Aslında o zamanlarda, ölüm cezası pek çok işyeri ve kurum için olduğu kadar Tellson için de oldukça revaçta bir çözümdü. Ölüm her konuda doğanın çaresiyken neden kanunlar için olmasındı? Böylece kalpazan ölüm cezası aldı; Tellson bankasının önünden at kaçıran da, üçkâğıtçı da, öyle ya da böyle, bir şekilde suça bulaşan herkes ölüm cezası aldı. Suçluları engellemiyordu aslında bu uygulama -hatta tam tersi bir etki yarattığını vurgulamakta yarar var- ama tek tek her bir olaydaki sorunu temizliyor, geriye ilgilenecek bir mesele bırakmıyordu.
"Dürüstlük düzgün tutar ormanları. Üçkağıtçı hem insanları çelmeler hem ağaçları."
Sayfa 109 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Reklam
"Şu milletten oy almak, iktidara gelmek istiyorsanız, dininden, diyanetinden bahsedeceksiniz. Üst yanı lafügüzaftır..."
-Alın size anlı şanlı Britanya donanması, dediydi abem, dünyayı haraca kesen. Bu Allahın dünyasındaki en eski meclise sahip olan ve asla köle olmayacak insanlara bakın, ülkeleri bi düzine üçkâğıtçı domuzla züppe baronların elinde. İşte böyle köklerle, ezilen paryalarla dolu o övündükleri ulu imparatorluk. -Üzerinde güneşin asla doğmadığı, dediydi Joe. -İşin asıl trajik tarafı, dediydi abem, buna inanmaları. Talihsiz yahoolar inanıyolar buna.
500 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Merhaba sevgili kitapdostlarım sır İstanbul kitabını çok merak ediyordum kitabı elime aldığımda beklentilerimin çok çok üstünde olduğunu anladım. Büyük bir emekle yazılmış, İlmek ilmek işlenmiş cümleleriyle, uzun zamandır aradığım ve beklentilerimi çokça karşılayan Tarihi bir roman. Kitap 3 farklı dönemi olarak ilerliyor. - Yıl 327 - PRİKLİTİOS adında bir köleyi anlatıyor. -Yıl 1577 - DELİ HACI yani bir Tüccarı anlatıyor ve -Yıl 2019 - TUBA komiser. Bu üç farklı tarihi birbirine bağlayan şaşırtıcı olayları okuyoruz. PRİKLİTİOS o kadar çok çile çekti ki hikayesi beni çok üzdü, köle olarak ordan oraya sürüklenmesi. Çok önemli kişilikler ile karşılaşması ve kaderin onu getirdiği nokta... PRİKLİTİOS'u ilerde bekleyen görevi öğrendiğimde inanın okadar çok şarşırdım ki. Çok kutsal bir görev... DELİ HACIYA ne demeli ? Üçkağıtcı, acımasız, tüccar kılıklı köle taciri. Para içinde yüzerken hak ettiğini bulması. Ama söylemeden geçemicem çok zeki bir adam. Görünmeyen amaçları çok sonra ortaya çıkıyor. TUBA KOMİSER yürekli, tuttuğunu koparan dava için gece gündüz çalışan, sert bir kadın. İstanbulda yaşanan cinayetler, ayinler... ve hepsi tek bir noktada birleşiyor görünürde hazine ama gerçek çok bambaşka ve kitabın sonunda gerçeği öğrendiğimde büyük şok yaşadım resmen. Öyle basit bir define olayı değil dünyayı sarsacak bir sır. Velhasıl kelam alın okuyun ve okutturun Bu muhteşem kitabı okumama vesile olan sevgili
İLKNUR
İLKNUR
na çok teşekkür ederim
The Secret of Constantinapolis
The Secret of ConstantinapolisMustafa Yurttutar · Roman Yayınevi · 202424 okunma
Mağlubuz.Durmadan kazanan bu hayat Basit bir üçkağıtçı sadece, bir sahtekar..
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.