Seninle dertleşmek sonra , bir süre sükût etmek ardından . Ve tüm bunlara şükretmek 🌸
Koyu bir sükût başladı gelişiyle birlikte. Sükûtla birlikte donuk, anlamsız bakışlar kuşattı ufkunu.
Sayfa 11
“Tamamen sustuğum zamanlarda bile susamıyorum. Susmak ile sükût başka şeyler demek ki. Hiç konuşmasam da içimde bir ses hiç susmuyor. Denedim ben bunu. İçimde devamlı konuşan biri var. Dene bak. Sussan da içinden konuşuyorsun. İçinde cümleler dolaşıyor. Kulağınla duymuyorsun. Ses yok belki ama konuşuluyor. Nasıl oluyor? Duymuyorsam eğer düşünüyor muyum sadece ya da hissediyor muyum? Ne oluyor? Kim konuşuyor?”
Kelâmın fızza ise, sükût eyle olsun zeheb; Kemâl ehli kemalâtı sükût ile buldular hep.
Kelâmın, konuşman, sözün gümüş gibi kıymetli ise bile sükût eyle sus, dinle, altın gibi kıymetli olsun; çünkü kemâl ehli, hikmet ve irfân sâhibi kıymetli insanlar, kemalâtı, hikmet, irfân ve kıymeti, hep sükût ile susup dinleyerek buldular.
Sayfa 86Kitabı okudu
SÜKÛT
Ne mısralar yeter ne de çargahlar,
Sükût eyle gönül, sen sükût eyle.
Ne terkibler yeter, ne de cinaslar,
Sükût eyle gönül, sen sükût eyle.
bilgili
Mâhımızsın, kalbimin ritmiyle derken şarkını,
Gel şafak saymam şu göğsümden sayarken şavkını,
Çâre olmaz her sükût aşkın taşırken şevkini,
Sâyenim, hayrânınım, tedbîri yok sevdim seni,
“Bir devâsız derde oldum mübtelâ sevdim seni”
| 
gürkan
nedametdergisi.com/2024/02/10/sevd...
Şiirden Selâlar
İçi yanlızlık kokuyor insanın; ruhu yalın ayak bırakılıp, yüreği sükût-a düğümlendiyse...
[] M.Y.
Şeytan ancak Sükûtla mağlup edilir..
***
İnsanın dilini koruyabilmesi için çok konuşmaktan kaçınması, ölçülü konuşması, Allah'ın rızasını kazandıran ve ahiret gününde kendisinden fayda veren şeyleri konuşması gerekir. Eğer bunu yapamıyorsa sükût etmelidir ki selamet bulsun. Çünkü selamet sükûttadır. Şeytan ancak sükûtla mağlup edilir..
Sayfa 12 - Dua yayıncılıkKitabı okuyor
68
Bırak, burukluk tütsün gül yüzünde, nefesinden hırçınlık aksın ama, kan dursun gözlerine. Bırak, yol sükût gibi izlesin sana kavuşacağı günü, bırak ölümcüllüğü; sıyrıl kötülükten, son sahnelik oyununa. Bırak, dökülmüş yüz hatlarından çıkagelen kangren berbatlığı, bırak, bırak bir kere olsun, kendine yakışmayanı. Süzül seni sarmayan harcından, süzül gözyaşlarının acı nefretinden, paklan seni saklamaya çalışan kan kırmızı zindan duvarlarından. Ve doğrul çatırdayacak, eyleme hasret kemiklerinle.
"Sükût bazen çok daha fazlasıydı konuşmanın. Ve arasında muhabbeti olan iki gönül hiç konuşmadan da anlaşırdı. "
Sayfa 150 - 24. BaskıKitabı okudu
