Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sen ömrün kadrini ne bilirsin?Ömrün kadrini ancak ve ancak ölenler bilir. Git de mezardakilere sor bakalım,bu aziz ömre dair ne diyecekler?
, "Sana bir soru sorayım mi?" seklinde bir girizgâhla yöneltiyoruz. Bu durumda yetiskinin çocuga soru sormasının kendisi bile zaten tedirginlik yaratabiliyor. "Sana bir şey soru sorayim mi?" sorusunu duyan ocuk ne hisseder sizce? Böyle bir sorunun muhatabinda "Acaba ne soracak? Bilemezsem ne olur? Nereden Çıktı bu soru?" düsünceleri olusabiliyor. Bunun yerine Bir rey ögrenebilir miyim?" desek karsimizdaki kiside olusacak heyecani bir düşünün.’öğren tabi ,sor bakalım,hazırım ‘duruşu yerleşir çocuğun yüzüne hemen.
Reklam
On yılda başka biri oldum çıktım. Peki, sor bakalım, niye?
Sayfa 12 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Diogenes'in Erdemi adlı kitapta , Menippos, Diogenes'in esir düşerek satıldığını ve ona ne yapmayı bildiğinin sorulduğu anlatılır. Şöyle cevap vermiştir : 'Buyurmak' ve tellâla bağırmıştır : Sor bakalım kim bir efendi satın almak istiyor.
Bu hökümetin kanununa sor bakalım: Bizim için de bir maddesi yok mu? Bizim için de bir cevap vermiyor mu?
şu bizim Akşehirli tonton Nasreddin Hoca'yı j yalnızca bilgili, hazırcevap sanma. Hoca hem cömert hem de yardımsever bilinirmiş yaşadığı çağda. Bu yüzden ona bol bol misafir gelirmiş. Bu güzel ev sahibine gelenler yer içer, yatar kalkar, bir türlü gitmek istemezmiş. İsanoğlu gariptir. Kimi iyiliğe iyilikle karşılık verir, kimisi de iyilik
Reklam
Düşün bakalım; eğer yarın uyanmazsan, eğer bugün dünyadaki son günün olacaksa hayatta yaptıklarınla gurur duyar mıydın? Hele sor bunu kendine!
Sayfa 93
"Bana nefes lazım. Atlamam lazım üstünden üçer beşer. Kimsenin burada olduğu yok gibi. Kimsecikler yok burada. Sildi her şeyi içim. Sadece vakit. Sadece vakit ilerliyor. Şimdi baksam saatime tıraş olurken, esnerken, kaşınırken muhakkak birkaç saat geçmiştir. Ama sor bakalım geriye attığım adımlar çıkıyor muymuş hesaptan. "
Ne zamanın bittiği noktayı düşleyebildiğimiz ne de mekanın çevresine kısıtlı bir sınır koyabildiğimiz için pek başarılı olmasa da, hiç yoktan iyidir diye, onların sonsuz ve uçsuz bucaksız olduklarını 'düşünmeye' karar vermişiz. Ama bir şeyi sonsuzluk ve sonu olmayan diye var saymak, sınırlı ve sonu olanı mantık ve matematik bağlamında yadsımak ve ikisini de birbirine orantılı olarak sıfıra indirgemek anlamına gelmez mi? Sonsuzlukta art ardalık, sonu olmayanda da yan yanalık olası mı? Bizim uydurma sonsuzluk ve sonu olmama varsayımımız uzaklık, hareket ve değişiklik kavramları ya da evrende sonu olan cisimlerin varoluşuyla bile nasıl çakışır? Sen yine de durma macasına sor bakalım!
Sayfa 12
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.