Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Abdurrahim Karakoç’a rahmetle, saygıyla...
1992 yılında yazmış olduğu “Bir güzel Ülküdür Gönül Verdiğim” şiirine düştüğü not onun baştan beri hayat felsefesi olmuştur. Abdurrahim Karakoç bu şiiri için yazdığı notta: “Benim ülküm, beşeri ilkeleri, aşan cihanşümul bir sevdadır. Bu ülkü, aklına esenin yazamayacağı, sınırlarını politikacıların çizemeyeceği bir ülküdür. Farklı düşünenler
YUNUS EMRE'Yİ KONUŞMAK
Yunus Emre, medeniyetimizin sembol şahsiyetlerinden biridir. İnsanı, tabiatı ve bütünüyle varlığı sevmeyi öğreten sembol şahsiyet... Zira ondan geriye sadece şu dörtlük kalsa bile, onu bu şekilde nitelememize yeter: "Gönül Çalab'ın tahtı Çalab gönüle baktı İki cihan bedbahtı Kim gönül yıkar ise" Çalab, Allah... Allah'ın tahtı, insanın gönlü. Eğer herhangi bir insanın gönlünü yıkar isen, Allah'ın tahtını yıkmış, sarayını tarumar etmiş olursun. Dolayısıyla, hem bu dünyada hem de öte dünyada bedbaht olursun.
Reklam
Veda ya da Buda dinini Hint kültürünün ruhu, merkezi ve temel dayanağı saymadan, Hint kültüründen kim söz edebilir? Lao Tsu ve Konfüçyüs'ten söz etmeden -bunların sadece Eski Çin kültürü­ nün oluşumunda en etkili şahsiyet olduğunu kabul etmek değil, aksine bu eski milletin kültürünün ruh kaynağı ve temel ekseni ol­ duğunu kabul etmeden- Eski
Medeniyet kadından hayranlık duyulan veya kullanılan bir nesne yaratmış, ancak değer ve saygının hâmili olabilecek yegâne şey olan şahsiyeti ondan koparmıştır. Bu duruma giderek daha fazla şahit oluyoruz. Bu durumun en açık şekilde gözler önüne serildiği platform çeşitli güzellik yarışmaları ve mankenlik ve fotomodellik meslekleridir. Burada kadın
Sayfa 266 - KetebeKitabı okudu
Berlin-11 Ajansı
“Almanya, Atatürk’ün eserine ve mücadelesine hayrandır. Onda, tarihi eseri, hürriyeti seven bütün milletler için bir sembol olarak kalacak kudretli bir şahsiyet görmektedir.”
Sayfa 132 - İnkilâp Kitabevi - İstanbul, 2019Kitabı okudu
Medeniyet kadından hayranlık duyulan veya kullanılan bir nesne yaratmış, ancak değer ve saygının hâmili olabilecek yegâne şey olan şahsiyeti ondan koparmıştır. Bu duruma giderek daha fazla şahit oluyoruz. Bu durumun en açık şekilde gözler önüne serildiği platform çeşitli güzellik yarışmaları ve mankenlik ve fotomodellik meslekleridir. Burada kadın artık bir şahsiyet hatta neredeyse insan bile değildir. En iyi ihtimalle “güzel bir hayvan”dan biraz daha fazlasıdır. Medeniyet bilhassa anneliği aşağılamıştır. Hiç tereddüt etmeden, satıcı, manken, eğitici (diğer çocukların), sekreter, temizlikçi gibi meslekleri annelik vazifesine tercih etmiştir. Medeniyet anneliği kölelik ilan etmiş ve kadına bundan kurtuluş vadetmiştir. Medeniyet, kaç kadını aileden ve çocuktan ayırarak (ona göre “özgürleştirerek”) bir memur ya da işçi yaptığı ile ilgili bilgileri büyük bir gururla ilan etmektedir. Bunun tam tersi bütün kültür ezelden beri anneyi yüceltmiştir. Anneyi bir sembol, bir sır, kutsal bir varlık olarak addetmiştir. En güzel mısralarını, en dokunaklı tonlarını, en hoş tablo ve heykellerini ona adamıştır. Medeniyet dünyasında annenin sürgünü devam ederken, Piccaso büyüleyici tablosu Annelik'i resmediyor, bu muazzam methiyesiyle “anne”nin kültür için hâlâ var olduğunu ilan ediyor
Sayfa 266Kitabı okudu
Reklam
Medeniyet kadından hayranlık duyulan veya kullanılan bir nesne yaratmış, ancak değer ve saygının hâmili olabilecek yegâne şey olan şahsiyeti ondan koparmıştır. Bu duruma gi. derek daha fazla şahit oluyoruz. Bu durumun en açık şekilde gözler önüne serildiği platform çeşitli güzellik yarışmaları ve mankenlik ve fotomodellik meslekleridir. Burada
Sayfa 266Kitabı okudu
256 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
İlber Ortaylı’nın en iyi ve rahat okunan eserlerinden birisiyle karşınızdayız. Bugün farklı olarak uzun bir inceleme yapmak ve kitaptaki karakterler hakkında tek tek bahsetmek istiyorum. İlk bölüm Tarihten Portreler adıyla yayımlanmış olup Julius Caesar’dan Grigori Rasputin’e kadar yazılmış. İkinci bölüm Türkiye’den Portreler adı altında Kazım
Defterimden Portreler
Defterimden Portrelerİlber Ortaylı · Timaş Yayınları · 20171,663 okunma
Ankara'nın kültür­-sanat ve siyaset çevrelerinin iç içe olduğu bu dönemde, sonraları muhafazakar-milliyetçi-İslamcı çevrelerin sembol ismi olarak addedilecek olan Necip Fazıl'ın Bayar'la, CHP'yle, İş Bankası'yla ilişkisi ilk bakışta yadırganabilir. Ne de olsa on yıllardan beridir İslamcı anlatıda, 1934'ün kasvetli bir gece vakti İstanbul, Eyüp'te şairin müstakbel şeyhiyle karşılaşması ve birden dünyevi-bohem yaşam tarzından el etek çekmesi şeklinde tasvir edilmektedir. Fakat süreç aslında pek de öyle cereyan etmemiştir. Zaten burada konu edindiğimiz zaman dilimi şeyh Abdülhakim Arvasi ile şair Necip Fazıl tanışıklığının iki yılı devirdi­ği bir dönemdir. Dahası bu dönemde kadın bacaklarını Hz. İsa'dan yeğ tuttuğunu (1) söyleyen Necip Fazıl, Arvasi ile tanışıklığının onuncu yılında bile "Atatürk dirilecek­tir" diye methiyeler de yazacaktır. Dolayısıyla Necip Fa­zıl gibi sür-normal bir şahsiyet için doğrusal bir çizgide yürümekten bahsedilemez. 1: Necip Fazıl'ın şiiri şöyle biter: Boynuma doladığın güzel putu görseler İnsanlar öğrenirdi neye tapacağını. Kör olsam da açılır gözüm, ona sürseler İsa'nın eli diye, bir kadın bacağını.
Sayfa 138 - NfkKitabı okudu
100 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
31 saatte okudu
Kadı
Okumuş olduğum bu kitap gerçekten tahlil edilmeye değer gördüğüm bir kitap. Kadılar kitabı isminden de anlaşılacağı üzere kadıları anlatan bilimsel olarak değil de kültürel olarak yazılmış bir eser.. Zaten kitapta yazarın da değindiği üzere kadılar hakkında yazılan tek bilimsel eser İlber Ortaylı'nın "Hukuk ve İdare Adamı Olarak Kadı" kitabı. Kadı kısaca taraflar arasındaki uyuşmazlığı çözmeye memur kişilerdir. Kadı dürüst bir insan olmalıdır. Zira adaleti sağlamak için gerekli olan en önemli şey budur. Başta Osmanlı olmak üzere tarihin hemen her döneminde kadı önemli bir şahsiyet olarak değerlendirilmiş, incelenmiş ve hakkında makale, hikaye, fıkra ve pek çok yazı kaleme alınan bir sembol kişi olarak yer almıştır. İşte bu kitap kadı hakkında benim şu ana dek okuduğum en faydalı kitap oldu. Kitap bir iki saat içinde okunabilecek şekilde ince. Keşke bir kaç yüz sayfa daha olsaydı da okusaydım. İyi okumalar dilerim.
Kadılar Kitabı
Kadılar Kitabıİskender Pala · Kapı Yayınları · 2017248 okunma
39 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.