Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Toplum baskısı
Bu toplum tecavüz eden adamın tecavüz ettiği kadınla evlenip mutlu olacağına inanan bir toplum.
Mağdur neden bunu söylemekten korkuyor? Korkutuluyor mu?
Toplum baskısı. Toplum tamamen dışlıyor ensest mağdurlarını. Bu toplum tecavüz eden adamın tecavüz ettiği kadınla evlenip mutlu olacağına inanan bir toplum. Mahkemelerde bile kadın kendisine tecavüz eden adamla evlensin, dava dosyaları azalsın deniyor.
Sayfa 32 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
80 syf.
7/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Tanrıyla hesaplaşma kısmına geçmeden önce şunu söylemeliyim ki yine bir ataerkil baba ve topluma hiçbir fayda sağlamadan sadece insanların hayatlarına ve özellikle özgürlüklerine zarar vermekten başka hiçbir şeye yaramamış gelenekler sebebiyle bir kişini daha acı çekmesi gerekmiş. Kitabı okurken bile buna sinirlenip sadece toplum ve baba baskısı yüzünden iki kardeşin birilerine acı çekerek yardım etmeye çalışması beni rahatsız etti. Stefan Bey'in en sevdiğim öyküsü oldu Rahel'in hikayesi. Ancak 78 sayfalık kitapta ilk 26 sayfacık ona aitken kitabın büyük bölümü zengin elit kesimden yazarımızın her zevke sahip olabileceği için heyecan arayışına girdiği bir hırsızı gözlemlemesini anlatıyor. Keşke Rahel gibi daha çok hikaye olsa.
Rahel Tanrı'yla Hesaplaşıyor
Rahel Tanrı'yla HesaplaşıyorStefan Zweig · Martı Yayınları · 201919,5bin okunma
80 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Osho
Osho
Aslında #Osho olması gerekeni anlatmaya çalışmış hep, kendimiz olmak.. Kendini bulmak isterken karşılaştığı engeller yüzünden keşfedemez insan kendini. Dış dünyada ki bütün engellerden sıyrılmalı ve kendini keşfetmelisin. Kitap bu konuda inanılmaz nir destekçi ve farkındalık yaratıyor insanda. Mükemmel bir felsefe kitabı .. Osho’nun inanılmaz naif bi anlatım tarzı var sohbet eder gibi, gerçekleri yüzüne vuruyor insanın. Bağlı olmak ile bağımlı olmak durumlarına açıklık getiriyor. Neyi seversek ona dönüşürüz. Burada önemli olan kendi içimize kulak vermek. Toplum baskısı falan değil. inanılmaz akıcı , sürükleyici su gibi akıp giden bir kitap kendinize bir kaç saat ayırın ve keşfe çıkın.. #tavsiyekitap - Mutlu musun yoksa sadece sahip olduğun rutini kaybetmekten korkan ve ömrünün neredeyse tamamını mutluluk beklentisiyle geçiren bir yorgun musun?
Osho: Her Şeye Sahipsiniz Kendiniz Hariç!
Osho: Her Şeye Sahipsiniz Kendiniz Hariç!Tuğba Sarıünal · Destek Yayınları · 2021996 okunma
Birey ve Toplum
Yazgısını, kendini zincire vuran kişilere terk eden milletler, o kişilerin keyif ve arzularına oyuncak olmaya karar vermiş, bunu kabullenmiş sayılırlar. Bu türlü milletler, talihlerini ellerine bıraktığı insanlar başarı kazandıkça o insanların daha kuvvetli baskısı altında kalırlar. Başarı kazanmazlarsa felaket, yok olma yalnız o insanlara değil, onlara bağlı olan topluma gelir. O halde her iki olasılıkta da böyle bir millet, felaketle karşı karşıyadır ve bu kötü sonuca varması kaçınılmazdır.
deniz senin ellerinde
Tamamlandığımız anda yeniden varolmaya başlıyoruz. Önce bir uyumamız gerekiyor uyutulmamız vazgeçmemiz.. Uyumadan uyunamıyoruz, düşmeden kalkamıyoruz, yara almadanda bir iyileşme hali oluşamıyor ki.. Şöyle bir özümüze bakalım beraber; Neler yaşadık? Neler gördük? Neleri, kimleri takdir ettik? Sosyal mecralarda kimlere gıpta ettik? Kendimizi ne kadar önemsedik? Ne kadar duyduk, dinledik, oturup sohbet edebildik kendimizle?. Kimler için vazgeçtik ruhumuzdan? Marifet miydi yarım olup diğer yarını bulmak? Değil asla değil marifet yarım olup diğer yarını bulmak değil, tam olup iki bir bütün olabilmek aslında. Şimdi uyanış vakti kendin için yaşama vakti Haydi bu mesaj sana geç aynaya gülümse. Başkalarını güldürebildiğinden fazlasını yapmalısın kendine. Önce kendini bilip güldürebilmesin. Sevdiğin şeyler sana ait olmalı toplum baskısı gösteriş için değil. Kendini sevmeyi öğrenmelisin. Ama sevebilmek için vakit ayırmak gerek, dinleyip sohbet edebilmek gerek.. Çanların çalıyor bir beş dakika bir saat belki bir kaç gün sınırsız zaman senin elinde mükemmel arkadaş dost senin içinde onu tanımaya fırsat tanı. Başkalarının yaşamında tebessüm oluşturmak yaşama sunacağınız güzel bir hediyeyse kendi kahkahalarınla oluşturabileceğin hediye denizini bir düşün. Sevgiyle huzurla kendini bilerek kal.. Nurcan Çobanoğlu
Reklam
102 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 saatte okudu
Yaşadığı çağa yazılarıyla ışık tutan nice yazarlar vardır. Kuşkusuz bu yazarların en başında gelenlerinden biri Yaşar Kemal. Yaşadığı dönemin toplumsal sorunlarını, siyasal olaylarını, psikolojik alt yapısını ustaca dile getirmiş; aynı zamanda yaşadığı coğrafyanın ovasını, çiçeklerini, iklimini, sıcaklığını aktarmayı başarabilmiştir. Her romanında ezilen, sömürülen insanlarının acı çığlıklarını duyarsınız. Çukurovanın uçsuz bucaksız ovalarında gezer, sıcaklığını teninizde hissedersiniz. Yaşar Kemal, “Yılanı Öldürseler” eserinde kurban kavramına odaklanır. Kimdir Kurban?? Toplumun çizdiği rol ve modelin, kalıpların dışına çıkanları yok ettiği kişiler.. Elalem ne der mantığının zihnimizi ele geçirmesiyle hayatımızdan, karakterimizden ödün verdiğimiz bazen haksızlık karsısında dahi toplum baskısı yüzünden sessiz kaldığımız bizler. Kurban mahalle baskısıyla öldürdüğümüz benliklerimiz.. Kuru kalabalıktan ürken kuşlar misali halimiz. Yalnız kalmaktan, dışlanmaktan, ötekileştirilmekten geliyor korkularımız. Bu yüzden lâl olmuş dillerimiz. Sessiz kalıyoruz tüm haksızlıklara, yanlışlıkla. Yaşar Kemal dokuz yaşındayken aile onurunu kurtarmak için annesi öldürmek zorunda kalan Hasan’ın öyküsünde anlatıyor toplumsal gerçeğimizi.. Hasan içimizden biri. Toplumsal cinnetin ortaya çıkardığı katil.. Hasan bizim gerçeğimizin yansıması. Aynadaki görüntümüz. Toplumsal baskının öldürdüğü kimliklerimiz.
Yılanı Öldürseler
Yılanı ÖldürselerYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202019,1bin okunma
Toplumsal cinsiyet eşitliği fikrini ortaya atanların dedikleri doğru ise yani insanlar biyolojik ve psikolojik cinsiyetleri değil de onlara dayatılan cinsiyeti yaşıyorlarsa hayvan ve bitkiler âlemindeki farklı cinsiyetler nasıl değerlendirilecektir? Hayvanlar âlemindeki canlılara da mı toplum baskısı yapılarak var oldukları cinsiyette kalmaları zorlanmaktadır?
Sayfa 101
264 syf.
·
Puan vermedi
Bugün sizlere ilk defa kitap yorumu paylaşacağım. Bu bloğu ilk açtığımda asla kitap yorumlamayı planlamıyordum, sebebi ise haddime olmadığını düşünmemdi. Ama bu kitap bazı şeyleri değiştirdi. Normal insanlar. Kitabı okurken o kadar çok sevdim ki arkadaşlarıma ve çevremdeki bütün insanlara “normal insanları okudun mu?” Diye sorup durdum fakat
Normal İnsanlar
Normal İnsanlarSally Rooney · Can Yayınları · 20196,1bin okunma
Yoğun şehirleşmenin baskısı altında çocuklar, okul tarafından biçim verilecek ve endüstri makinesince işlenecek doğal kaynaklar haline gelmiştir.
Sayfa 78
Reklam
258 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
bir insan bir kurdun neyini anlatacak da o bizim için ilgi çekici ve heyecanlı olacak? diye düşünebilirsiniz. Fakat bu kitap, ne kadar abartsak da hakkını veremeyeceğimiz dehşet bir eser.. bu romanı okuyun, neden biliyor musunuz? içinde ne isterseniz var, felsefe, kapitalizm, Marksizm, sosyalizm, faşizm, psikoloji, toplum bilimi, insanın doğa ile
Beyaz Diş
Beyaz DişJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202076,3bin okunma
"Kapitalizmin giderek bütünleştirdiği bir dünya ile bu dünyayı açıklamaya çalışan bilim dalları arasındaki parçalanma, özerkleşme ve gettolaşma eğilimleri arasındaki çelişkiyi ortaya koymak istedim. "Uzmanlaşma" baskısı altında gerçekleşen bu "akademik iş bölümü" aslında küreselleşen dünyayı bütünlüğü içinde anlamamızı giderek olanaksız kılıyor. Elbette ki uzmanlaşmaya karşı değilim ve her alanda bilgilerimizin arttığı bir çağda bunun gerekli ve kaçınılmaz olduğuna da inanıyorum. Ne var ki bütünün parçalarını daha yakından ve daha sağlıklı bilgilerle inceleme çabası, bu bütünü gizlemek pahasına olmamalıdır. Oysa bugün varmış olduğumuz nokta maalesef böyle bir tablo sergiliyor. Ağaçların ormanı gizlediği bu durumun "küreselleşme" sürecinin şeklinden doğduğu kanısındayım. "Küreselleşme" olgusu eko-sistemi bozarak, eşitsizlikleri, haksızlıkları arttırarak ilerliyor ve giderek çirkinleşen bir dünyada bütünü görmeye çalışmak da bu sürecin başını çeken güçlerin engellemesi gereken bir işlem haline geliyor. Üniversitelerin iş çevreleriyle kontrat yarışına girdiği ve "girişimci profesör"lerin ön plana çıktığı bir dünyada belki başka türlüsü de beklenemezdi."
Demokratik vizyonun teoride değilse de pratikteki baskısı, dengenin siyasal katılımın ve sorumlu yurttaşlığın iki temel koşulundan birinden yana değiştiği, ya özgürlük ya da güvenlik eksik kaldığı zaman, zayıflar ve küçülür. Modernitenin siyasal tarihi bu iki koşul arasında sürekli bir doğru denge, insanlık durumunun eşzamanlı olarak birbiriyle çelişen ve birbirini tamamlayan iki yönü olan özgürlük ve güvenlik arasında varsayılan ve şimdiye kadar asla bulunamayan bir "uzlaşma noktası" arayışı olarak yorumlanabilir. Bu arayış şimdiye kadar sonuçsuz kalmıştır.
Sayfa 78 - ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.