Gerçek bir adaya ihtiyacımız var. Paranın geçmediği değil, hükmetmediği. Özgürlüğünü elinden alamadığı insanın. Dostun, sevgilinin yerine geçmediği. Çünkü ne ayırırsa sevdiğinden insanı , asıl sevdiği odur.
112. O tövbekârlar, ibadet edenler, hamdedenler, dünyada yolcu gibi yaşayanlar, rükûa varanlar, secde edenler, iyiliği teşvik edip kötülükten alıkoyanlar, Allah'ın sınırlarını gözetenler; müjdele o müminleri!
["Dünyada yolcu gibi yaşayanlar" şeklinde tercüme ettiğimiz es- sâihûn kelimesinin sözlük anlamı "seyahat edenler" olup bunu esas alan değişik yorumlar yapıldığı gibi, "Ümmetimin seyahati oruçtur" meâlindeki hadise dayanılarak "oruç tutanlar" şeklinde de yorumlanmış ve seyahatle oruç arasındaki benzerlikler üzerinde durulmuştur. Bazı ilk dönem müfessirleri bir başka hadise dayanarak aynı kelimeye "cihad edenler" anlamını vermiştir. Tercümemize esas olan düşünceyi de şöyle özetlemek mümkündür: Bu dünyanın fâni olduğunu unutmayanlar, ömür sermayelerini olabildiğince ebedi mutluluğa yatıranlar, dünya hayatlarını hep bir yolcunun şuuru içinde yaşarlar; bu ebediyet yolcuları, kelimenin yorumunda zikredilen güzel davranışlar içinde bulunurlar.]
1000kitap’daki incelemeleri okumadan önce mahmut makal’ın hayatını tekrar araştırdım. birçok okuyucu yazarın hayatından bahsetmiş ama ben yine de kendim için bir özet geçmek istiyorum.
1930 yılında aksaray’da dünyaya geldi. 1943 yılında ivriz köy enstitüsü’ne başladı. 1947’de mezun olup aksaray nurgöz köyünde altı yıl öğretmenlik yaptı.