Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alıcı ve sömürücü tipler, nesneleri dış dünyadan elde etmeyi umdukları için birbirlerine benzer. Oysa istifçi yönlenme onlardan temelden farklıdır. Bu yönlenme, insanların dış dünyadan elde edebilecekleri yeni şeylere çok az güvenmelerine neden olur. Bu gibilerin güvenliği, istifleme ve biriktirmeye dayanır. Onlar harcamanın kendileri için bir tehlike olduğunu düşünürler. Çevrelerini sanki koruyucu bir duvarla çevirmiş gibidirler. Ana erekleri bu duvarın içine dışarıdan olabildiğince çok şey getirmek, duvarın dışına ise olabildiğince az şeyin çıkmasına izin vermektir. Cimrilikleri para ve özdeksel şeyler konusunda olduğu kadar, duygular ve düşünceler alanında da geçerlidir. Onlar için sevgi, temelde bir maldır. Kendileri sevgi vermezler, ama 'sevilene' sahip olma yoluyla sevgiyi elde etmeye çalışırlar. İstifçi kişi çok kez insanlara, hatta anılara özel türden bir bağlılık gösterir. Bu gibilerin aşırı duygusallıkları, geçmişin onlara 'altın çağı' gibi görünmesini sağlar. Geçmişi şimdide sürdürür ve eski duygularla yaşantıların anılarına tutkuyla bağlı kalırlar. Her şeyi bilirler, ama hem kısırdırlar hem de üretici düşüncede yeteneksizdirler.
Bir çiçeği dalından koparıp seni seviyorum diyemezsin. Bunun adı sevgi değildir. Eğer onu gerçekten seviyorsan yaşamasına izin verirsin. Onu her gün sulayıp büyütürsün. Sevmek sahip olmak değildir, sevmek değer vermektir.
Reklam
En önemli verme edimi, maddi şeyler değil aksine insana özgü dünyadan bir şeyler vermektir. Bir kişi bir başkasına ne verebilir? Sahip olduğu en değerli şeyden, yaşamından, kendinden bir şeyler. Bu, tabii ki kişinin yaşamını bir başkasına adaması anlamına gelmez içinde yaşattıklarıdır vereceği şeyler, sevinç- lerini, ilgisini, anlayışını,
Sayfa 32
Şiddetsizliğin anlamı, içimizdeki olumluluğun ortaya çıkmasına izin vermektir. Genelde düşünme şeklimizi etkileyen benmerkezlilik, bencillik, açgözlülük, nefret, önyargı, kuşku ve saldırganlık yerine, bırakın üzerinizde sevgi, saygı, anlayış, takdir, şefkat ve değer verme egemen olsun. Sıklıkla insanların şöyle dediğini duyarız: "Bu dünya acımasız ve eğer hayatta kalmak istiyorsan sen de acımasız olmalısın". Ben, izninizle, bu düşünceye katılmıyorum.
Sayfa 15 - Remzi Kitabevi.//9.BasımKitabı okudu
"... Sevgi bir etkinliktir; edilgen bir olay değildir; bir şeyin içinde olmaktır, bir şeye kapılmak değildir. Sevginin etkin özelliği, en genel biçimde şöyle tanımlanabilir: Sevgi vermektir, almak değildir..."
Geçmişin başarısızlıklarıyla Yapabileceğimiz En İyi Şey, Onların Tarih Olmasına İzin Vermektir.
Reklam
—Sevginin ne olduğunu bile bilmiyorum -Olsun ben biliyorum.Aslında sevgi kendinden önce başkasının ihtiyaçlarına önem vermektir. |Frozen (Karlar Ülkesi 1)
"Eğer Yakın Bir İlişki Geliştirmek İstiyorsak, Birbirimizin Arzularını Bilmemiz Gerekir. Eğer Birbirimizi Sevmeyi Diliyorsak, Diğer Kişinin Ne İstediğini Bilmeye İhtiyacımız Vardır. Geçmişin Başarısızlıklarıyla Yapabileceğimiz En İyi Şey, Onların Tarih Olmasına İzin Vermektir."
Gözle görülmez, ama göz önünde.
Hayır, kelimeler söylenmediğinde ve sükunet sağlandığında eğer sessizlik dinlenirse bazı şeyler düzelebilir. Ancak ya bir gün söyleyemediklerim yüzünden doğru bildiklerimi unutursam, kaybedersem diye endişeleniyorum.. çünkü bazılarının sesslizliğini kendilerinden başka dinleyeni olmaz. Aslında bu yeterli. Ancak sadece bazen değer verdiklerine
♤Geçmişin Başarısızlıklarıyla Yapabileceğimiz En İyi Şey, Onların Tarih Olmasına İzin Vermektir. "Kaç insanın dün yüzünden her yeni günü berbat ettiği beni hayrete düşürür."
Reklam
"Sevginin doğası vermektir; almak değil. Seven verir. Sevilen seviyorsa, o da verir."
Sayfa 125Kitabı okudu
Sevdiğini belli et, gizlemek başkalarına fırsat vermektir." | Necip Fazıl Kısakürek
Fakat ebeveyn olmak, temel ihtiyaçları karşılamanın yanı sıra çocuğa güven ve sevgi de vermektir.
Sayfa 360
Hepimizin en doğal hakkı, bu dünyada var olmak, var olurken mutlu olmak ve mutluluk vermektir. Mutluluğun yolu ise ihtiyaçlarımızın karşılanmasından geçer. Bunu sağlamak için öncelikle kendimizi nasıl durdurduğumuzu ve hangi öğretilere göre davrandığımızı anlayabilmek önemlidir. En önemlisi de şu sorulara cevap verebilmektir: Gerçekten böyle davranmak istiyor muyum? Böyle davranarak sevgi, saygı, takdir, güvende veya ait olma, kendini gerçekleştirme ve eğlenme ihtiyaçlarımı karşılıyor muyum? Benim için önemli olan kişilerin bu ihtiyaçlarını karşılamaları için ben neler yapıyorum?
Sayfa 211Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.