Ölünecek Bir Yer
Bir yüzyıl öncesinin Amerikan psikiyatrisinde zalim efendilerden kaçan siyah kölelerin "akıl hastası" olarak etiketlendiğini, kölelikten kaçışın bir akıl hastalığı olarak adlandırıldığını hiç duymuş muydunuz? Beyaz efendilerin sunduğu nimetleri kadirbilmezlik gösterip reddedenler, olsa olsa akıl hastasıdır, vahşidir veya barbardır, değil mi ya? Rilke, eşsiz romanı Malte Laurids Brigge'in Notları'na şöyle başlar: "Demek buraya yaşanacak yer diye geliyorlar, burası ölünecek yer deseler daha doğru." Atlanta üzerinde gökyüzü siyaha çalıyor. Dün plantasyonlarda can veren, bugün uyuşturucuya alıştırılarak şuça itilen siyahların âhı, burayı "yaşanacak değil, ölünecek bir yer" kılıyor.
Sayfa 204Kitabı okudu
çünkü beyaz bir gemidir ölüm siyah denizlerin hep çağırdığı batık bir gemi sönmüş yıldızlar gibidir yitik adreslere benzer ölüm yanık otlar gibi. Sen bu şiiri okurken ben belki başka bir şehirde ölürüm.
Reklam
Okulda sürekli renkli, marka ve cıvıl cıvıl giyinen bir kız düşünün. Ne kadar sevimli ve şirin değil mi? İnsanlara gülümsemese bile kimse onu yanlarına konuşmaya yaklaştığında dışlanmaz. Kimse onu istememezlik yapmaz. Çünkü o renkli giyiniyordur ve iyi görünür size. Belki de asıl kötülük, asıl şeytan odur, nereden bilebilirsiniz ki? Sadece yargılayabilirsiniz. Bir de siyah giyinen, saçlarını hep açık bırakan ve yüzünün önünden çekmeyen bir kız düşünün. Aşağıdan başlıyorum: Siyah botlar, siyah bir pantolon, siyah bir tişört, siyah bir ceket, uzun koyu renkli saçlar, siyah bir sırt çantası, siyah defterler, siyah kalemler… Gözleri lens olsa bile siyah. Her şey siyah. İşte o kız, melek olsa bile kimse ona yanaşmak istemez. Şeytan gibi, mazoşist gibi ve hatta terörist gibi görünür etraftakilere. Dışlanır. Silikleşir. Onunla göz göze gelen somurtur, belki korkar, hatta korktuğu için kötü duruma düşürmeye çalışır… Ama asıl iyi, asıl melek odur. Peki insanlar ne yapar? Yargılar. Sadece yargılar. Çünkü giyim tarzınızı bile değiştirmeniz beklenir sizden, sırf o önyargılı bakışları kendinizden uzak tutmak için.
Sayfa 103
Bir piyanonun 88 tuşu vardır ve bu tuşların 36'sı siyah ve gün geriye kalanlar beyazdır. Beyazlar ana notalar, siyahlar ise diyez ve bemol olmak üzere ara notalardır. Piyanonun tuşları sınırlıdır ama bunu çalan insan ondan sınırsız melodiler çıkarır. Yanında sadece bir atışlar olsaydı karşımızda kulağa hoş gelmeyen, kısır, basit, anlamsız, zevksiz asla mükemmel olmayan bir melodi çıkardı. Siyah tuşlarsız müzik yapmak 7 rengi hiç karıştırmadan bir resim tablosu yapmak gibi olurdu. Hayatta bir piyanoya benzer tuşlar ise esmaül hüsna'ya. Beyaz tuşlara Cemali, az olan siyah tuşlar ise celali remzeder. Hayat bu zıtlıkların üzerine kurulmuştur. Beyaz tuşlarının siyahlarından çok fazla oluşu Allah'ın rahmetinin gazabını geçtiğini gösterir.
...."beyaz uygarlık" bir beyazın, özellikle de bir beyaz kadının bir siyah ile ister iyi ister kötü niyetli olsun herhangi bir ilişkisi olabileceğini hiç, ama hiç kabul etmeyecekti. Çünkü bunu kabul ettiği anda "beyaz uygarlık" çöker ve onu hiçbir şey kurtaramaz.
Bir piyanonun klavyeleri gibi, öğrenciler arasında da beyaz ve siyah tuşlar vardı. Kusursuz, majör ve anlaşılır notalar ile bozuk, minör ve anlaşılmaz notalar. Işığı, yalınlığı simgeleyen müzisyenler ile acıyı simgeleyen müzisyenler; yaralı kuşlar. Birinciler, yani ışığı, yalınlığı simgeleyenler müziği bir kamusal görev olarak seçmişlerdi. Birçoğu orkestralarda çalışan müzisyenlerin oğullarıydı ve onlar da, fagot, alto saksofon ve trombon gibi orkestra enstrümanlarını seçmişlerdi. Diğerleri, şair ruhlu olanlar, piyano, keman, viyolonsel çalıyorlardı ve intihara eğilimliydiler. Beyaz tuşlar siyah tuşlardan daha yeteneksiz değildi. Tam tersine. Müzik parmaklarının altından akıp gidiyordu. Onlar için, mükemmel bir kulak, armoni duygusu, virtüözlük nefes almak, yürümek gibiydi. Siyah tuşlar tutkuyla çalıyorlardı, ama teknikleri genellikle yetersizdi. Bir anlamda, çok da tuhaf olsa da, beyaz tuşlar “müzik” demekti. Bu onlar için bir sorun değildi kuşkusuz. Erkek öğrenciler açısından fazla bir sorun da arz etmiyordu. Siyah tuşlar müziğin karanlık bölgesiydi.
Reklam
141 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.