Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tanzimat Fermanı (3 Kasım 1839)
Tanzimat'ın Osmanlı İmparatorluğu'nun parçalanma sürecini durdurmaya çalışan, cemiyet ve hukuk alanında yenilikler getiren ve modern Türkiye'ye bu şekilde adım atılmasını sağlayan bir rejim olarak kutsanması gerekiyor.
Osmanlı'nın l830-70 yılları aralığına bakıldığında önemli siyasal gelişmelerin yaşandığını görürüz. Bu değişimlere kapı aralayan en önemli gelişme ise bir döneme adını verecek, edebiyatı ve düşün hayatını da etkileyecek olan Tanzimat Fermanı'nın ilanıdır. Mustafa Reşit Paşa tarafından 3 Kasım 1839'da Gülhan e'de halka açık oku­nan ve okunduğu yerin adını alan Gülhane Hatt-ı Hümayunu ile Os­man lı'da yeni bir dönem başlar. Tanzimat'ın kelime anlamı "düzen­lemeler"dir ve devlet yapısındaki bazı iyileştirici uygulamalan ifade etmrktedir un
Sayfa 22 - Metis yayınları 2017Kitabı okudu
Reklam
Tanzimat Fermanı, 3 Kasım 1839'da yayınlandığı günden bu yana, yaşadığımız en önemli tarihsel dönemeçlerden birisi olmuş, modernleşme çabalarımızın temeli ve çıkış noktasını oluştur­muştur. Karakteri itibarıyla semi-constitutional yani yarı anayasal bir belge olarak Ferman, anayasal tarihimizin de başlangıcı olması nede­niyle anayasa hukukumuzda da belirgin bir yere sahip bulunmaktadır. Öte yandan, İmparatorluğun yönetim anlayışında da köklü bir değişi­min temeli olmuş, hukuk devleti olma yolunda ilk adımlar atılmaya başlanmıştır. Kısacası, Tanzimat Fermanı ve onunla birlikte başlayan dönem, tepeden tırnağa, her alanda Osmanlı devlet yapısını ve sosyal dokuyu yeni baştan şekillendirmeye başlamıştır.
Sayfa 7 - Phoenix Yayınevi.
3 Kasım 1839'da ilan edilen Gülhane Hatt-ı Hümayunu (Tanzimat Fermanı), bu yönde ilk küçük resmi adımı attı. Yaşam gü­venliği, halkın namusu ve mülkiyeti, mali reform, silahlı hizmetlere düzenli ve devamlı asker alımı, adli reform ve benzeri konularla il­gilenen ferman, "bu devlet imtiyazları hangi din veya mezhepten olursa olsun bütün tebaamız için geçerlidir ... " diye devam eder.
728 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Modern Türkiye’nin Tarihsel Yolculuğu
Ortadoğu ve İslam Tarihi uzmanı ünlü otorite Bernard Lewis’in Türklerin 250 yıllık çağdaşlaşma çabalarını sade bir dille anlattığı bu eseri, ikiyüze yakın dipnotu ve yüzlerce kaynakça içeriği ile Türk Tarihi için oldukça önemli bir kaynaktır. Ayrıca Lewis, kendi argümanları ile işlediği konuları çeşitli açılardan yorumlamıştır. Osmanlı İmparatorluğunun bir zamanlar hakir görülen düşmanlar karşısında aldığı bir dizi yenilgi sonrasında mevcudiyetlerini korumak uğrunda Avrupalı silahları benimsemek, Avrupalı danışmanları davet ederek yeni yöntemler öğrenmek ve böylelikle, ne kadar gönülsüzce olsa da, modern devlet ve ordunun temelinde yer alan yeni düşünceleri ve kurumları kabul etmek zorunda olmasıyla başlayan modernleşme tarihi Osmanlı İmparatorluğunun kadim kurumlarını değiştirirken, bu değişim toplumsal dönüşümü ve liberal, vatansever hatta devrimci fikirli yeni bir elit sınıfının ortaya çıkmasıyla sonuçlanmıştır. 3 Kasım 1839 Tanzimat Fermanı (Sened-i İttifak- İlk Anayasa), 18 Şubat 1956 Islahat Fermanı, 1876 I. Meşrutiyet, 1908 II. Meşrutiyeti ilanı ve yaşanan gelişmeler hep bu modernleşme çabalarının bir ürünü olmuştur. Osmalı sonrası Cumhuriyet Devrimi ve Kemalist ideoloji Türkiye’nin modernleşme sürecinde zirve noktası olmuş, Genç Cumhuriyeti münhasır medeniyetler seviyesine çıkarmak için gayretle kurumlarda ve toplumda dönüşümler hedeflenmiştir. Türkiye’nin diğer müslüman ülkelerden farklılığını ve gelişim süreçlerini çok net ortaya koyan bu kitap ayrıca günümüzde kurumsal ve toplumsal yaplar ile sorunların temellerine ışık tutmaktadır. Tüm okurlara tavsiye ederim. Saygılar…
Modern Türkiye'nin Doğuşu
Modern Türkiye'nin DoğuşuBernard Lewis · Arkadaş Yayınları · 2021933 okunma
598 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
37 günde okudu
GERİ KALMIŞLIĞIMIZ, ÇÖKÜŞ VE BERKES İLE İLGİLİ BİR İNCELEME
Öncelikle Niyazi Berkes gibi bu kadar değerli bir insanımızı bu kadar geç tanımış olmaktan dolayı kendi adıma, sonra da onu vatanını terke zorladığımız için ülkem adına utandım ve üzüldüm. Berkes bu araştırma incelme kitabında Osmanlı ve tüm İslam âleminde geri kalış ve çağa ayak uyduramamanın altında yatan en önemli sebebi şu şekilde izah eder:
Türkiye'de Çağdaşlaşma
Türkiye'de ÇağdaşlaşmaNiyazi Berkes · Yapı Kredi Yayınları · 2019465 okunma
Reklam
Osmanlı'ya Veda - Tanzimat Fermanı/ 3 Kasım 1839 - Diplomasi tekniği gelişti
Her kırk yılda bir tarih yazıcılığının bu kadar zıt şeyler söylediği bir olaydır Tanzimat... Bakalım 40 sene sonra ne yorumlar yapacağı!
Sayfa 54 - Timaş Yayınları- 2.baskı, Nisan 2014Kitabı okudu
Osmanlı'ya Veda - Tanzimat Fermanı/ 3 Kasım 1839
Nedense kişinin kendinden çok etrafını tarif etmek gibi bir merakımız var. Adı üstünde bu bir meraktır ve yanlış değerlendirmelere de mahal verebilir, çünkü insan merakını ve zihniyetini akademik tarihçilik ve bilhassa edebiyat etkilemeyince kitleye doğru bir amatörlük yayılır gider.
Sayfa 48 - Timaş Yayınları- 2.baskı, Nisan 2014Kitabı okudu
3 Kasım 1839 - sadrazam trf kaleme alındı okundu
Tanzimat Fermanı, Osmanlı devlet geleneğinin bir sonucu olarak yöneticilerin; teb'a karşısında yerine_ getirmeye sÖz verdikleri, tek taraflı bir vaadler demetidir. Fermanda zikredilen hususlarin gerceklestirilmesini denetlevebilecek herhangl iç siyasal ya da toplumsal mekanizma yoktur. Yani: uygulamalarin, yöneticilerin Sahsi niteliklerine ve dis olaylarin zorlamasina bağlı bir seyir takip etmesini önleyecek Yapılar oluşmamıştır.
Mustafa Reşit Paşa, ilan edilmek istenen fermanın taşıdığı mahsurları Sultan’ın fark edip karşı çıkmasını önlemek için bu fırsatı kaçırmak istemedi ve işi oldu-bittiyse getirdi. Nihayet şartların uygun hale getirilmesinden sonra 3 Kasım 1839 (Hicri 22 Şa’ban 1255) günü İstanbul’da, gülhanede toplanan Müslüman ve gayrimüslim halkın yanında, merasime iştirak etmiş olan protokolün huzurunda Tanzimat Fermanı ilan edildi.
Reklam
GÜLHANE HATT-I HÜMAYUNU(TANZİMAT FERMANI)
Reşit Paşa sık sık İngiliz Sefareti'ni ziyarete başladı. İngiltere'den gelen talimatlar doğrultusunda padişahı ikna ediyor, her istek madde madde yazılıyordu. Böylece ortaya, “Tanzimat Fermanı" olarakbilinen metin çıktı. İngiltere'nin de onayı alındıktan sonra, sıra ilan etmeye geldi. Tellallar tüm İstanbul'u sokak sokak dolaşarak duyuruda bulundular: “Ey ahaliii! 25 Şaban pazar günü cümleniz Gülhane Bahçesi'nde olunuz. Padişah efendimizin mühim bir hatt-ı şerifi kıraat edilecektiiir!" 25 Şaban pazar günü... Milâdî takvime göre, 3 Kasım 1839...
Tanzimat Fermanı 3 Kasım 1839
Gel gör ki Tanzimat modernleşmesinde Rusya'ya, hatta İran'a nazaran bir eksiklik mevcuttu. Tercümeler çok azdı ve sosyal bilimlere ve felsefeye karşı olan alaka da oldukça yetersizdi. Bu durum bizim sosyal bilimler ve felsefe alanında gelişmemizi engelleyen en önemli hususların temelini oluşturmaktadır.
Sayfa 53 - Timaş
Tanzimat Fermanı 3 Kasım 1839
Altı çizilmesi gereken önemli bir husus ise Tanzimat'la bu memlekete her şeyden evvel bir ''kanun devleti''nin gelmesidir. Bu kavramın Almancası Polizeistaat'tır. Özetle kanunun hüküm ferman olacağı bir devlet gelmekteydi. Nitekim bundan sonra bazı idarecilerin köylülere eziyet ettikleri için cezalandırıldığını görüyoruz. Hatta karısına kötü muamele eden bir paşazade memur cezalandırılıyor. Düğünlerin israfı kontrol ediliyor.
Sayfa 52 - Timaş
Tanzimat Devresi
3 Kasım 1839'da Gülhane Hatt-ı Humayunu'nun (Tanzimat Fermanı)okunmasıyla(Hariciye nazırı Koca Mustafa Reşid Paşa tarafindan ) başlayıp 1876 yılına kadar devam eden ;siyasi ,mali , adlî ve idari reformlarin yapıldığı dönem .
Sayfa 18 - KapraKitabı okudu
Avrupalilastiramadiklarinizdaniz
Avrupalı olma maceramızın tarihi oldukça eskidir aslında avrupalıydık en azından Avrupa'da geniş toprakları olan bir dünya Devleti idik ama son zamanlarda Osmanlı Devleti'ni yönetenler ne hikmetse bu konuda Avrupalı büyük devletlerin referansına ihtiyaç duyuyorlardı tarih tekerrür dür diyenler bir kez daha mi haklı çıktı nedir? kendilerini
Sayfa 157Kitabı okudu
29 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.