Özellikle seçmesem de son dönemde okuduğum kitaplar 2. Dünya Savaşı Hitler ve soykırım üzerine denk geldi. Fark ettim ki savaşı hep elbette ki en büyük mağdur yahudi halkı üzerinden okumuşum. Ama ya Alman halkı onlar hiç mi acı çekmedi açlık yokluk soğuk görmedi. Ya koca yürekli Hubermann ailesi ya zavallı Rudy ya savaşa iki oğlunu kurban veren Bayan Holtzapfel hiç mi savaşın acı yüzüyle tanışmadı. Kitap Hırsızı savaşı hem Alman hem Yahudi halkı tarafından işlemiş Munih'te Himmel sokağında Liesel'in evinde nasıl cereyan ettiğini de bizlere göstermiş.
Uslup olarak da çok beğendim. Kitap bir anlatıcının anlatımı ile başlıyor. Görevi dolayısıyla her an her yerde olması gereken anlatıcı bizleri kendisiyle beraber savaşın etrafında dolaştırıyor. İlk bir kaç sayfa anlamsız görünen sözlerle başlıyor ama hemen sonra onun kim olduğunu anladığınızda her şey oturuyor ve kitap akıp gitmeye baslıyor.
İlginç farklı ve çok güzel bir eser. Kesinlikle tavsiye edilir.
Kitap HırsızıMarkus Zusak · Martı Yayınları · 202112,6bin okunma
Meryem'i okurken yaşadım. Onunla birlikte mücadele ettim, bazen onun yerine ağlayıp, onun yerine öfkelendim. Meryem bir yerlerde solan onca çiçeğin sesi gibi çınladı kulaklarımda. Tam da kadınca bir mücadeleydi onun mücadelesi, temiz ve güçlü...
Gerçek hayattan oluşu, bir çocuğun kaleminden tertemiz duyguların aktarımı ve yazarın akıcılığıyla bir nefeste bitirdim. Çok derin duygularla ayrıldım kitaptan, son sayfayı çevirirken bir sayfa daha olmayışı bir boşluk bırakmadı değil. Çocuklarımıza gösteridiğimiz ilgiyi ve göremediğimiz coğrafyaları sorgulattı bana. Genel olarak güzeldi, okunması gerekenler arasında.
Ben MeryemAlişan Kapaklıkaya · Yediveren Yayınları · 2023175 okunma
26.05.2024
Yargı modumu zor bela kapalı tutuyorum bugün. Hayat bir ÖNCELİKLER silsilesidir ve ben bazen belki de BENCİLce başkalarının önceliklerine tahammül edemiyorum. Beni rahatlatan tek şey bir zamanlar bazı önemsizlik'leri önemseyecek kadar aptal bir hayatım olması. Neyse.
Ya sabır diyerek incelememe başlıyorum, inşallah ona buna
Yazmaya nereden başlasam diye düşündüğüm, karar veremediğim, ifade edebilmek için sayfalarca yazı yazılması gereken bir kitap.
Kitabı bitirmem çok uzun sürdü ve çok yordu. Ama gerçekten değdi. Onlarca okunacak kitabın veremeyeceği şeyleri, Dostoyevski tek seferde vererek bu yorucu yolculuğu adeta ödüllendirmiş. Çöldeki bir vahaya, kitap sonunda
"İhtiyarlamak bir ihtiyarın yaptığı değil, maruz kaldığı şeydir."
Fournier, 60 yaşında hissettiği ihtiyarlığın iyi ve kötü yanlarını kendine özgü mizahi bir dille anlatıyor. Gençlere ve yaşıtı ihtiyar delikanlılara cesur öğütlerini de ekliyor.
Kitapları arasında en kalını gibi gözüksede en ince olanı diyebiliriz. 220 sayfalık kitabın sadece sağ tarafını, çoğunlukla da sayfayı doldurmadan yazmış ve 34 sayfası da tek cümlelik sayfalar... Kitabın tümü yaklaşık 50 sayfa olur...Kitap okumaya yeni başlayanlar, kitaba odaklanamayanlar için iyi bir başlangıç ve motivasyon kitabı olacaktır..
Hermann Hesse Dünyadaki bütün görüntüler bir simge, her simge de açık bekleyen bir kapıdır;insanın ruhu hazırsa geçer kapıdan,dünyanın nabzının attığı o can evine ulaşabilir,senin ve benim,gündüzlerin ve gecelerin tek bir nesneye dönüştüğü yerdir burası.Hayatında bir an gelir,her insan
Selam Kitap Dostları,
Uzun süredir kitap okuyamadığım bir dönemden beni çıkaran seri ile devam ediyorum. Beni tekrar fantastik evrene döndüren ve sihrin, kardeşliğin ve büyülü özgün bir evrenin içine bodoslama dalmamı sağlayan serinin giriş kitabı Caraval bitince içimde tutamadım hissettiklerimi ve geldim.
Yoruma geçmeden önce, bu seri neden çok
#BENİSORARSAN
#GÜLTENAKIN
#YKY
2. baskı: İstanbul, Haziran 2014
74 Sayfa
Bu sıralar şiir kitabı okumayı ,öyle böyle değil, bir hayli abarttım. Nasıl denir? Ne kadar iyi şair, ne kadar iyi şiir varsa hepsini okumak, hepsini tekrar tekrar okumak, şu kısacık ömüre birkaç dize fazladan sığdırabilmek isteği olsa gerek.
Bunun yanı sıra, şiirle
Tek kelimeyle mükemmel bir kitaptı. İlk başta 720 sayfa olduğu için sıkılacağımı sandım özelliklede okul kurgusu olduğu için ama su gibi akıp gitti bütün olaylar. Sayfaları çevirdikçe karakterleri benimsiyor olayların
içinde kayboluyordum. Yazar başarılı biçimde duyguları ve olayları bize anlatıyor ve bunu sıkmadan yapıyor.
Johnny aşırı sevimli bir karakterdi. Asla yanlışı olmadı kıran yıkan erkek karakterlerden değildi. Shannon içine kapanık bir kızdı ama yinede onun da bir bakıma güçlu olduğunu sadece yaşadıklarının yaşına göre fazla olduğundan o şekilde tepkiler vermesi gayet normaldi. ikisinin uyumu ise inanılmazdı. ilk başta aşkı okumaz smut yerler çok olur diye korksamda neredeyse hiç yoktu ve bu kitabı daha da üst
seviyeye çrkardi.
Aşırı güzeldi ve benden tam puan aldı kesinlikle. Bu zamana kadar okuduğum iyi kurgulanmış ve sıkmadan okuyucuyu kitaba bağlayan okul kurgusu hiç okumamıştım. Aşırı sevdim ikinci kitabi merak ediyorum tam yerinde son oldu onu da en kısa sürede okumayu planlyorum.
Seriye başlamadan önce baş karakterin Rhys olduğunu biliyordum ama ilk kitapta erkek karakter olarak Tamlini okuyunca afallamıştım ilk kitabın sonunda Tamlin ve Feyre benim için gayet iyilerdi o yüzden baş karakterin değişmesinden çekiniyordum okurken sevemiyeceğimi düşünmüştüm ama kitaba başladığımda Tamlinden soğudum gerçekten ve Rhys i okumak çok keyifliydi karakteri çok sevdim baktığımda neden ilk kitapta Tamlini okuduk diye düşünmüştüm ama onun yerine Feyrenin yaşadıkları ve Rhys ten önceki ilişkisi şeklinde okuduğumuzu anladım kitabı büyük keyifle okudum son 200 sayfa yine su gibi geçti çok iyiydi
