Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Nedir bu Güçlü Kadın?
Bu aralar gündemde olan bir şey hakkında konuşmak istiyorum. Özellikle fantastik kitaplarda ana kadın karaktere bir güçlü kadın yükleme furyası var ve bunu sadece iyi savaşması, laf sokabilmesi gibi unsurlar üzerinden yapılandırıyorlar. Bence güçlü kadın dediğimiz kişi sadece iyi savaşıyor olmamalı, güçlü kadın olmak için başkalarına korku salmamız gerekmemeli. Güçlü kadın ağlar da, güler de, hata da yapar vb. Güçlü kadın kimdir biliyor musunuz bir örnek vereyim
Çalıkuşu
Çalıkuşu
bu kitaptaki Feride'dir güçlü kadın. Yazarlar karakter güçlü olsun diye onları acımasız yapıyor ama güçlü kadınların merhametli olduğunu unutuyorlar. Kadın karakterlerine yıllarca taşıdıkları bir intikam duygusu yüklüyorlar ama güçlü kadınların bir olayı aşıp içinde öfke değil de rahatlama hissi taşıdıklarını unutuyorlar. Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz, sizce güçlü kadın sadece iyi dövüşebilen kadın mıdır, ağlayan kadınlar güçsüz müdür?
Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz?
Threads neden kapanıyor ki ben eğleniyordum orada sksmelw
Reklam
Ego ve ruhun istekleri
Siz ne düşünüyorsunuz? Bana göre ego da istese ruh ta istese farketmez. Hareket olmadan bunlar sadece düşünce ve istekten ibarettir. Ego, ruh, nefs, akıl vs istekler soyut kavramlardan ibarettir. Somut hale getirilmeyen her soyut eylem, uyanıkken rüya görmeye benzer. Yani kişi uyanıkken de rüyadadır. Egonun ve ruhun isteklerini beyin hareket et komutuyla makinaya yani bedene hükmettiremiyorsa, sadece düşünceden ibaret kalır. En azından dile veya ele vurmalı ki ortaya bir eser çıksın. Ortaya çıkmamış, somut hale gelmemiş hiçbir şeyin kıymeti yoktur.
Çocukluğumda içinden çıkılmaz bir kafa karışıklığıyla, ergenliğimde güçlü bir öfkeyle şimdilerdeyse garip, huzurlu, anlayışlı bir kabullenişle irdeliyorum özgür iradeyi. Olmak zorundadan olmalıydıya sonrasında ise olabilirdi belki de diyerek kabul ediyorum olmadığını. Özgür irade yalnızca bir yanılsamadan ibarettir. Tıpkı tanrı gibi o da
Yeni kitaplarım geldi belladonna hapishane sifacisi bir kabusa dalmak ve kiraz ağacının ikincisi siz bu kitaplar hakkında ne düşünüyorsunuz
beni dolandıranlara ithafen
evet, gecenin bir yarısı dolandırıldığım kesinleştiğine göre uyuyabiliriz. Öncesinde iki çift lafım olacak yani lafın gelişi yoksa birkaç cümle çıkar içimdeki sinirimsi acıma duygusundan. Bir arkadaşımın doğum günü hediyesi olarak çok sevdiği abisi ile karakalem portre çizimi yaptırıyordum. Çalışma nasıl gidiyor diye sordum cevap yazmayıp beni engellemişler. Dolandırılmak ne şımarık bir kelime imiş kandırıldım diyeyim bari. N'oldu şimdi büyük adam mı oldunuz? Sırf sevdiğim bir insan mutlu olacak diye kendimden kısıp biriktirdiğim, yorularak kazandığım para ile ne yapmayı düşünüyorsunuz mesela? Çaldığınız para beraberinde ahlâkı, insaniyeti de alıvermiş gitmiş. Müsterih olunuz ki böyle bir muameleye maruz kaldığım için insanlara olan güvenimi kaybetmeyeceğim, insanlara "acaba" şüphesi ile bakmayacağım. Daha tedbirli olacağım evet, sizi siber suçlara şikayet etsem sonuç alamayacağımı biliyorum. Çünkü bu seküler yaşamda ponçik kalbimin hevesinin, arkadaşımın yüzündeki mutluluğu hayal etmemin aldatılmasının bir ehemmiyeti yok. Siz bilirsiniz abiler bana yakışanı yaptım, duamda ıslahınızı diledim. İsterdim ki böyle tatsız bir şekilde bitirmeyelim mevzuyu. Nasibimde varmış, nasıl içime dokundu bilemezsiniz tabi. Başkasının parasına bu şekilde sahip olmaya tenezzül etmek acınası bir durum bilmem farkında mısınız? Ah ahh çok yazık çok, bir damla gözyaşıma bile yazık🤦🏻‍♀️
Reklam
MERAK ETTİĞİM BİR SORU
Sizce hediye alan biri, o hediyeyi bir başkasına hediye edebilir mi? Benim cevabım hediye edilemez. Siz ne düşünüyorsunuz?...
İnsanı yavaş yavaş öldüren şeyler 1- Aldatılmak 2-İşsizlik 3-Hayal kırıklığı 4-Karşılıksız aşk 5-Gelecek kaygısı 6-Yanlış kişiyle evlenmek 7- Hayırsız evlat Daha eklenip çıkarılabilir. Siz ne düşünüyorsunuz?
Aynı gögün uzak yıldızları kitabına basladım.. Necip fazıl Nazım Hikmet pek okumasamda merak ettim.. Siz ne düşünüyorsunuz bu kitap hakkında?
Sanat ne içindir?
Geçmişten günümüze hep, 'Sanat, sanat içindir.' ya da 'Sanat, toplum içindir.' akımını hep duyduk. Yaşanılan zamana göre ikisinin de etkisi vardı. Ancak ben bu zamanı gözlemlediğimde, insanların yaptığı sanatları kendini geliştirmek ya da mutlu etmek istediği için yaptıklarına denk geldim. Kendimde bile bunu fark ettim. Bir sanat yapıyorsam o toplum için ya da sanat için değil de beni mutlu etmesi için. Yani burada demek istediğim sanki çağımız 'Sanat, benim içindir.' akımında. Burdaki benim ifadesi kendiniz yani bir birey olarak insan. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Reklam
Kitaplara Kısıtlama Getirilmesi
Dün
Oğuz Atay
Oğuz Atay
'ın
Korkuyu Beklerken
Korkuyu Beklerken
kitabını okurken fark ettim, daha doğrusu iyice dank etti, insanların psikolojik durumlarına göre kitaplara bir belirteç getirilmeli, filmlerde yapılan "şiddet-korku-aile" gibi bir kısıtlama. Mesela ben, ergenlik dönemimde oğuz atayı okusaydım melankolik ile derin depresyon arasında sıkışıp kalırdım. Duygusal birisi olsaydım
Uğultulu Tepeler
Uğultulu Tepeler
kitabı beni yerle bir ederdi. Siz ne düşünüyorsunuz?
1.261 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.