Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İmza seçilmiş bir sembol olarak tesadüfi değildir ve çok ilginç bir şekilde kişinin tüm hayatının ve düşüncelerinin kısa bir özeti gibidir. Örneğin liderlerin bir çoğunun imzası, ortalama insanların imzasından daha büyüktür. Dünya çapında liderlerin imzaları, şaşırtıcı bir şekilde okunaklıdır ve isimlerini imzalarından okuyabiliriz. Bununla birlikte birçok sıradan insan okunaksız bir imza kullanmayı tercih eder.
imza seçilmiş bir sembol olarak tesadüfi değildir ve çok ilginç bir şekilde kişinin tüm hayatının ve düşüncelerin kısa bir özeti gibidir. örneğin liderlerin birçoğunun imzası, ortalama insanların imzasından daha büyüktür. dünya çapında liderlerin imzaları, şaşırtıcı bir şekilde okunaklıdır ve isimlerini imzalarından okuyabiliriz. bununla birlikte birçok sıradan insan okunaksız bir imza kullanmayı tercih eder. ailelerine aşırı önem veren insanların imzalarında mutlaka soyadları da kullanılır. bazı kişiler ise sadece soyadlarını kullanırlar.
Sayfa 121 - pdfKitabı okudu
Reklam
Hiçbir şey zekayı tutkulu bir şüphe kadar keskinleştiremez. Hiçbir şey olgunlaşmamış bir aklın tüm olanaklarını karanlığa karışan bir iz kadar harekete geçiremez. Bazen çocukları bizim gerçek dünya dediğimiz dünyadan ayıran yalnızca incecik bir kapıdır ve tesadüfi bir esinti ile açılır.
Sayfa 44 - puslu yayınlarıKitabı okudu
Peki, eğer ölüm kaçınılmazsa, eğer tüm yapıtlarımız, hatta tüm güneş sistemi bir gün yok olup gidecekse, dünya tesadüfi ise (yani, her şey pekala başka türlü de olabilir idiyse), eğer dünyayı ve o dünyanın içindeki insani düzeni insanlar kurmak zorundaysa, o zaman yaşamın ne gibi bir kalıcı anlamı olabilir?
İyi bir soruya iyi bir cevap lazımdı :)
Peki, eğer ölüm kaçınılmazsa, eğer tüm yapıtlarımız hatta tüm güneş sistemi bir gün yok olup gidecekse,dünya tesadüfi ise; eğer dünyayı ve o dünyanın içindeki insani düzeni insanlar kurmak zorundaysa, o zaman yaşamanın ne gibi bir kalıcı anlamı olabilir?
Cohen, Büyük Britanya'da ırkçılığın, emperyalizm devrinin tesadüfi bir ürünü, İngiliz tarihinin kazai bir olgusu değil, "British way of life" (Britanya tarzı hayat) denilen şeyin kopmaz bir parçası olduğuna dikkat çekiyor. İki savaş arası dönemde bazı İngiliz futbol takımlarının "Commonwealth" (İngiliz Uluslar Topluluğu) ülkelerine dönük turneler düzenlemeleri anlamlıdır; Liverpool bu turnelerde Güney Afrikalı birkaç mükemmel beyaz oyuncuyla sözleşme imzalamıştı. Ama ingilizler kalplerinin derinlerinde, futbolu en kadim mülkleri sayıyorlar ve "daha aşağı milletlerle" işbirliği yapmaya veya düzenli ilişki kurmaya hiç ilgi duymuyorlardı. FİFA 1904'te İngilizler katılmaksızın kuruldu, İngiltere milli takımı dünya şampiyonalarına ancak 1950'den itibaren katıldı; ilk katıldığı turnuvada da onur kırıcı bir biçimde, küçük gördüğü ABD'ye elendi.
Sayfa 209 - İletişimKitabı okudu
Reklam
Yeni tarih, "Bugünkü halimizin ne doğal olduğunu ne de sonsuza dek süreceğini," söyler. Bir zamanlar her şeyin başka olduğunu hatırlatır. Sadece bir dizi tesadüfi olay bugünün haksız dünyasını ortaya çıkarmıştır. Akıllıca davranırsak dünyayı değiştirebilir, çok dahaiyi bir dünya kurabiliriz. Marksistler bu nedenle kapitalizm tarihi okur, feministler ataerkil toplumların oluşumunu çalışır ya da Siyahiler köle ticaretinin dehşetlerini anarlar. Geçmiş ebedileştirmeyi değil ondan kurtulmayı amaçlarlar.
200 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.