Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Unutulmaz bir yetenek Ümit Yılbar
1988 yılında Pentagram Grubu’na katıldı. Kıvırcık uzun saçları, küpesi ve simsiyah kıyafet tercihi yer yer başına talihsiz olaylar getirmişti. Öyleydi ya siyah giyen satanist, küpe takan başka bir şey, her şeye bir yaftası vardı ağzı olunca konuşmayı kendine hak görenlerde. Ümit Yılbar 1993 yılında siyahları çıkarıp yeşilleri giydi. Yedek
Vatan dedikleri yangın yerinde İnsanlığa hâlâ imanın mı var? 
Neyzen Tevfik
Neyzen Tevfik
Reklam
YASAKLI KİTAPLAR LİSTESİ Farklı ülkelerde çeşitli zamanlarda iktidarda bulunanlar tarafından siyasi, toplumsal, dinî veya ahlaki motivasyonlarla süresiz olarak ya da belirli bir süre için satışına, dağıtımına veya erişimine engel olunmuş, basılıp dağıtılmış olanlarının da toplatılmış olduğu kitaplar dünya üzerinde hep olmuştur. Birçok durumda
Burda yalan para eden biricik iştir, Burda her şey bir yapmacık, bir gösteriştir. Kimi coşar din uğruna geberir, yalan! Kimi gider vatan için can verir, yalan! Bir filozof yetmiş eser yazar, yalandır; Bir kahraman istibdadı ezer, yalandır. Şairlerin büyük aşkı fani bir kızdır,
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
Girdiler evlerimize Çirkindiler Korkaktılar Yarınsızdılar Geldiler itilerek Girdiler irkilerek Kararttılar gecemizi Isırdılar karanlıkta Kanattılar türkümüzü Kırdılar çiçekli dallarımızı Tükürdüler içine ekmeğimizin Ağrıttılar ağrımızı Ağrıttılar vatan vatan Ağrıttılar dünya dünya Ve çekip gittiler Kanlı izler bırakarak Göğümüzün merdivenlerinde
Hasan Hüseyin Korkmazgil
Hasan Hüseyin Korkmazgil
Ablukadayım! Devlet adına teslim ol, Anonslar yapılmakta Herşey vatan için, bir tetik daha çekilecek birazdan biliyorum. Bir polis sövüşüyor bana, Erkeksen kaçma! Oysa en çok kadınlar kaçmalı; Irzlarını anne olma öncesinde. Omzumda bir sevgili ağırlığı , Cebimde annemin çığlığı, Koynumda dağınık bıraktığım sıcak yatağımın kokusu, Genzimi kışkırtan soğuk bira tadı. Şimdi kemikleri kırılmış hangi dağa sığınsam bilmiyorum . Sokaklar suskun, Çok uzaktan bir köpek sesi, yırtıyor gecenin sessizlik perdesini . Bir polis namlusu seslendi bana ve kan sıcaklığı okşadı bedenimi. Göz kapaklarım saçıma tutunuyor, Dudaklarımdan sevgilime koşarak; Hoşçakal taşıyan tedirgin bir tebessüm. Morgda dağınık saçlarımla, annemi beklerken; Sevgilim, yaşımı fısıldıyor kulaklarıma...
Reklam
İSTİKLÂL MARŞINI ANLAMA VE ANLATMA ETKİNLİĞİ SONUÇ
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ KAHRAMAN ORDUMUZA 👉1-Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak; İstiklal Marşımız "korkma" diye başlar. Biliyorsun ki bu, Resûl-i Ekrem'in Sevr mağarasında Ebû Bekir'e söylediğidir. Bunlar tesadüf değil." (İsmet ÖZEL) İstiklâl Marşı'nın ilk kelimesi KORKMAdır. Buradaki korku ne can
Bu kirlenmiş dünyayı yaşanılır kılan nedir bilir misin? Çünkü; bu dünyanın ve bu toprakların: "İncinsen de incitme" diyen Mevlana'sı, "Yaradılanı sev, yaradandan ötürü" diyen Yunus'u, "Dili,dini,rengi ne olursa olsun iyiler iyidir" diyen Hacı Bektaş Veli'si, "Ne mutlu eğri zamanda doğru yerde
İkinci Dünya Savaşı sıralarında Sovyet Rus zulmüyle vatan Kırım’dan sürülerek Fransa’da kimsesiz ve fakir bir hayat yaşamak zorunda kalan, kendisini Sen Nehri’nin sularına bırakarak vatan hasretinden yaşamına son veren Kırım Tatarı Buğra Alpgiray’ın bedeninin üzerinden çıkan şiir: “Paris Akşamları”. Vatan Kırım’a olan hasretini Sen Nehri'nde intihar etmeden önce kaleme alan Alpgiray’ın Azerbaycanlı Mehmet Ağaoğlu’na ithaf ettiği “Paris Akşamları” şiiri, Türkiye’de ilk kez “Bozkurt” dergisinin 1972-Mayıs sayısında yer aldı. Türk dünyasının ve Kırım Tatarlarının Sovyet Rus zulmünü en ağır şekilde yaşadığı 2. Dünya Savaşı sıralarında vatan Kırım’dan sürgün edilen Kırım Tatarı Buğra Alpgiray, yapayalnız ve fakir bir hayat sürdüğü Fransa’nın başkenti Paris’te vatanına olan hasretine dayanamayarak 1947 yılında hayatına son vermişti. Kendisini Paris’teki Sen Nehri'nin sularına bırakan Kırım Tatarı Alpgiray’ın Fransız polisleri tarafından bulunan cansız bedeninin üzerinden çıkan evraklarda “Paris Akşamları” adında kaleme aldığı bir şiir bulundu. Alpgiray, “Paris Akşamları” şiirinde yurduna, milletine olan özlemini ve Fransa’da yaşadığı gurbet hayatını kaleme almıştı.
“Onlar ümidin düşmanıdır, sevgilim, akar suyun meyve çağında ağacın, serip gelişen hayatın düşmanı. Çünkü ölüm vurdu damgasını alınlarına : - çürüyen diş, dökülen et-, bir daha geri dönmemek üzere yıkılıp gidecekler, Ve elbette ki, sevgilim, elbet, dolaşacaktır elini kolunu sallaya sallaya, dolaşacaktır en şanlı elbisesiyle : işçi tulumuyla bu güzelim memlekette hürriyet. Bursa da havlucu Recebe, Karabük fabrikasında tesviyeci Hasana düşman, fakir köylü Hatçe kadına, ırgat Süleymana düşman, sana düşman, bana düşman, düşünen insana düşman, vatan ki bu insanların evidir, sevgilim, onlar vatana düşman...” Nazım Hikmet Ran
Reklam
İstiklal Marşı: Bir Milletin İman ve Direniş Destanıdır.
🇹🇷İstiklal Marşımız, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesini en güçlü şekilde ifade eden, vatan sevgisi ve direniş ruhunu yücelten bir destandır. 12 Mart 1921 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilmiştir. Bu anlamlı şiiri yazan Mehmet Akif Ersoy, milli bir şair olarak Türk milletinin kalbinde özel bir yer
bir garip şiir senfonisi
Var mı okuduğumuz şiirin bir anlamı? Hayatımızda bir düşü olmadığında, kifayetsiz sözler kalmaz mı yarına, gece bugün daha sabaha varamamışken.. Şarkılar da anlamsız kalırmış ya hani, yazan kendince duygularını yüklermiş bir masala, farketmemişim bugüne kadar anlamsız kalmış, sabahı beklerken gece.. Dinlediğim şarkı da seninle anlam
Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt hainiyim, ben vatan hainiyim. Vatan çiftliklerinizse, kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan, vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan, vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın, fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan, vatan tırnaklarıysa ağalarınızın, vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa, ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan, vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası, Amerikan donanması topuysa, vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan, ben vatan hainiyim. Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla: Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran
Yağmur yağsın isterdim bu sabah Merhaba soylu sevdam merhaba İpil ipil düşşün betona Merhaba sevgili vatan merhaba Ve uçuk gece guvercini Nazlı nazlı uçsun buluta merhaba Bütün sabahların bu saati En fazla sevdiğim vakit Son kez merhaba AHMET KAYA
Cenk Yürüyüşü
Sen yürürken aheste Konak oldu kereste Suni altın kafeste Bu yatan vücut mudur? Hasma çatık kaşında Helal kokan aşında Omzundaki başında
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.