güzelini, Kimi sever özelini...​
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.