1. Schopenhauer - Say yayınları dizisi
2. Schopenhauer - İsteme ve Tasarım olarak dünya
3. Schopenhauer - Aşkın metafiziği
4. Rudiger Safranski - Felsefenin yaban yılları( Schopenhauer biyografisi)
5. Nietzsche - Böyle buyurdu zerdüşt
6, Nietzsche - Putların Alacakaranlığında
7. Nietzsche - İyinin ve kötünün ötesinde
8. Nietzsche - Ecce
Birine haddinden fazla mı aşıksın? O zaman onunla evlen. Aşırı tutkulu bağdan sağalmak için sıkıcı günlük alışkanlıkları bu bağın yerine koyarak ilişkini ritüel hale getir.
Sayfa 160 - SEL Yayıncılık/Düşünsel Türkçesi: Arda Çiltepe Birinci Baskı 2013
“ Çin’de, eğer birinden gerçekten nefret ediyorsanız, ona “inşallah ilginç zamanlarda yaşarsın.”diye beddua edilirmiş.
2003’te eski ABD savunma bakanı Donald Rumsfeld biraz amatörce, bilinen ve bilinmeyen arasındaki ilişki hakkında felsefe yapmaya girişti:
“Bilinen bilinenler vardır.
Bunlar bildiğimizi bildiğimiz şeylerdir. Bilinen bilinmeyenler vardır.
Yani, bazı şeyler vardır ki bilmediğimizi biliriz.
Fakat bilinmeyen bilinmeyenler de vardır.
Bunlar bazı şeyler ki bilmediğimizi bilmeyiz.”
Onun eklemeyi unuttuğu önemli bir dördüncü tanım var:
‘bilinmeyen bilinenler’,
bildiğimizi bilmediğimiz şeyler.
Negatif dış ticaret bilançosu ABD’nin üretici olmayan bir yırtıcı olduğunu gösteriyor. Kendi tüketimini karşılayabilmesi için diğer uluslardan günlük bir milyar dolar para akışına ihtiyaç duyuyor ve böyle olduğu için dünya ekonomisini evrensel Keynesci bir tüketim toplumu çerçevesine hapsediyor. Aslında antik çağda Roma’ya ödenen aşara benzeyen bu para akışı karmaşık bir iktisadi mekanizmaya dayanmakta. ABD’ye sabit bir merkez olarak güven duyuluyor; o kadar ki petrol üreten Arap ülkelerinden Batı Avrupa ve Japonya’ya ve hatta şimdi Çin’e dek tüm diğer ülkeler kâr fazlalarını ABD’ye yatırıyorlar. Bu güven, esasen ekonomik değil ideolojik ve askeri olduğundan ABD için sorun kendi imparatorluk rolünü haklı göstermek – bunun için daimi bir savaşa, yani “teröre karşı savaş”a ihtiyacı var ki kendini diğer tüm “normal” (“haydut” olmayan) devletlerin koruyucusu olarak takdim edebilsin.
YouTube kitap kanalımda Yusuf Atılgan'ın kitaplarını filozof ve psikanalistlerle yorumladım: ytbe.one/N7qPdz3QdlE
Oedipus kompleksi : Erkek çocuğun annesine duyduğu aşırı sevgi sonucunda babasının yerine geçme isteğinin saplantı hali.
Nekrofili : Canlılar yerine ölülere yönelik bir cinsel istek duyma hali.
Zoofili : İnsan ve hayvan
Yeni bir şey icat ederek tamamen yeni bir sektör yaratan ilk büyük şirketlerin (örneğin, Windows yazılımıyla Microsoft) ya da belli bir markayı var etmeye odaklanan diğer şirketlerin (örneğin Coca-Cola) aksine WalMart daha önce kimsenin akıl edemediği bir şey yaptı. Ekonomik baskı altında olan Amerikan işçi sınıfını ve alt-orta sınıfı cezbetme amacıyla yeni bir Ucuzluk İdeolojisini bir marka haline gelecek şekilde paketledi. Sendikaları kesinkes yasaklamasıyla bağlantılı olarak fiyatları düşük tutmaya ve uzun süredir zor hayatlar yaşayan işçi sınıfından müşterilerinin alışveriş sepetlerindeki ürünlerin sömürüsüne ortak olmuş olmaktan aldıkları tatmin duygusunun artmasına öncülük etti.
Tarkovski’nin son iki filminin sorunsalı: Her ikisi de sahte ve yanıltıcı bir fedakârlık üzerine odaklanmıştır. Tarkovski’nin kendisi böylesi bir sıfatı kabul etmese de kahramanların hissettikleri içtepi anlamsız bir fedakârlık jestini yerine getirir. Ki bu da en saf haliyle süperegonun alanıdır.