Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Merhabalar
Gölge Serisi ile wattpad'de tanıştım. Orada ki yazılan birçok kitabı hoş bulmuyordum ve gölge serisini de bu düşünceyle okumaya başlamıştım fakat beklediğim gibi olmadı. Okuduğum ilk seri kitabıydı bitirdiğim an favori kitabım oldu. Üçüncü kez okudum anlayacağınız okumalara doyamadım.
Kitapta asıl konu aşk gibi dursada içinde felsefi karakterler ile harmanlanmış bir çok şey bulabilir, yaşama dair birçok anlam çıkarabilirsiniz.
Bize sevginin en saf ve sonsuz halini, sevginin her şeyi değiştirebileceğini merhametsiz dediğimiz bir insanın sevgi sayesinde nasıl merhametli birine dönüştüğünü anlatıyor.
Doğayla baş başa kalıyorsunuz bazen doğayı hissediyorsunuz. Şahsen ben keşke kitabın içine girebilsem diyordum hala diyorum :)
Kitabın başı biraz durağan gibi görünsede sonradan serinin son kitabına kadar hiç hız kesmeden şaşırtmayı her seferinde başarıyor.
Aslında daha çok şey yazılabilir hatta her kitap ayrı ayrı incelenebilir.(arkadaşımla günlerce bu kitap hakkında konuştuğumuzu hatırlıyorum.)
Aşk kitapları sevmeyen biri için bile bu kitap favori olmuşsa bir bakmalı derim özellikle aşk ve felsefik kitap okumayı seven biriyseniz kesinlikle ve kesinlikle tavsiye ediyorum :)
Beni en çok mutlu eden de bu kitabı bir Türk yazarının yazması oldu. Bunun gibi başarılı kitaplar yazılması dileğiyle.
Böll gerek bir yazar olarak gerekse de bir insan olarak sevdiğim şahsiyetlerden biridir. Kimi yazarlar için değinilen konuya hangi yönlerden ve nasıl bir biçimde değinildiği çok önemlidir. Kimileri için de asıl önemli olan şey değinilen konunun ta kendisidir. Ama söz konusu Böll ise onu iki kategoriye de sığdıramazsınız. Bana kalırsa değindiği
150 syf.
8/10 puan verdi
Çöl ordusunun kahramanlık ve ızdırap hikâyelerini, Saltanatın son yıllarını kaleme almış yazar.
Savaşın başlangıcından itibaren Sina Çölü'nde, Filistin ve Suriye 'de bir çok olay yaşanmış.
-Çöldeki Savaşlar,
- Sina Cephesindeki Savaşlar,
- Filistin'deki geri çekilme ve savunma,
- Suriye'deki bozgun...
İkinci Gazze Taarruzu'nun sonun kadar harekata Bahriye Nazırı Cemal paşa,Filistin geri çekimesine Müşir Falkenhayn Paşa kumanda etmiş, Suriye 'de bozguna uğrayan Müşir Liman Paşa'dır.
Her sabah güneşiyle yeniden tutuşup yanan sonsuz, yolsuz ve susuz bir çölde bir avuç Anadolu halkı...
1332 Senesinden beri şu cümleyi dilinden düşürmüyormuş Falih Rıfkı Atay:
"Artık ve veriyorsak, Anadolu'nun canından veriyoruz." diyordu.
Son olarak kitabı neden yazdığını şu cümlelerde anlatmış:
Suriye Filistin'de cephelere, şehirler den az temas ettim. Eğer milletin eseri bende ruhuma işleyen bir saygı uyandırmasaydı, Savaş kitabını hiç yazamayacaktım. Yalnız seyahat notlarımı üzerinde çalışacaktım...
Zamanda yolculuk insanoğlunun her daim bir hayali olmuştur ve bunu başarabilmek için geçmişten bugüne hep bir arayış içerisindedir. Bu güzel kitabımız da 19. Yüzyılın sonlarına doğru bir mucidin, insanların yeryüzünde cenneti yarattıklarını sandığı uzak geleceğe zaman yolculuk yapmasını ve tam anlamıyla da bu yolculuğun gerçeklerinin altında yatan
Yüce Rabb'imizi biraz da olsa tanımak istiyorsanız okuyun derim... :)
Esselamün aleyküm okur arkadaşlarım...
Bir eser ile daha burdayım ve inşAllah düşüncelerimi aktaracağım...
Çok sevdiğim bir hocam bana tavsiye etti ve iyi ki okumuşum...
Bu eserde Rabb'imizin 99 isminden 10 tane isminden bahsediyor ve bunlar bile ne kadar çok ama çok güzel bir Yaratıcımızın olduğunu gösteriyor.
Bizim küçük bir tövbemize bile sevinen, her zaman korup kollayan, bize hep merhamet eden, bizim için hayırlı olanı nasip eden, şah damarımızdan bile yakın olan, bize sonsuz nimetler veren ve daha bir çok şey....
Cidden de sabah akşam oturup şükretsek o kadar az kii...
Her şeyimizi Rabbimize feda etsekte o kadar az ki zaten bu dünyada hiç bir şey bizim değil. 3-5 gün kalıp gideceğiz. Bu, hemen geçen zamanı Rabb'imize feda etmemize değmez mi? Bence değer hemde çokk...
Zaten Kalbimiz, ruhumuz ve vücudumuz Rabbimiz için bir şeyler yaptığımızda huzura kavuşuyor ve bunu yaşadım cidden... İnşAllah kalan ömrümde de yaşamaya devam ederim...
İnşAllah size de nasip olur...
Kitabı size de tavsiye ediyorum. Kesinlikle okuyun derim...
Size bir faydası dokunmayı dileğiyle hayırlı okumalar dilerim :) :)
Selamun aleyküm.
"Bir sözcük, çarpan kalbinde bütün dünyanın alevlendiği o sonsuz ateşi söndürebilir mi?"
Peki ya bir kitap duyguları okuyucuya bu kadar iyi geçirebilir mi? Resmen kahramanla birlikte korktum. Sanki onun sahip olduklarını ben kaybedecekmisim gibi...
Daha önce hiç Stefan Zweig okumayan ben başlangıcı 'Korku' kitabıyla yapmayı
