"Bir denklem düşür sonra
İki bilinmeyenli bir şehre
Çatlaşın göğsü bir aşığın
Kadrinin kadim ağrısı
Zarf-i yara olarak kalsın
Dilinde adım
Zülfünden yaralar eksilt
Dizelerimden..."
İbrahim Kılıç
~•~
Gökyüzüne bak ve denize, dağlara bir de. Yavaşla biraz. Bulutları dinle, yapraklara anlat, dalgalarla dertleş. Yağmur yağarken ellerini iki yana aç, başını göğe tut, bir şiir oku. Kar yağarken de vaziyet aynı, şiir üç olacak.
~•~
Ey yâr-ı kadîm-i bî-mürüvvet
Senden edeyim biraz şikâyet
Reddetmek için aratma hiç laf
Yok sende birazcık insaf
Sen bizden utanma mektubunu kes
Biz bekler iken gârib ü bîkes
Yaz sonra da bir buçuk sahife
Envâ'-ı bahâne vü lâtife
Benden yana bakma hiç kusûra
Ben burada yabancıyım şuûra
Ünsiyet edince Avrupayla
Sarhoşluğa başladım birayla
Deryâ gibi raksa rağbet ettim
Kızlarla temâsa rağbet ettim
Bir bar köşesinde postumuz var
Birkaç sarı saçlı dostumuz var
;)
Hasan Hüseyin Şiiri'ne Giriş*
*
*Bu yazı, derginin şu sunu yazısıyla yayımlanmıştır:
''Kardeş saydığımız bir dergide, dergimizin sürekli yazarları arasında bulunan Hasan Hüseyin üstüne bir polemik yazısı yayınlandı. Bunu bir sorun yapmadan, ama tarihin yargıcına inanarak, bu uzun incelemeyi derginin dar olanakları içinde Hasan