..
.
biliyorsun.
hâlâ birine âşık olabilirim.
sana hiç benzemeyen çocuklarım olur..
adının hiç anılmadığı bir hayat kurarım.
hayalimdeki yüzünü eskitir zaman..
Sevgili Bilge,
Bana bir mektup yazmış olsaydın, ben de sana cevap vermiş olsaydım. Ya da son buluşmamızda büyük bir fırtına kopmuş olsaydı aramızda ve birçok söz yarım kalsaydı, birçok mesele çözüme bağlanmadan büyük bir öfke ve şiddet içinde ayrılmış olsaydık da yazmak, anlatmak, birbirini seven iki insan olarak konuşmak kaçınılmaz olsaydı.
Sana ben anlatırdım
Şarkıların dilini.
Sen burada, sen burada olsaydın.
Gelirdi kulağına.
Unuttukça mutluyum.
Mutluyum unuttukça
Derdi bir ses, sıcacık..
Ama ben mutluluğa
İçimden inansaydım.
"O gün sen kafeye girdin, çıkmak bilmedin. Dışarda seni beklerken genç bi' oğlanla annesi yanaştı. Hocam bizim çocuk sınava girecek yardımcı olur musunuz dedi."
"Olsaydın bari, sevaptır."
"Yahu ben nasıl yardımcı olayım? Anlamam ben o işlerden diye durumu açıklamaya çalışırken başkaları da geldi. İş isteyen, çocuk isteyen, koca isteyen kim varsa doluştu etrafıma. Hocam da hocam diye başladılar kovalamaya. Sakalıma çaput bağlamaya çalışan bile oldu."
"Eee bu millet her sakallıyı hoca zanneder tabii. Başımıza ne geliyosa müstahak bize be."
ŞARKI
Sana ben anlatırdım
Şarkıların dilini.
Sen burada, sen burada olsaydın.
Gelirdi kulağına.
Unuttukça mutluyum.
Mutluyum unuttukça
Derdi bir ses, sıcacık..
Ama ben mutluluğa
İçimden inansaydım...
Sevgili Bilge,
Bana bir mektup yazmış olsaydın, ben de sana cevap vermiş olsaydım. Ya da son buluşmamızda büyük bir fırtına kopmuş olsaydı aramızda ve birçok söz yarım kalsaydı, birçok mesele çözüme bağlanmadan büyük bir öfke ve şiddet içinde ayrılmış olsaydık da yazmak, anlatmak, birbirini seven iki insan olarak konuşmak kaçınılmaz olsaydı. Sana,